Kavel grevinin 62. yıldönümü: Her yer Kavel her yer direniş!

28 Ocak 1963 tarihi, Türkiye işçi sınıfı tarihinin en önemli uğraklarından biridir. İstanbul İstinye’de bulunan Kavel Kablo ve Elektrik fabrikasında sadece 173 işçinin başlattığı mücadele işçi sınıfının tarih kitabına altın harflerle kazınmıştır.

Koç sermayesi tarafından 1954 yılında kurulan Kavel fabrikasında Türk-İş’e bağlı, günümüzdeki Birleşik Metal-İş sendikasının öncüllerinden, genel başkanlığını büyük işçi önderi Kemal Türkler’in yaptığı Türkiye Maden-İş sendikası örgütlüdür. Patron tarafının işçileri sendikadan istifa etmeye zorlaması ve 4 işyeri temsilcisini işten çıkarmasıyla Kavel işçileri bu tarihi mücadeleye atılır. 28 Ocak 1963 tarihinde Türkiye Maden-İş sendikası öncülüğünde işçiler üretimi durdurarak fiili greve çıkar. Fabrikayı işgal eden işçiler 36 gün süren grev ve bu süreçte işten atılan işçilerin direnişiyle mücadeleyi kazanır. 

Grev hakkı fiili grev yaparak yasalara kazındı!

Kavel grevinin tarihsel önemi kendi başına başarılı bir grev olmasından çok daha ötedir. 1961 Anayasasında işçilere grev hakkı tanınmasına rağmen ilgili maddede “İşçiler, işverenlerle olan münasebetlerinde, iktisadî ve sosyal durumlarını korumak veya düzeltmek amacıyla toplu sözleşme ve grev haklarına sahiptirler. Grev hakkının kullanılması ve istisnaları ve işverenlerin hakları kanunla düzenlenir.” ifadeleri yer almaktadır. Anayasa sonrası işçilerin düzenlediği mitinglere rağmen grev yasası bir türlü yasalaşmamıştır. Kavel grevi işte bu belirsizliği ortadan kaldırmıştır. Grevin ardından 274 sayılı Sendikalar Yasası ve 275 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Yasası, 15 Temmuz 1963’te meclisten geçmiş, 24 Temmuz tarihinde de yürürlüğe konmuştur. Kavel fabrikasının grevci işçileri Anayasada yer alan grev hakkını, grev yaparak yasalara kazımayı başarmıştır. 

62 yıldır sönmeyen grev ateşi

Kavel işçilerinin yaktığı grev ateşi bugün de yanmaya devam ediyor. Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası’na (MESS) bağlı Hitachi Energy, GE Grid Solutions, Schneider Electric, Arıtaş Kriyojenik ve MESS’ten ayrılan Green Transfo fabrikalarında Birleşik Metal-İş sendikasında örgütlü işçiler Aralık ayı içinde farklı tarihlerde greve çıktı. MESS’e bağlı fabrikalardaki grevler 13 Aralık Cuma gecesi Resmî Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı kararı ile yasaklandı. Grevci işçiler bu yasağı çöpe atarak grevleri fiili olarak sürdürüyor. Hitachi Energy fabrikasındaki grev, 20. gününde imzalanan sözleşmeyle sona erdi. Diğer fabrikalardaki grevler ise yasakları tanımayarak, patronların ve istibdadın baskısına rağmen devam ediyor!

Her metal fabrikası Kavel olacak!

Kavel işçileri grev hakkını, fiili grev yaparak yasalara kazımıştı. 2022 Aralık ayındaki Bekaert ve 2023 Ocak’taki Schneider Electric (yeni adı Green Transfo) işçileri Erdoğan’ın o dönemki grev yasağı kararını tanımayarak grev hakkını fiili grev yaparak korumuştu. Bugün de yasaklara rağmen devam eden her MESS grevi, grev hakkımızı korumak için yükselen birer kaledir. Bu grevlerin kazanımla sonuçlanması işçi sınıfının iş, aş ve hürriyet mücadelesindeki başarısı için elzemdir. Metal işçileri ellerinde Kavel pusulasıyla Türkiye işçi sınıfına yol göstermeye devam ediyor!

Bu yazı Gerçek gazetesinin Ocak 2025 tarihli 184. sayısında yayınlanmıştır.