Fas’ta gençlik ayakta!

Fas’ta gençlik ayakta!

21. yüzyılın en büyük devrimci atılımlarının başını Arap dünyası çekti. Önce 2011’de başlayan süreçte Mısır ve Tunus devrimleri ama aynı zamanda Bahreyn’den Umman’a ve Ürdün’e kadar kitle eylemleri bölgenin iktidarlarının bazılarını devirmiş, diğerlerini ise koltuklarında tir tir titretmişti. Daha sonra 2018-19’da ise bu sefer sürecin başını Cezayir, Sudan ve Irak çekti. Bu devrimlerin ezici bir zafer kazanamamasının bedelini, hem bir iç savaşla boğuşan Sudan’dan Sisi diktatörlüğünün kurulduğu Mısır’a kadar tekil ülkelerin halkları hem de bir bütün olarak Batı Asya (Ortadoğu) ve Kuzey Afrika coğrafyasındaki hürriyet mücadelesi ağır biçimde ödedi, ödüyor.

Fakat Batı Asya ve Kuzey Afrika halkları henüz son sözü söylememiş olabilir. Bölgenin en batısında yer alan, son dönemde özellikle Çin’den ve Körfez ülkelerinden aldığı yatırım sayesinde bir çeşit başarılı gelişme modeli olarak pazarlanmaya başlayan Fas’ta, gençler Tunus devrimini hatırlatan metotlarla büyük bir mücadelenin fitilini ateşledi. Fas, Siyonist İsrail ile iş birliğinde başı çeken ve İbrahimi anlaşmalar denilen ihanetin içinde yer alan bir rejime sahip olduğu için de çok önemli. Bu metin yazılırken, yaklaşık on gündür, kesintisiz biçimde ve tüm ülke sathında gençler çok kitlesel eylemler gerçekleştiriyor, zaman zaman ise polisin saldırısı sebebiyle ölümlerin olduğu çatışmalar meydana geliyordu.

Fas, özellikle gitgide artan otomotiv fabrikalarıyla, belki de Batı Asya ve Kuzey Afrika’nın en hızlı gelişen proletaryasına sahip. Eylemlerde şu ana kadar “Z kuşağı” vurgusu baskın olsa da eylemleri kitleselleştiren faktörün emekçi halkın ekmek ve haysiyet arayışı olduğuna şüphe yok. Nitekim eylemleri ilk tetikleyen, devlet hastanelerindeki bakımsızlık sebebiyle emekçi halktan annelerin arasında ölümlerin artması olmuştu. Halkın buna tepkisi, Fas’ta düzenlenecek 2030 FIFA Dünya Kupası’na değil sağlığa yatırım yapması taleplerinde kendini gösteriyordu. Eğer şaltere uzanan kolu her geçen gün güçlenen Fas işçi sınıfı, ülkenin korkunç bir yoksullukla boğuşan emekçi gençlerini ve kısa süre önce büyük bir eylem hareketi yaşamış olan Berberi azınlığını arkasına takmayı başarırsa, Kuzey Afrika’dan büyük bir umut kaynağı yükselecek demektir.

Bu yazı Gerçek gazetesinin Ekim 2025 tarihli 193. sayısında yayınlanmıştır.