AKP yine sözde Filistin’in yanında, özde emperyalizme ve Siyonizme dost!
ABD emperyalizminin başı Donald Trump, yanına işgal devleti İsrail’in başbakanı Netanyahu’yu da alarak, bir süre önce açıklayacağını duyurduğu “Yüzyılın Anlaşması” diye anılan belgeyi 28 Ocak günü açıkladı. Trump’ın uzun süredir İsrail-Filistin sorununa son vereceğini, Ortadoğu’ya barış getireceğini iddia ettiği planın, aslında Filistin halkının İsrail tarafından henüz el uzatılamamış haklarına son vereceği, Ortadoğu’ya barış getirmek bir yana Siyonist kanser hücresi İsrail’e güç vererek onu daha saldırgan hale getireceği açıkça görünüyor. Trump’ın açıkladığı 180 sayfalık belgede, Filistin halkının payına bir miktar para ve bazı toprak parçacıkları üzerinde, ordusuz ve sözde bir egemenlik düşüyor. Aynı belge Kudüs’ü Siyonist İsrail’in bölünmez başkenti olarak tanıyor. Batı Şeria’nın doğusundaki Ürdün Vadisi’ni, Filistin’in deniz sahasındaki geniş doğal gaz kaynaklarını İsrail’e veriyor. İsrail tarafından uluslararası hukuka aykırı şekilde inşa edilen yasa dışı yerleşim birimlerinin kalıcı hale gelmesini onaylıyor.
Filistin direniş örgütlerinin ve Filistin halkının kesin biçimde reddettiği, işgali ve ilhakı teşvik eden bu zillet anlaşması, dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de tepki topladı. Bunun üzerine, Türkiye hükümeti, Filistin’in kabul etmediği hiçbir planı desteklemeyeceklerini açıkladı. Ardından TBMM’de grubu bulunan siyasi partiler bu anlaşmayı kınayan bir bildiriye imza attılar ve planı yok saydıklarını açıkladılar. Son olarak 30 Ocak Perşembe günü Anadolu Medya Ödülleri’nde konuşan Tayyip Erdoğan bunun bir anlaşma değil bir işgal projesi olduğunu söyledi. Trump ve Netanyahu’ya Filistin’in kaderini değiştiremezsiniz diye parmak sallayan Erdoğan, bir kez daha Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir dedi. Bu açıklamalara, Erdoğan’ın kamera önünde verdiği hamasi nutuklara bakan mazlum Filistin halkının dostu, terörist İsrail’in düşmanı bir hükümet görebilir. Ancak biz bu tabloya fazlasıyla alışığız! Kameraların arkasındaki gerçek ise bambaşka: Bir yanda Erdoğan İsrail’e Amerika’ya parmak sallıyor, diğer yanda AKP hükümeti korsan devlet İsrail ile ticaret rekorları kırıyor, Akdeniz’de İsrail’in Filistin’den çaldığı gazı Avrupa’ya pazarlama hayalleri kuruyor, İsrail’le normalleşme adı altında anlaşma imzalıyor, Mavi Marmara davasını düşürüyor, sayısız rezalete imza atıyor!
Trump ve Netanyahu’ya Filistin’in kaderi üzerinde konuşma cesaretini veren, Filistin halkı için timsah gözyaşları döküp Siyonist İsrail’e ortak olan AKP hükümeti ve benzerleridir! Filistin’in bu sahte dostları Siyonist işgalcilerle anlaşmalar imzalayarak, ticari ilişkilerde rekorlar kırarak Filistin halkının maruz kaldığı zulme ortak oluyorlar. Filistin dostu öyle kameralar önünde, kürsüden parmak sallayarak, hamasi nutuklar atarak olunmuyor. Filistin dostuysanız, Kudüs kırmızı çizginizse; İsrail’le anlaşma imzalamak da kırmızı çizginiz olacak! Siyonist işgalci ile ticari ilişkiler kurmayacaksınız, siyasi temsilcilerini memlekette barındırmayacaksınız, Filistinlilerden çaldıkları gazı pazarlama peşinde koşmayacaksınız!
Gerçekten Filistin halkının yanında olmak demek, işgalci İsrail devletini içi boş söylemlerle kınamakla yetinmemek, İsrail’le tüm diplomatik, ekonomik, siyasi ve askeri ilişkileri kesmek demektir! Filistin halkının, Ortadoğu halklarının dostu olan, NATO’dan da çıkar, ülkesindeki emperyalist üsleri de kapatır. Fakat bunları yapabilmek için sözde değil özde anti-emperyalist ve anti-Siyonist olmak gerekir! Emperyalizme karşı, Siyonizme karşı somut bir mücadele programını gerektirir! Bu dediğimiz ise ne Erdoğan’da, ne hükümette, ne de mecliste kuru kuru İsrail’i kınayan düzen partilerinde mevcuttur.