Hoşdere Mercedes fabrikasından bir işçi: Türk Metal’le de MESS’le de sözleşme dönemi çekişmeli geçecek!

Mercedes fabrikasından bir işçi: Türk Metal’le de MESS’le de sözleşme dönemi çekişmeli geçecek!

Merhaba dostlar, ben Mercedes'te çalışıyorum. Üstelik öyle üç-beş yıldır da değil, 25 yıldır falan çalışıyorum. İlk girdiğim zamanlar Mercedes'te çalışmak çok mükemmel bir olaydı. Asgari ücretin 3 katından fazla maaş alırdık, sosyal hakları, yan hakları kimsede yoktu. Sonra zamanla sendikamız Türk Metal sağolsun, yüzde birler, yüzde üçler olan sözleşmelere imza ata ata bizim maaşların piyasaya göre bir avantajı kalmamaya başladı. Ta ki 2015 Metal eylemlerine kadar. Birçoğunuz duymuştur, Bursa Reno fabrikasında sendikaya karşı başlayan eylemler büyümüş 130 bin kişilik, birçok fabrikaya yayılan büyük bir eylem olmuştu günlerce. O zaman sendikayı iyi silkelemişti sendikalı işçi kardeşlerimiz. Sendika mecburen yüzde otuz zamlı sözleşmeleri imzalamıştı. Biraz olsun toparlamıştık o zamanlar. Sonra da yıllarca kendi başına buyruk takılan sendikamız mecburen sözleşme dönemleri anketler yapmaya, taslakları beraber hazırlamaya başladı. Burada görüyoruz ki sendikaya üye olup sadece onlardan bir şey beklemek yetmiyor. Zamanla koltuk sevdasına kapılan sendikaları arada silkelemek gerekiyor. İşçiler birlik olduğunda patrona da diz çöktürüyor yeri geldiğinde sendikaya da.

Şimdilerde bizim gibi büyük metal fabrikalarında yine sözleşme dönemi yaklaştı. İki senelik olan son sözleşmemiz bu korkunç enflasyon döneminde eriyip gitti. Zaten sözleşme dönemimiz Eylül olduğu için bizler maça bir sıfır geriden başlıyoruz, diğer işçilerin ocaklarda, şubatlarda aldığı zamları biz sene sonunda konuşuyoruz. Mesela Birleşik Metal sendikasına bağlı birçok fabrikanın ta Şubat Mart aylarında %90’lık sözleşmelere imza atıp senenin başında kendilerini enflasyona karşı bir nebze olsun koruduklarını duyuyoruz. Bizim de yaklaşan sözleşme döneminde sendikamızdan beklentilerimiz var doğal olarak. Zaten sendikacılar tepkilerin farkında olduğundan çoğu zaman odalarından çıkmaya korkar oldular. Ama biz taleplerimizde ısrarcı olmaktan bu defa vazgeçmeyeceğiz. Öncelikle sözleşme süresi bu sefer çok önemli, her defasında iki senelik yapılan sözleşme bu enflasyon karşısında bizi ezip geçiyor. Fabrikada konuşulan sözleşmenin süresinin 1 sene hatta 6 ay olması yönünde. Bence ise asıl olması gereken kesinlikle her ay artan enflasyon karşısında maaşlara aynı oranda zam yapılması, yani eşel mobil sistemi olmalı. Sendika geçenlerde fabrikadaki sitemlere dayanamayıp mecburen süresi konusunda anket yaptı. Seçenekler altı aydan başladığı için herkes altı ayı işaretlemiş. Zaten asgari ücrete bile altı ayda bir zam gelirken iki yıllık sözleşme intihar olur. Onun dışında bir de zam oranı var tabii ki, yani biz şimdi bu sözleşmede yüzde yüz oranında bile zam alsak resmen bizim maaşları kurtarmayacak. Sendikaya bunu ilettiğimizde bize söyledikleri 'arkadaşlar gerçekçi oranlar istemek zorundayız, kim bize o kadar zam verir' şeklindeydi başlarda. Ama şimdi onlar da artık karşımızda çok fazla konuşamıyorlar. Ama bizim talebimiz net, yüzde yüzden fazla zam ve en fazla altı aylık sözleşme süresi. Zaten sözleşme kavga gürültü derken Ocak ayında sonuçlanıyor. Bizim maaşları almamız Şubat'ı, martı buluyor. Oradan da eksiye düşüyoruz!

Anlayacağınız bizi öncesinde çok kavga gürültülü bir taslak hazırlama dönemi ve sonrasında daha kavga gürültülü bir sözleşme dönemi bekliyor. Ama biz özellikle bu defa Mercedes işçileri olarak kararlıyız. Gerek taslak dönemi sendikaya karşı, gerekse sözleşme dönemi MESS'e karşı sonuna kadar mücadele edeceğiz. Örgütlü güç olmak bunu gerektirir. Hakkımızı gerekirse söke söke alacağız!

 

Hoşdere Mercedes fabrikasından bir işçi

 

Bu yazı Gerçek gazetesinin Ağustos 2023 tarihli 167. sayısında yayınlanmıştır.