Barış Bloku kuruldu
Barış Bloku, İstanbul'da Cezayir salonunda yapılan basın toplantısıyla kuruluşunu ilan etti. "Suriye'de savaşa son" ve "Türkiye'nin Suriye'ye müdahalesine hayır" diyerek biraraya gelen siyasi parti, sendika, meslek örgütü, platform ve dernekler Barış Bloku çatısı altında bir araya geldi. Daha önce ABD emperyalizminin Irak'ı işgaline karşı, "Irak'ta Savaşa Hayır Koordinasyonu" ile geniş bir birliktelik oluşmuş ve bu ortak mücadele, 1 Mart tezkeresinin reddi ile Türkiye'nin savaşa doğrudan müdahil olmaması açısından önemli bir rol oynamıştı. Bugün kurulan blokta sık sık "Irak'ta Savaşa Hayır Koordinasyonu"na referans yapılıyor. Ancak o dönemde koordinasyonda yer alan İslamcı gruplar bugün yoklar. Çünkü zaman içinde mezhepçi zehir, onları emperyalizmin saflarına savurdu. Alevilere olan düşmanlıkları, emperyalizme ve Siyonizm'e olan düşmanlıklarının önüne geçti.
Bugün oluşturulan birliktelikte ise sol ve sosyalist güçlerle Kürt hareketinin varlığı ön plana çıkıyor. Suriye'ye olası bir müdahaleye karşı çıkmak blokun temel prensibi. Buna paralel olarak Rojava'daki haklı direniş ve mücadele ile dayanışma da blokun önde gelen gündemleri arasında. Blokun kurulduğunu ilan ettiği toplantıda da bu temalar işlendi. Aşağıda tam metnini yayınladığımız deklarasyonu Blok adına Gençay Gürsoy okudu. Daha sonra kurumlar adına konuşmalar yapıldı. Devrimci İşçi Partisi adına söz alan Levent Dölek, bu blokun bir mücadele çağrısı olduğunu, bu çağrının içeride savaştan nemalanmak isteyen sermayeye, bu savaştan siyasi ikbal bekleyen Erdoğan'a ve AKP'ye karşı, genel olarak da ABD emperyalizmi ve İsrail Siyonizm'ine karşı bir mücadeleyi kapsaması gerektiğini vurguladı. Türkiye'nin olası bir müdahalesinin hiçbir haklı gerekçeye sahip olmadığını vurgulayan yoldaşımız bu haksız savaşa karşı çıkmanın mutlak bir gereklilik olduğunun altını çizdi.
Barış Bloku kuruluş deklarasyonu:
Barış Bloku Kuruluyor
Ortadoğu uzun süredir emperyalist çıkarlar doğrultusunda dayatılan politikaların eseri olan bir ateş çemberinin ortasında bulunuyor. Bu savaş ortamının bilançosu yüz binlerce insanın ölümü, yerinden yurdundan edilmesi, işkence görmesi ve tecavüze uğramasıdır. Bu çatışmaların ve yarattığı vahşetin doğrudan sonuçlarını yaşayan ülkelerden biri de Türkiye olmuştur. Sınırlarımızın dışında süren savaş, etkileri ve sonuçları itibarıyla aynı zamanda bir iç sorunumuz haline gelmiştir. Sınırlarımızın hemen yanı başında IŞİD çetelerinin katliamlarına maruz kalan halklar öz güçleriyle mücadele etmekte ancak bu mücadele AKP Hükümetinin savaş ortamını tırmandırma hırsının da hedefi olmaktadır. Bu ortam içinde bölgede, nereye yöneleceğini bilmediğimiz büyük bir askeri yığınak yapmaya girişilmesi barış için bir araya gelme ihtiyacını acilleşmiştirmektedir.
AKP Hükümeti Suriye’deki savaşa birinci dereceden müdahil olmak için şimdiye dek elinden geleni yaptı. 7 Haziran seçimlerinde kendi geleceğini güvenceye alabilecek rejim değişikliğinin yolunu açma fırsatını bulamaması, muhtemel bir erken seçimde oy devşirme kaygısı, iktidarı, ülke içinde kışkırtıcı bir gerilim ortamı yaratmak ve çeşitli gerekçeler ileri sürerek Suriye’ye müdahale etme hesapları yapmak konusunda cesaretlendirmiştir.
