Odeabank sert kayaya çarptı: Kokan tost değil taşeron düzeniniz!

Şubelerinde asıl bankacılık işlerinde taşeron işçi çalıştırmayı adet ahline getiren ve çalışanlarının temel haklarını hiçe sayan Odeabank, Nişantaşı şubesinde sert kayaya çarptı. Odeabank Nişantaşı şubesinde çalışan Volkan Kahyalar, yediği tostun koktuğu gerekçesiyle işten atıldı. Taşeron işçileri istedikleri zaman geçerli sebep göstermeden işten atabileceğini zanneden Odeabank, Volkan Kahyalar'ın da fesih bildiriminin ardından yeni bir iş aramaya koyulacağını düşünürken karşısında hakkını arayan mücadeleci bir işçiyi ve DİSK Bank-Sen'i buldu.

14 Nisan günü DİSK Bank-Sen Odeabank Nişantaşı şubesinin önünde yaptığı basın açıklaması ile bu keyfi işten çıkartmayı ve hukuksuz taşeron uygulamasını protesto etti. Eyleme Bakırköy Belediyesi'nde greve çıkan Belediye İş üyeleri, Grand Hyatt işçileri de destek verdi. Odeabank'ın önünde buluşan sendikalılar "Kokan tost değil taşeron düzeniniz" pankartı açtı ve "Volkan Kahyalar işe iade edilsin", "Taşeron yasaklansın herkese güvenceli kadro", "Günlük yemek ücreti 10 lira sonra neden tost yiyorsun" yazılı dövizler taşıdı.

Basın açıklamasını yapan DİSK İstanbul Temsilcisi ve Bank-Sen Genel Başkanı Önder Atay sözlerine buraya gerçekleri açıklamaya geldiklerini, banka ve taşeron şirketin yalan söylediğini, herkesin bundan sonra gerçekleri sendikadan öğreneceğini söyleyerek başladı. Eylemden önce Odeabank İnsan Kaynakları'nın banka çalışanlarına Volkan Kahyalar'ı sendikanın gönderdiği mesaj sebebiyle işten attığına dair e-mail gönderdiğini belirten Atay, bunun bir anayasal hak ihlali olduğunu ve bu belgelenmiş sendika düşmanlığının hesabını soracaklarını belirtti.  

"Müşterilerine oksijen hesabı sağladığını söyleyen Odeabank yönetimi, çalışanlarını lağım kokulu şubede çalıştırmakta ve alınteri ile kazanılan bir tostun kokusundan genç bir çalışanı 5 dk’da işten çıkartmaktadır" diyen Bank-Sen Genel Başkanı Odeabank'ta taşeron işçilerin 10 lira yemek ücreti aldığını Nişantaşı'nda 10 liraya iki tost bile alınamayacağını ve Volkan Kahyalar'ın 10 liraya alabileceği tek tostunu yerken şube müdürü tarafından azarlanmaya çalışıldığını, bu insanlık dışı uygulamayı kabul etmeyeceklerini belirtti.

Diğer bir gerçek ise tostun kokusunu bahane eden Odeabank'ın iki yıldır şubenin altından geçen lağımın kokusunu engellemeyip çalışanlarına sağlıklı bir çalışma ortamı sunamamasıydı. Bu gerçeği açıkladıktan sonra diğer bir gerçek olarak, Volkan Kahyalar ve diğer taşeron çalışanların kadrolu işçilerle aynı işi yaptığı halde eşit işe eşit ücret alamadığını açıklayan Önder Atay taşeron çalışanların sürekli psikolojik taciz altında çalıştığını ve baskılara karşı çıkanların şubede şubeye sürüldüğünü, Volkan Kahyalar'ın da hakkını aradığı için işten çıkarıldığını vurguladı.

"Bu daha başlangıç mücadeleye devam" sloganları eşliğinde DİSK ile ve tüm beyaz yakalılarla bu mücadelenin takipçisi olacaklarını belirten Atay, gerekirse Odeabank'ın faaliyet gösterdiği 11 ülkede de Volkan Kahyalar'ı karşılarına çıkartacaklarını belirtti ve taşeronu Odeabank'tan ve tüm işyerlerinden sileceğiz diyerek sözlerine son verdi.

Eylemde Volkan Kahyalar'ın kadrolu ve güvenceli bir şekilde işe iadesi, Odebank yönetiminin Volkan Kahyalar ve tüm çalışanlardan özür dilemesi, sendikalı ve güvenceli çalışma hakkı temel talepler olarak öne çıkarıldı.  

Aşağıda DİSK Bank-Sen adına yapılan basın açıklamasının tam metnini yayınlıyoruz:

 

