Kadınlar İstanbul Sözleşmesi’ne dokunma diyor, emekçi kadınlar fabrikalarından yükselen sesle en öne çıkıyor!
20 Mart sabahı İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılması kararı duyulduğu andan itibaren, memleketin her köşesinden İstanbul Sözleşmesi’ne dokunma sesleri yükseliyor. Daha ilk gününden itibaren kadınlar neredeyse bütün kentlerde meydanları dolduruyor. Hürriyet mücadelesi içinde öne çıkan barolardan Türk Tabipleri Birliği’ne bir dizi kurum, sözleşmeyi savunan açıklamalar yaptı. İzmir’in çeşitli belediyelerinde çalışan kadınlar “Haklarımız ve hayatlarımız için İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz” diyerek eylemler düzenlediler.
İlk günden beri meydanlardan taşan bu tepki, özellikle Birleşik Metal-İş sendikasının örgütlü olduğu fabrikalarda da yankı buldu, metal işçisi kadınlar fabrikalardan seslerini yükseltti. Kadınları ve kız çocuklarını koruma altına alma amacıyla yazılmış bir sözleşmeden vazgeçmek, şiddeti onaylamak anlamına gelir diyen işçiler “kadınları değil, şiddeti durdur”, “bir kişi daha eksilmeyeceğiz”, “kararı geri çek, sözleşmeyi uygula”, “metal işçisi kadınlar şiddete geçit vermeyecek”, “sözleşmeden değil, yolumuzdan çekil” gibi dövizlerle sadece tek gün değil, zamana ve günden güne farklı fabrikalara yayılan eylemler gerçekleştirdiler. Emekçi kadınlar fabrikalardan, kadın düşmanı politikaları ile istibdad ve Erdoğan’a “sözleşmeden değil, yolumuzdan çekil” diye sesleniyor. Bugün var olan tepkinin güçlenmesini sağlayacak olan, kadınları erkek şiddetinden, ayrımcılıktan, baskı ve mobbingden kurtaracak olan, emekçi kadınların öncülüğündeki mücadele yolundan yürümektir. Ancak o zaman, bugün meydanlarda sembolik olarak yırtılan iptal kararı gerçekten ortadan kaldırılacak, emekçi kadınlar yolu açacak, onlar da emekçi kadınların yolundan çekilmek zorunda kalacaktır.
Bu yazı Gerçek gazetesinin Nisan 2021 tarihli 139. sayısında yayınlanmıştır.