Bu sürecin sonucu ise içerde ve dışarıda çatışmalı bir ortamın yaratılması, çözüm sürecinin ve bölgede barışın imkânlarının ortadan kaldırılmasıdır.
Buna göz yumamayız.
AKP iktidarının bölge siyasetine dair vahim hatalarının katkısıyla uzun bir süredir bölgenin kadim halklarını ve kültürlerini yıkıma uğratan, milyonlarca insanı yerinden yurdundan eden bu kirli savaşı sınırlarımız içine taşıyacak karanlık maceralara hazırlananlar karşısında, siyasi partiler, sendikalar, meslek odaları ve sivil toplum kuruluşları olarak bir “Barış Bloku” oluşturduğumuzu ilan ediyoruz.
Girişimimizin temel hedefi, savaşı ülke sınırları içine taşımayı göze alan kışkırtıcıların aksine, barışı ülke sınırlarının ötesine taşımak olacaktır. Girişimimiz ülke içinde barıştan yana geniş halk kitlelerini harekete geçirme, güney sınırımızın ötesinde ve uluslararası alanda örgütlenmiş sivil barış inisiyatifleriyle işbirliği yaparak bölgeyi bu ölüm çemberinden çıkartma çabası içinde olacaktır. Bu amacı paylaşan her kurum ve kuruluşu girişimimize omuz vermeye çağırıyoruz.
78'LİLER GİRİŞİMİ
AKADEMİ SUSMAYACAK
AKADER
ALEVİ KÜLTÜR DERNEKLERİ
ALEVİ BEKTAŞİ FEDERASYONU
ASRIN HUKUK BÜROSU
BARIŞ GİRİŞİMİ
BARIŞ İÇİN AKADEMİSYENLER
BARIŞ İÇİN KADIN GİRİŞİMİ
BAŞLANGIÇ DERGİSİ
CHP VEKİLLERİ
DBP (Demokratik Bölgeler Partisi)
DEMOKRASİ İÇİN HUKUKÇULAR
DEMOKRATİK İSLAM KONGRESİ
DEVRİMCİ HAREKET
DHF (Demokratik Haklar Federasyonu)
DİK (Devrimci İşçi Komiteleri)
DİP (Devrimci İşçi Partisi)
DİSK (Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu)
DSİP (Devrimci Sosyalist İşçi Partisi)
DEMOKRATİK İSLAM KONGRESİ
DTK (Demokratik Toplum Kongresi)
EHP(Emekçi Hareket Partisi)
EMEK VE TOPLUM ARAŞTIRMALARI MERKEZİ
EMEP (Emek Partisi)
ESP (Ezilenlerin Sosyalist Partisi)
GESOS (Genç Sosyal Demokratlar)
GİYİM SEN
HALKEVLERİ
HDK (Halkların Demokratik Kongresi)
HDP (Halkların Demokratik Partisi)
HELSİNKİ YURTTAŞLAR DERNEĞİ
İHD (İnsan Hakları Derneği)
İŞÇİ DEMOKRASİSİ PARTİSİ
KALDIRAÇ
KESK (Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu)
KJA (Özgür Kadınlar Kongresi)
KÜRESEL BAK
ÖDP (Özgürlük ve Dayanışma Partisi)
ÖZERK SANAT KONSEYİ
PARTİZAN
PİR SULTAN ABDAL KÜLTÜR DERNEĞİ
SDP (Sosyalist Demokrasi Partisi)
SFK (Sosyalist Feminist Kolektif)
SODAP (Sosyalist Dayanışma Platformu)
SODEV (Sosyal Demokrasi Vakfı)
SOSYAL ARAŞTIRMALAR VAKFI
SYKP (Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi)
TMMOB (Türk Mühendis ve Mimar ve Odaları Birliği)
TODAP (Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği)
TÖP-G (Toplumsal Özgürlük Parti Girişimi)
TTB (Türk Tabipleri Birliği)
TÜRKİYE GERÇEĞİ
ÜNİVERSİTE ÖĞRETİM ÜYELERİ DERNEĞİ
TYS (Türkiye Yazarlar Sendikası)
YEŞİLLER VE SOL GELECEK PARTİSİ