Midal Kablo işçisi hakkını sınıf mücadelesinin yasasıyla, birlik, mücadele ve dayanışmayla alacak!
Bozüyük Organize Sanayi Bölgesi'nde yer alan Midal Kablo fabrikası işçileri anayasal haklarını kullanarak DİSK'e bağlı Birleşik Metal fabrikasında örgütlendiler. Midal Kablo işçileri de pek çok sınıf kardeşleri gibi aynı saldırılara maruz kaldılar. Önce öncü işçiler işten atıldı. Kalan işçiler tehdit edildi. Hakarete uğradı. Daha sonra işçilere diş geçiremeyen patron, fabrika önünde direnen işçilerin karşısına jandarmayı çıkarttı. Bir hafta boyunca fabrikanın önünde direnen işçiler 4 Nisan günü çadır kurmaya yöneldiklerinde jandarma tarafından alıkonup karakola götürüldüler. İfadeleri alındıktan sonra karakoldan ayrılan işçiler, mücadeleye kaldıkları yerden devam ediyorlar.
Jandarmanın hukuku ve anayasayı koruması gerektiğini düşünenler olabilir. Sermaye ile ve sermayenin devletiyle tanışın. Anayasada açıkça sendikal örgütlenmenin engellenemez bir hak olduğu yazdığı halde patronlar sendikalaşan işçileri işten atıyor. Polisi ve jandarmasıyla devlet ise anayasayı çiğneyen, işçinin en tabi hakkını gasp eden patronu değil işçiyi karakola götürüyor. Tabii ki Midal Kablo işçileri, hakaret ve tehditlerde bulunan işveren temsilcileri ve patron hakkında suç duyurusunda bulundu ve haklarını sonuna kadar savunacaklar. Sendikayı o fabrikaya mutlaka sokacaklar. Ancak bu kâğıt üstündeki yasalarla değil sınıf mücadelesinin yasalarıyla gerçekleşecek. Yani Midal Kablo işçileri birlik, mücadele ve dayanışmayla kazanacak. Anayasada yazan hak da işçinin bileğinin gücüyle hayatta karşılık bulacak. Aynı Kavel işçilerinin 1963'te grev hakkını grev yaparak kazandığı gibi.