Polonez direnişçisi Barış Aktaş: İşçi sınıfının mücadelesi ve sendikalardaki sorunlar

Öncelikle Gerçek Gazetesi’ne, bu yazıyı kaleme alma fırsatı sunduğu için teşekkür ediyorum. Ben, Polonez işçisi Barış Aktaş. İlk işten çıkarılan arkadaşlardan biriyim. Yaklaşık altı ay haklarımız için direniş gösterdik. "Bunu başaramazsınız!" dediler, başardık. "Olmaz!" denilen her şeyi oldurduk. Polisle karşı karşıya geldik; emniyet müdürü tarafından tehdit edildik, müftü tarafından provoke edildik. Ancak yılmadık ve anayasal haklarımız için mücadele ettik. Kazandığımızı sandık ama verilen sözlerin hiçbiri tutulmadı. Ürdünlü patrona karşı mücadele ederken şimdi sendikacılarla karşı karşıya geldik.
Bizim derdimiz sendikalarla değil, sendikacılarla. Bakanla görüşmeye gittiler ama işçilerden kimseyi çağırmadılar. Yapılan protokol işçilere gösterilmedi. Biz bu yola çıkarken yalnızca kendi haklarımız için değil, tüm işçi sınıfının haklarını savunmak ve onlara umut olmak için çıktık. Bunu başardığımızı düşünüyoruz. Ancak sendikacıların yaptığı yanlışlar, bizim haklı mücadelemize gölge düşürmemelidir. Ürdünlü patrona direndiğimiz gibi, gerekirse sendikacılara da direniriz. Bizim meselemiz para değil; sendikaların sendikacılardan kurtarılmasıdır. Bugün bize yapılan haksızlık, yarın tüm işçi sınıfına yapılabilir.
Anladık ki sendikalara üye olmak yetmiyor; sendikaların da denetlenmesi gerekiyor. Bu nedenle sendikalara üye olan tüm işçi kardeşlerimizi sendikalarını denetlemeye davet ediyorum.
Bu yazıyı okuyan tüm işçi kardeşlerime teşekkür eder, işçi sınıfını birlik olmaya davet ederim.
Bu yazı Gerçek gazetesinin Mart 2025 tarihli 186. sayısında yayınlanmıştır.