Basın ve kamuoyu’na,
Odeabank Nişantaşı şubesinde merkezi veri giriş elemanı ( MVG ) olarak çalışan üyemiz Volkan Kahyalar’ın çalışma hakkı, hiçbir gerekçe gösterilmeden gasp edilmiştir 
Genç bir banka çalışanı kardeşimizin kaderi, banka yöneticilerinizin iki dudağı arasında 5 dk.’da belirlenmiştir. 
Açıklayamadıkları, itiraf edemedikleri, yazamadıkları gerekçeyi biz açıklıyoruz. 
27 Mart cuma günü Nişantaşı şubesinde şube grup müdürü, arkadaşımızı, “yediği tostun koktuğu gerekçesiyle” diğer çalışma arkadaşlarının gözü önünde bağırarak azarlamış, küçük düşürmüş ve rencide etmiştir. 
Bu da yetmezmiş gibi, 5 dk sonra ise arkadaşımızın işten çıkarıldığı bilgisi kendisine iletilmiştir.
Odeabank yönetimi herkesin gözü önünde azarladığı, küçük düşürdüğü ve rencide ettiği çalışanının çalışma hakkını 5 dk.’da gasp etmiştir.
Bu durum insana yaraşır değildir. 
Birimize yapılan, hepimize yapılmıştır. Biz bu durumu insanlık adına kabul etmeyiz, çalışma yaşamı içinde değerlendirmeyiz, hukusuzluğa ve adaletsizliğe teslim olmayız.
İlki günlük yemek bedeli olan 10 tl. ile Nişantaşı’nda iki adet tost alınamaktadır. Aylık 1,030 tl ücretle çalışan arkadaşımızın sabah 09:15’te çalışma hakkının gaspına neden olan tost, gün boyunca günlük yemek ödeneği ile satın alınabilecek tek tosttur. 
Odeabank yönetimi günlük tek tostunu yiyen çalışanını işten atacağına, insana yaraşır bir yemek ödeneği ayırmalıdır.
Şube grup müdürünün iddia ettiği koku çalışanın alınteri ile kazandığı ekmeğinden değil, şubenin altındaki lağımdan gelmektedir. Şubede iki yıldır yaşanan ve çözülemeyen bu lağım kokusu sorunu ise; işyerindeki çalışma koşullarının sağlıksızlığının en önemli göstergesidr.
Odeabank yönetimi kokunun kaynağını; çalışanının alınteri ile elde ettiği ekmeğinde değil, iki yıldır çözemedikleri şubenin lağım kokulu atmosferinde bulacaktır.
Müşterilerine oksijen hesabı sağladığını söyleyen odeabank yönetimi, çalışanlarını lağım kokulu şubede çalıştırmakta ve alınteri ile kazanılan bir tostun kokusundan genç bir çalışanı 5 dk’da işten çıkartmaktadır.
Biz bunu insanlık, bütün çalışanlar ve adalet adına kabul etmiyoruz.
Gerçekleri açıklamaya devam edelim; hepimizin çalışma arkadaşı Volkan kardeşimiz, ara eleman olmasına rağmen performans kriterlerine göre çalıştırılmaktadır. Bütün MVG elemanları gibi sürekli psikolojik baskıya maruz kalmakta, eğitimini almadığı halde operasyon ve/veya pazarlamacı gibi çalıştırılmaktadır. Buna rağmen eşit işe eşit ücret uygulamasının ihlaliyle, emeklerinin karşılığını alamamaktadırlar. Haklı ve insanca itirazlarında ise mobbinge maruz kalmakta, evlerinden çok uzak şubelere sürülerek istifaya zorlanmaktadırlar. Bunlar başarılı olmadığında ise tost örneğinde olduğu gibi çalışma hakları gasp edilmektedir.
Bu ve benzeri uygulamalar sadece Volkan arkadaşımızın başına gelebilecek münferit bir durum değildir. Başta odeabank olmak üzere bütün banka/finans çalışanlarının hemen her gün karşılaştığı durumlardandır. 
Kokan sadece üzerilerinde durdukları lağım değil, çalışma hayatını üzerine inşa ettikleri taşeron sistemidir, kölelik sistemidir. Kokan, odeabank çalışanlarının iş güvencesi olmadan, tartışmalı taşeron uygulaması altında güvencesiz çalıştırılmasıyla ortaya çıkan adaletsizliğin, hukuksuzluğun, keyfiliğin kokusudur. Bize bakacağınıza kendinize bakın o kökü kokunun kaynağı için. 
Odeabank’ta karşılaşılan, taşeron düzeninin çirkin ve insanlık dışı örneklerinden sadece bir tanesidir. Taşeron köleliği sistemine son verilmeli ve bütün taşeron şirket çalışanları kadrolu, güvenceli ve sendikalı olarak çalışma hayatında yer almalıdır. 
Sendikamız üyesi Volkan Kahyalar’ın karşılaştığı bu insanlık dışı davranışı, sendikamız BANK-SEN ve konfederasyonumuz DİSK, keyfi ve hukuksuz olarak nitelendirmekte ve kabul etmemektedir. 
Odeabank yönetimi Volkan Kahyalar’dan, bütün çalışanlarından ve ülkemizin bütün yurttaşlarından özür dilemelidir.
Volkan Kahyalar, koşulsuz olarak kadrolu ve güvenceli bir şekilde işe iade edilinceye, muvazalı, adaletsiz, yasalara ve anayasaya karşı tartışmalı uygulamalara son verilinceye kadar, başta hukuki haklarımız olmak üzere, her türlü hakkımızı sonuna kadar kullanacağız.
Bu işin sonuna kadar takipçisiyiz. Bu daha başlangıç. Her ofiste, her plazada, her şubede odeabank yönetiminin karşısında duracağız. Bugün buradayız, önümüzdeki günlerde konfederasyonumuz DİSK ile geliyoruz. Odeabank sahibi Bank Audi grubunun faaliyet gösterdiği 11 ülkede karşılarına Volkan Kahyalar ile insanlığı ve adaleti çıkartacağız. 
odeabank yönetimine sesleniyoruz;
Banka çalışanlarının üzerindeki performans baskısına son!
Tost yediği için kimse işten çıkarılamaz!
Herkese iş güvencesi! Herkese sendika!
Volkan Kahyalar kadrolu olarak işe iade edilsin!

DİSK/BANK-SEN GENEL YÖNETİM KURULU