Bursa Oyak-Renault fabrikasından bir işçi: MESS'e karşı sendikalar birlikte hareket etmeli!
OYAK Renault'ta revizyon dönemi sona erdi. Üretime kaldığımız yerden devam ediyoruz. Birçok kişi iznini hayat pahalılığından dolayı iyi geçiremediğini söylüyor. Kimi memlekete gidemediğinden şikâyetçi, kimi tatil yapamamaktan şikâyet ediyor. Koca bir yıl boyunca çalışıp, gecemizi gündüzümüze katıyoruz. Ama maddi koşulların kötü olmasından dolayı hiçbir şey yapamıyoruz. Hepimiz aynı durumla karşı karşıya kalıyoruz. Ülkemizde ve de dünyada gezilip görülebilecek çok güzel yerler varken, evden dışarı bile çıkamıyoruz. Hayat pahalılığı zenginleri daha zengin ederken işçi sınıfı için bırakalım tatili, meyveyi sebzeyi, eti sütü bile lüks haline getirdi.
30 Ağustos günü 3 işçi arkadaşımızı taşıyan servis, Botanik Park yakınlarında kontrolünü kaybederek yön tabelasının bulunduğu direğe çarparak trafik kazası geçirdi. Yaşanan trafik kazasında yaralı olarak hastaneye kaldırılan Mustafa Yiğit hayatını kaybetti. Kazada yaralanan İlker Gündüz ve Oğuzhan Işık ise sevk edildikleri hastanede ilk tedavilerinin ardından taburcu oldu. Vefat eden arkadaşımızın ailesinin acısını paylaşıyor ve sabırlar diliyoruz. Tüm işçi sınıfı olarak hepimizin başı sağ olsun. 2017 'de dört arkadaşımızı daha trafik kazasında kaybetmiştik. Servis şirketi kâr elde etmek için yaşlı emekli insanları sigorta ödememek için şoför olarak işe alıyor. Servis şoförlerine verilen ücreti gençler kabul etmediği için ister istemez yaşlılar kabul ediyor. Gençlerle yaşlıların görüş mesafesi, refleksi bir değil. Ayrıca iş yükü de çok fazla, az kişi ile çok iş yapıyorlar. Gece gündüz demeden direksiyon başındalar. Şirketin kâr hırsı yüzünden şoför de işçi de hayatından oluyor. Emekliler yettiremediği emekli maaşı yüzünden geçinmek için kötü koşullarda hayatı pahasına çalışmak zorunda kalıyor. Servis şirketlerinin denetlenmesi gerekir. Bu durum görmezden gelinemez!
MESS sözleşme taslağı sonunda açıklandı. Türk Metal’den önce Birleşik Metal’in taslağı açıklandı. Fabrikada genel düşünce taslağın hepsinin alınması halinde iyi olur şeklinde oldu. Türk Metal’in de aşağı yukarı benzer bir taslak açıklayacağı beklendi. Ama Türk Metal taslağı açıklanınca fabrikada tepki oluştu. Mesele sadece zam oranının düşük olması kayıplarımızı karşılamaması değil. Eş ve çocukların sağlık sigortasına eklenmemesi, gelir vergisinin sabitlenmesi konusunda hiç çalışma olmaması da var. İmza atılana kadar 5 bin lira avans da kabul görmüyor. Önden bir miktar zam alınıp saat ücretlerine eklenerek kalıcı olması isteniyor. Bu tepkileri yine yemekhanede çatal bıçak vurma eylemi yaparak gösterdik. Ama sendikacılar fabrikada yoktu. Daha önce taslak açıklanınca ellerinde megafonla açıklama yaparlardı. Bu sefer işçinin karşısına dahi çıkamadılar. Onlar da farkında yani durumun.
İşçiler olarak “bir şey olmaz, satarlar yine” deyip bir kenara çekilmek olmaz. Üç sendikanın üyesi olan işçiler olarak neler yapabileceğimizi konuşarak, sendikalarımıza baskı yapıp, en yüksek zam oranını ve hakları elde etmek için birlikte mücadele etmeleri için zorlamalıyız. Sonuçta Türk Metal’in bile taslağının tamamını alması için greve gidilmesi gündeme gelecek. Grev yasağı tehdidi olacak. Grev yasağını ancak diğer sendikalardan işçilerle birlikte aşabiliriz. Türk Metal engel olursa gerekirse onu da aşarız.