Kamu işçileri ücretlerini enflasyona ezdirmemek için ayağa kalktı!

Kamu işçileri bir dizi ilde hayat pahalılığına karşı ayağa kalkmış durumda. Kamudaki mevcut toplu sözleşme düzeni ile işçi ve memur arasındaki eşitsizlikler, kamu işçisinin enflasyon karşısında ezilmesine yol açınca kamu işçilerinin örgütlü olduğu sendikalar sokağa indi. Yapılan eylemlerde yer yer iktidarın işçi kolu gibi çalışan Türk-İş konfederasyonu yönetimi ve Genel Başkan Ergün Atalay da protesto ediliyor.

Enflasyon ücretleri eritiyor, sözleşmelerin hükmü kalmıyor!

Yüksek enflasyon işçilerin yaptıkları sözleşmeleri de hükümsüz kılıyor. Sözleşmede yer alan “artışlar”ın ücretlerdeki erimeyi durduramadığı bir gerçek. Türk-İş’in, 9 Mayıs 2023 tarihinde, 700 bin kamu işçisi adına hükümetle imzaladığı çerçeve protokolü de buna dâhil. Kamu işçileri 2024 Ocak ayında ortalama 26 bin lira ücret alıyor. Savunma, demiryolu, karayolları ve sağlık işkollarında çalışan kamu işçilerinin sözleşmelerinin farklı tarihlerde olması da ayrıca bir eşitsizlik yaratıyor. Şöyle ki; sözleşmesi Ocak ayında biten kamu işçileri %32 zam alırken Mart’ta bitecek savunma işçileri ise yaklaşık %20 gibi bir zam alacaklar. Yani kamu işçileri arasında bile %12’lik bir fark oluşacak. Kamu işçileri sözleşmelerin yürürlük tarihinin bütün kamu işçileri için Ocak ayı olmasını istiyorlar. Ayrıca memura, emekliye verilen ama söz verildiği halde kamu işçisine verilmeyen refah payını da talep ediyorlar.

Kamu işçileri 27 Ocak’ta Ankara’da taleplerini haykıracak

Kamu işçileri, 18 Ocak’ta ek zam talebiyle İstanbul, İzmir, Kocaeli, Eskişehir, Kayseri’de kent meydanlarında kitlesel basın açıklamaları yaptılar. Bu eylemler arasında özellikle Harb-İş sendikasının, askeri bakım ve ikmal, tamir merkezleri, askeri dikimevleri ve tersanelerde çalışan binlerce işçiyi alana çıkardığı eylemler öne çıkıyor. 27 Ocak’ta Ankara’da yapılacak mitingde taleplerini daha güçlü haykıracaklar.

Hayat pahalılığına karşı taleplere, ücretlere her ay gerçek enflasyon oranında zam talebi (eşel mobil) de eklenmeli!

Emekçilerin aldıkları ücret artışlarının kısa sürede değersizleşmesi, özellikle asgari ücretliler için durumu katlanır olmaktan çıkarmıştır. Tam da bu sebepledir ki 2022 yılından itibaren asgari ücretler Ocak ve Temmuz olmak üzere yılda iki kez belirlenir oldu. 2022 Ocak ayında 4.250 lira olan asgari ücret, 2024 Ocak ayında 17.002 lira olarak belirlendi. Asgari ücret 4 kat artsa da yaşanılan hayat pahalılığını yakalamak şöyle dursun, aksine fiyat artışları karşısında eridi. 2023 yılı enflasyon oranını %64,77 olarak açıklayan şaibeli TÜİK verilerine göre bile zam yapılmayan bir ortamda ücretler erimeye devam ediyor. Nitekim asgari ücret bu ‘artışlar’la önceden yılın sonuna doğru açlık sınırı altında kalırken, şimdi yılın ilk iki ayında açlık sınırının altında kalıyor. Enflasyon ücretleri eritiyor, kârlar ve sömürü oranı artıyor. Yoksulluk sınırı 50 bin liraya yaklaşırken, buna karşı kamu işçisinin ücretleri yoksulluk sınırının yarısı ediyor. Kamu işçileri ücret artışı taleplerinden asla geri adım atmamalı. Bu taleplere her ay gerçek enflasyon oranında otomatik zam yani eşel mobil talebi de eklenmeli.