Patronlara “ne ihtiyacınız varsa buradayım”; EYT’lilere “ben yokum!”

EYT’liler (Emeklilikte Yaşa Takılanlar), Erdoğan’a danışmanı aracılığıyla sundukları raporun ardından çözüm umuduyla bekleyişe geçmişti. Ancak Erdoğan yaptığı son konuşmada EYT’lilerin taleplerini karşılamayacaklarını açıkladı ve üstüne üstlük haklarını isteyen EYT’lileri itham etti. Erdoğan, SGK Topkapı kampüsünde yaptığı konuşmada bir kez daha EYT’lileri takılanları erken emeklilik istemekle suçladı. EYT’liler meydanlarda erken emeklilik istemiyoruz, prim ödeyerek karşılığını fazlasıyla verdiğimiz ve hak kazandığımız emekliliği istiyoruz diye bas bas bağırmasına, Cumhurbaşkanı’na sundukları yazılı raporda bunun bir erken emeklilik talebi olmadığını tüm ayrıntılarıyla açıklamalarına rağmen yine aynı çarpıtmayla karşı karşıya kaldılar. Okurlarımız bu raporda yazılanlar ve ekonomik sonuçları ile ilgili olarak daha önce yazdığımız “EYT ekonomisi ve gerçekler” başlıklı yazıyı şu linkten okuyabilirler: https://gercekgazetesi.net/ekonomi/eyt-ekonomisi-ve-gercekler

Erdoğan bunu bilerek yapıyor. Çünkü EYT’lileri halkın geri kalanıyla karşı karşıya getirmek istiyor. Tekel işçilerine de THY işçilerine de aynısını yapmış bu işçilerin yüksek maaş aldıklarını iddia etmiş, halkın gözünde ekmeğini savunan bu insanları nankörlükle itham etmişti. İşçiler iftiralara karşı bordrolarını çıkarıp basına gösterdiyse de, eylemler yaptıysa da seslerini ülkeyi yönetenler kadar duyuramamışlardı elbette.

EYT’liye kapanan kapı patronlara sonuna kadar açık

Erdoğan, “Biz bunu yapmayacağız. Arkadaşlarıma söylüyorum. Beni bu yola asla teşvik etmeyin. Milletimin zararına olan bir şeye asla yokum. Seçim kaybetsek de yokum.”  diyerek EYT’lilere kapıyı kapattı. 5,5 milyon EYT’liyi milletin parçası olarak görmeyen, EYT’lilerin kazanılmış haklarını vermeyi milletin zararınaymış gibi gösteren Erdoğan aynı tutumu, bir avuç patronun çıkarlarını korurken sergilemiyor.

EYT’liye ben yokum diyen Erdoğan, Amerikan tekellerinin CEO’larını sarayda ağırladığında “ne sorununuz varsa ben buradayım” demişti.  Erdoğan’a göre EYT’lilerin kazanılmış hakları millete zarar ama patronların işsizlik sigortasından her yıl en az 10 milyar lirayı çalması, 100 şirketin 44 milyar vergi borcunu silmesi, Varlık Fonu’nun Ali Ağaoğlu’nu kurtarmak için batık projeleri 1,67 milyara alması, devlet bütçesinin 117 milyar lirasının faize aktarılması, kamu bankalarının inşaat şirketlerini ve otomobil tekellerini kurtarmak için zarar ettirilmesi millete zarar değil!

Bekleme bitti eyleme geçme zamanı

EYT’lileri uyarmıştık. Patronların iktidarına bel bağlamayın, beklemeye değil eyleme geçin demiştik. Şimdi bekleme bittiğine göre milyonlarca EYT’li kazanılmış haklarını almak için tekrar harekete geçmelidir. Milletin sırtındaki kamburun EYT’liler değil patronlar sınıfı olduğunu göstermeli ve hakkını mücadele ederek almalıdır.