Çerkezköy’den metal işçisi bir kadın: Ayrı gayrı olmaz birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için mücadeleye devam
Merhaba, ben Çerkezköy’de bir metal işçisiyim. Türk Metal’in örgütlü olduğu bir fabrikada çalışıyorum. İçinde bulunduğumuz sözleşme sürecinde, sendika ve işveren görüşmelerinde pek de iyi durumda olmadığımızı biliyoruz. Sendika, işçinin yanındayız diye nutuklar atıp arkasından da zam oranlarını sorunca “MESS ne alırsa” diye tutarsız cevaplar vermekte. “MESS ne alırsa” ne demek? MESS baktığımızda üç yıllık bir sözleşme öneriyor. Bizler iki yıllık bir sözleşmede dahi enflasyona ezilirken bu şartlarda 3 yıllık bir sözleşme olursa nasıl geçineceğiz? İşçiyi düşünen yok.
MESS’in son teklifi %50. Bize de TÜFE’ye göre zam verilecek diyorlar. Onların bahsettiği TÜFE, TÜİK’inki tabii ki. Ülkemizde bu kurumların ne zaman doğru ve tutarlı bir açıklaması oldu ki onların açıkladığı oranlara güvenelim.
Madem bize MESS ne alırsa diyorlar, hepimize TÜİK’in gerçeği yansıtmayan rakamlarını dayatıyorlar, tam da bu noktada bizim de “MESS sözleşmesi sadece MESS’e bağlı fabrikaları değil, hepimizi tüm sendikalı çalışanları ilgilendiren bir durum” dememiz lazım. Bu süreçte MESS’e bağlı yerlerde çalışan emekçi arkadaşlarımıza elimizden gelen desteği vermemiz gerekiyor. Çünkü mücadele sadece onların değil hepimizin. Birileri mücadele ederken diğerlerimiz hazıra konamayız.
Geçinemiyoruz. Enflasyon karşısında ezilip gidiyoruz. Ücretler birkaç ay sonra kuşa dönüyor. Vergi dilimleri dersen keza ayrı bir sorunken ayrı gayrı olmaz birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için mücadeleye devam.
Çerkezköy’den metal işçisi bir kadın
Bu yazı Gerçek gazetesinin Ocak 2024 tarihli 172. sayısında yayınlanmıştır.