AKP yine NATO ekseninde!

AKP yine NATO ekseninde!

AKP’nin dış politikada NATO ve Batı ekseninden çıktığına dair çok tartışmalar yapıldı. CHP ve İyi Parti’nin merkezinde olduğu Amerikan muhalefeti AKP’yi eleştirmek ve yermek için bu iddiayı öne sürdü. AKP’yi ABD ve AB emperyalizmine şikâyet etti. AKP iktidarı ise “denge politikası” izlediğini öne sürerek, zaman zaman Batı karşıtı pozlara girerek halka şirin gözükmeye çalıştı. Biz ise atılan hamasi nutuklara kanmamak gerektiğini AKP’nin başında olduğu istibdad rejiminin NATO ekseninden hiç çıkmadığını, ABD ve genel olarak Batı emperyalizminin stratejik çıkarlarıyla uyumlu hareket ettiğini, bilhassa İngiliz emperyalizmiyle özel ilişkiler geliştirdiğini vurguladık.

Ukrayna savaşı ile birlikte bizim ortaya koyduğumuz gerçek tüm çıplaklığı ile bir kez daha ortaya çıktı. Bir süre boyunca tarafsızmış gibi gözükmeye çalışan Erdoğan ve AKP iş ciddiye binince derhal NATO ekseninde hizaya girdi. Tabii ki bu hizaya girişte yarı-askeri rejimin Amerikan liyakat madalyalı Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın ve NATO subaylarının rolünü de unutmamalıyız.

Lafa gelince arabuluculuktan bahseden Erdoğan, NATO Liderler Zirvesi’nde, sözlü kınamalarla yetinilmemesini somut eyleme geçilmesini istedi. Zaten ekonomik yaptırımlarla ve silah yardımlarıyla savaşın aktif tarafı olan NATO’yu daha aktif olmaya çağırmanın nükleer savaşa kadar uzanan bir kumar olacağı açıkken bunları söyledi. İktidarının Batı emperyalizmine sadık olduğunu kanıtlamak için yapılan sakil bir gösteriydi bu. Ukrayna’nın kullandığı Bayraktar SİHA’larının reklam kampanyası bunu izledi. Nihayet ardından Montrö’nün tam olarak NATO’nun istediği (sipariş ettiği) gibi yorumlanması ve savaş gerekçesiyle boğazların Rus savaş gemilerine kapatılması kararı geldi. Tüm bunlar olurken iktidar medyası bir anda tek ses NATO borazanlığına başladı. Daha önce ekranlarda sıkça boy gösteren Avrasyacı uzmanlar boykot yedi!

Siyasal İslamcılık ve din istismarı da bu emperyalist yanlısı propagandanın hizmetine sunuldu. Ne ironik ki İslamcıların dua ettiği Ukrayna’nın “gönüllü” adı altında cepheye sürülmüş neo-Nazi milisleri kalaşnikof mermilerini domuz yağına batırıp Rus ordusuyla birlikte gelen Çeçen askerleri nasıl öldüreceklerini anlatan videolar çekiyordu. Gerçek niyetler zor zamanlarda belli olur. ABD, İngiliz ve AB emperyalizmi de Ukrayna’da zora düştüğünde yanında AKP’yi yine sadık bir nefer olarak bulmuştur. Savaş başlamadan hemen önce 18 Şubat 2022’de Türkiye’nin NATO’ya girişinin 70. yılıydı. Biz buna 70 yıllık zillet diyoruz. Ve bu zillet AKP’yle devam ediyor.

Biz ise Dolmabahçe’de haykırdığımız gibi olabilecek en zor anda darağacında “kahrolsun emperyalizm” diye izzetle haykıran Denizlerin yolunda yürümeye, emperyalizme ve istibdada karşı mücadele etmeye devam ediyoruz.

 

Bu yazı Gerçek gazetesinin Mart 2022 tarihli 150. sayısında yayınlanmıştır.