Emperyalizmin kalbinde Filistin direnişi

Emperyalizmin kalbinde Filistin direnişi

Ortadoğu’nun kalbindeki gericiliğin kaynağının emperyalizm ve onun bekçi köpeği yerleşimci-sömürgeci Siyonizm olduğunu hep söylüyoruz. Filistin halkının soykırıma karşı kahramanca direnişi, emperyalist Batı’nın içinde de büyük politik yarılmalara yol açmış durumda.

Emperyalizmin merkezi ABD’de gün geçmiyor ki büyük şehirlerde binler sokağa dökülmesin. 7 Ekim tarihinden beri hemen her hafta sonu büyük gösteriler gerçekleşiyor. Bu gösterilerde öne çıkan gruplardan biri, Barış için Yahudi Sesi (JVP). Bu eylemlerin doruk noktası, JVP’nin 19 Ekim’de Temsilciler Meclisi binasına girerek saatler boyunca ateşkes talebini haykırması oldu. Her türlü Filistin yanlısı eylemin “Yahudi düşmanlığı” diye yaftalandığı bir siyasi ortamda Yahudi halkının bir örgütünün Filistin’den yana tavır koyması çok önemli. Amerikan Senatosu ise öğrenci eylemleri dahil her türlü Filistin yanlısı gösteriyi terörizme yardım ve yataklık diye mahkûm eden bir karar aldı. Sözümüz ona sosyalist diye bilinen Bernie Sanders ve avanesi de bu yönde oy kullandı!

Fransa’da ve Britanya’da ise gösteriler, bu devletlerin sert yasaklarına rağmen devam ediyor. El Aksa Tufanı harekâtı başlar başlamaz Fransa, Filistin taraftarı gösterileri yasakladı. Britanya’da bir milletvekili, Filistin bayrağını bile Yahudi halkını korkutuyor bahanesiyle yasaklamaya kalktı. Tüm tehditlere rağmen İsrail konsoloslukları önünde ve büyük meydanlarda binlerce gösterici, yasaklara ve polis şiddetine göğüs gererek mücadeleyi sürdürüyor. Arap diaspora örgütlerinin öne çıktığı bu eylemlerde Müslüman halkların bu ülkelerde yaşadığı ırkçılığın yarattığı öfke de rol oynuyor.

Avrupa Birliği’nin devi Almanya’da ise durum biraz farklı. Tarihsel faşizmin ve Yahudi soykırımının yarattığı travma, uzun yıllardır bu ülkede bazı sol örgütlerin bile Siyonizme sempatiyle yaklaşması gibi bir çarpıklığa sebep oldu. Alman devleti, her türlü Filistin yanlısı etkinliği yasaklamakla ve Filistinli siyasi tutsaklarla dayanışma örgütü Samidun’u yasadışı ilan etmekle meşgul. Bunlara rağmen büyük şehirlerde binlerce insan Filistin yanlısı gösterilere katıldı.

Emperyalist dünyadaki eylemlerin en güçlü yanı, kitlelerin baskılara boyun eğmeden sokakları doldurması. En zayıf yanı ise öne çıkan talebin henüz ateşkesle sınırlı olması. Sosyalistlerin vazifesi, bu eylemlere katılarak kitlelere ateşkesin ancak geçici bir çözüm olacağını, emperyalist güdümlü Siyonist kanser var olduğu sürece ise kalıcı barışın mümkün olmadığını anlatmak.

Bu yazı Gerçek gazetesinin Kasım 2023 tarihli 170. sayısında yayınlanmıştır.