Tuzla HT Solar fabrikasından bir işçi: Sözleşmelerde işçi sınıfının gerçekleri

Tuzla HT Solar fabrikasından bir işçi: Sözleşmelerde işçi sınıfının gerçekleri

Selamlar yoldaşlar ve dostlar. Fabrikamızda sözleşme dönemi yaklaşıyor. Önümüzdeki Eylül ayında HT Solar fabrikası olarak MESS Grup Toplu Sözleşmesi ile eşzamanlı masaya oturacağız. Henüz görüşmeler başlamadan patronlar kılıçlarını çekmiş durumda. TÜSİAD’ın Türk Lirasına değer kazandırmamak üzerine verdiği talimatlar, doğalgaz faturaları üzerinden Mayıs ayında oynanan enflasyon oyunu ve Merkez Bankası’nın enflasyon beklentilerini güncellemesi işçilere, memurlara ve emeklilere nasıl saldıracaklarının göstergesi. Asgari ücrete ara zam yapılmayacağını şimdiden duyurmaları da cabası. Göz göre göre düşürdükleri alım gücümüzü Ali Cengiz oyunu ile unutturmaya çalışacaklar. Korkunun ecele faydası yok. Bekaert ve Schneider fabrikalarında patronların “grev yasağı” silahı tutukluk yapmış, Birleşik Metal-İş’in gözü pek işçileri devletin kararını patronların başına çalmıştı. Korku bunun korkusudur. Sınıfımızın örgütlü işçileri olarak kavganın çetin geçeceğini şimdiden öngörmeli ve grev hazırlıklarına şimdiden başlamalıyız ancak mesele bununla bitmiyor. Bir yandan talep edeceklerimize sahip çıkmaya hazırlanırken bir yandan da taleplerimizin içeriğini tartışmalıyız. Geçmiş yıllarda oldukça başarılı sözleşmeler imzalayan birçok fabrikada işçiler şu an asgari ücreti burun farkıyla geçiyor. Geçen sene MESS fabrikaları ve Birleşik Metal-İş’e bağlı diğer fabrikalarda söke söke alınan ek zam kazanımlarımız olmasa şu an belki de asgari ücretliydik. Demek ki sözleşmelerin içeriğini kazanımlarımızı koruyacak şekilde güncellemek önemli. İlk 6 ayda alacağımız ücret artışını diğer 6 aylık resmi enflasyon oranlarına kurban etmemeliyiz mesela. Bunun için TÜİK denen zilletle hem sözleşme özelinde hem de meydanlarda mücadele etmeliyiz. Galatasaray’ın bile devletin sahte enflasyon rakamlarıyla değil de ENAG’ın enflasyon verileriyle anlaşmalar yapmaya çalıştığı bir dönemde patronların ve devletin el ele bizi dolandırmasına izin vermemeliyiz. Sözleşmelerdeki kazanımlarımızı alt üst eden diğer bir mesele ise asgari ücret zamları. Asgari ücrete yapılan zam oranında ücretlerimizi koruyacak maddeleri de kırmızı çizgi saymalı, geçmiş yıllarda yaşadığımız ücret erimesinin önüne geçmeliyiz. Özetle burjuvazinin yalanlarına karşı sözleşme masalarına işçi sınıfının gerçeklerini yansıtmalıyız.

Tuzla HT Solar fabrikasından bir işçi

 

Bu yazı Gerçek gazetesinin Ağustos 2023 tarihli 167. sayısında yayınlanmıştır.