Limter-İş İzdeniz’i uyardı: İşçi ve sendika düşmanlığına son verin!

İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı gemi ulaştırma işkolundaki şirketlerden İzdeniz’de çalışan kaptan ve gemi çalışanları; işçilere sahip çıkmadıkları, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini hiçe saydıkları, iş yerinde yaşanan baskı ve keyfi çalışma düzeninden ötürü üye oldukları Türk-İş’e bağlı Türkiye Denizciler sendikasından (TDS) istifa etmeye, DİSK Limter-İş’te örgütlenmeye başlamışlardı. 

Yaklaşık 150 uzun ve yakın yol kaptanı, mühendis, çarkçı, yağcı, çımacı, temizlik ve büro görevlisi Ocak 2022’den bu yana DİSK Limter-İş sendikasında örgütlenmiş ve sendika yetki alacak aşamaya gelmişti. Yetki alma aşamasında İzdeniz yönetimi, işçilere sendikadan istifa etme baskısı, işten çıkarma tehdidi ve fazla mesai gibi uygulamalarla sindirme politikası uygulamaya başladı. Yıldırma ve tehditlerin dayanılmaz bir hâle gelmesiyle çalışanlar arasında işten ayrılmalar hızlandı. Bunun üzerinde DİSK’e bağlı Limter-iş sendikası konuyla ilgili 6 Temmuz’da Konak İskelesi önünde bir basın açıklaması yaptı.

İş yeri çalışanı olmayan sendikacı yönetimle el ele işçileri tehdit ediyor 

Açıklamada şirket içinde işçilere yönelik yapılan baskı ve tehditler dile getirildi. Şirket müdürünün TDS’ye bağlı bir sendikacı ile birlikte, hangi işçinin işten atılıp atılmayacağına, hangi işçinin terfi alacağına karar verdiği ve işçilere “Limter-İş’ten istifa edersen terfiini yaparız”, “sendika değiştirirseniz işten atarız” şantajında bulundukları ifade edildi. Açıklamada, konuya dair şikayetleri kulak ardı eden ve gerekli yaptırımda bulunmayan CHP’li belediye yönetimi de eleştirildi.

Baskı ve tehditler İzmir halkının güvenli ve nitelikli ulaşıma erişme hakkını da engelliyor

Yapılan baskılardan ötürü son 1 ayda 30 kaptan ve çarkçının istifa etmek zorunda kaldığını, bu durumdan ötürü işleyişte aksaklıklar yaşandığını ve bunun da yolcu güvenliğini tehdit ettiği, İzmir halkının nitelikli ve güvenli kamu hizmeti almasının önünde engel olduğu açıklandı. DİSK ve KESK’e bağlı sendikalar, Çağdaş Hukukçular Derneği ve siyasi partilerin destek verdiği basın açıklaması işçilere yönelik sendikal baskılara son verilmesi ve işçilerin sendika seçme özgürlüğüne saygı duyulması çağrısı ile sona erdi.