Filistin Halk Kurtuluş Cephesi’nden dayanışma çağrısı

 

Filistin Halk Kurtuluş Cephesi’nin (FHKC) tutsak genel sekreteri Ahmed Saadat ve 30 yoldaşı dün sabah Nafha hapishanesinde İsrail’in saldırısına uğradı. Ahmad Saadat ve yoldaşlarının koğuşlara yapılan baskında fiziksel saldırıya maruz kaldığı ve yaralandığı bildirildi.

FHKC'nin yaptığı açıklamada Filistinli tutsaklar meselesinin uluslararası platforma taşınması için kapsamlı bir ulusal plan gerektiğini belirtti. FHKC, tutsaklar dosyasının Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne taşınmasının hızlandırılmasını ve takip edilmesini istedi.

FHKC silahlı kanadı Abu Ali Mustafa Tugayları ise “Yoldaş Ahmad Saadat ve tüm yoldaşlarımızın tüm sorumluluğu Siyonist işgal rejimi ve hapishane idaresinden sorulacaktır. Ellerimiz bağlı kalarak seyirci olmayacağımızı bildiriyor, buna karşı tepkimizin ağır olacağının altını çiziyoruz” diye açıkladı.

Bugün, bunun ile ilgili Gazze’de ve Batı Şeria’da binlerce FHKC kadro ve üyesinin yanı sıra ulusal ve İslami direniş örgüt liderlerinin de katıldığı eylemlerde FHKC adına konuşma yapan politbüro üyesi Cemil Mizher, işgal rejimini Ahmad Saadat'ın yaşamı konusunda uyardı: "İşgal, hesaplarında hata yapmasın ve Cephe'nin sabrını sınamak için fazla ileri gitmesin. Cephe, Genel Sekreteri gibi özel sembollerine yönelik bir tehdit ya da saldırıya cevap verecek yer ve zamanı her zaman bulur. Genel Sekreteri'nin yaşamının tehlike girmesi durumunda sahip olduğu çeşitli seçeneklerden imtina etmeyecektir." sözleri ile işgalciyi uyardı.

# AhmadSaadataÖzgürlük # FreeAhmadSaadat

 

 Filistin Halk Kurtuluş Cephesi Genel Sekreteri Ahmed Saadat'tan tüm uluslararası özgürlük, barış, demokrasi, eşitlik ve sosyal adalet güçlerine çağrı

 

Irkçı, yerleşimci-sömürgeci işgal devleti, Filistin halkına karşı savaşında ve işgali ve işgalin apartheid özünün pratiklerini suç kabul eden uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletler kararlarını ihlal etmekte ısrarını sürdürüyor. Bu saldırganlığın üstü, uluslararası hukuka ve halkımızın temel haklarına saygı gösteren adil bir çözüme tüm kapıları kapatan egemen uluslararası ve emperyalist güçlerin uluslararası siyasi forum ve kurumlardaki ikiyüzlülüğü, uluslararası destek, danışıklı dövüş, sessizlik ve stratejik ittifaklar ile örtülüyor. Halkımıza, toprağımıza, ağaçlarımıza ve taşlarımıza karşı tepeden tırnağa silahlandırılmış düşmana karşı orantısız bir savaşta halkımıza direnişten başka seçenek bırakmamıştır.

İşgalci devletin halkımıza karşı günübirlik suçları ve ırkçı politikası, Güney Afrika halkına karşı beyaz azınlık hükümetinin uyguladığı ırk ayrımcı suçlarını ve ihlallerini hatırlatıyor. Ve bizlere, ırkçılığa, zulme ve apartheide karşı uluslararası halkçı güçlerin geniş desteğini de Güney Afrika halkının mücadelesini ve bu ittifakın ırkçı apartheid rejimini kuşatma, onu parçalama ve demokratik bir projeyi inşa etme yetisini de hatırlatıyor.

Bugün ırkçı, yerleşimci-sömürgeci Siyonist projeyi kuşatma altına almak, daha doğrusu, bu projeyi gayrimeşrulaştırmak ve halkımızın kurtuluş, kendi kaderini tayin ve mültecilerin geri dönüş hakkı mücadelesini desteklemek Filistin için demokratik bir siyasi çözüme giden yola girilmesi için kritik öneme sahiptir.

Bundan dolayı, tüm ilerici, özgürlük ve demokrasi güçlerini şu yollarla halkımızın mücadelesine destek olmaya çağırıyorum:

1) "İsrail"in halkımıza karşı yürüttüğü saldırganlık savaşının tüm uluslararası forumlarda kınanması ve "İsrailli" yetkililerin adaletin önüne çıkarılması için ciddi bir emek sarf etmek. 2) Tüm boykot biçimleri: işgal devletini siyasi, iktisadi, akademik ve kültürel olarak boykot ederek ve özellikle de sömürgecilik ve yerleşim sanayilerine somut bir ekonomik kuşatma gerçekleştirmek. 3) İşgale askeri ve ekonomik destek veren ve yatırım yapan tüm şirketlere karşı küresel boykot kampanyalarını arttırmak. 4) İşgalin siyasi ve askeri liderlerini tüm hukuki arenalarda ve uluslararası mahkemelerde kovuşturulmaları ve suçlarından dolayı yargılanmaları için çalışmak. 5) Filistin halkının tutsaklarının mücadelesini desteklemek, haklarını savunmak, özgürlüklerini talep etmek ve savaş esiri olarak tanınmaları ve Cenevre Sözleşmelerinin ilgili maddelerinin uygulanmasını içeren siyasi ve hukuki destek sağlamak.

Sevgili dostlar, sizin desteğinizle ve halkımızın iradesi ve kararlılığıyla ve onun direnişi ve sebatı ile zafere ulaşacağız.

Ahmed Saadat,

Nafha Hapishanesi