DİP'li Öğrenciler: Geleceğimizi, hayatlarımızı karartanlara HAYIR! İstibdada, emperyalizme, kardeş kavgasına HAYIR!

Gençlik büyük sorunlarla boğuşuyor.  Referandumda oylamaya sunulan rejim değişikliği bu sorunların hiçbirine çözüm getirmiyor. Tam tersine üniversiteleri YÖK aracılığıyla anonim şirkete çeviren ve tüm ülkeyi istibdad rejimi ile bir şirket gibi yönetmeye soyunan iktidar sorunlarımızın kaynağını oluşturuyor.

İşsizlikle geleceğimiz çalınıyor

Genç işsizlik oranı bugün yüzde %24'e varmış durumda. Memlekette her dört gençten biri işsiz!  Üstelik işsizliğin düşeceğine dair en ufak bir umut yok. Rahat bir geleceği garantileme umuduyla girdiğimiz üniversitelerde, mezuniyet yaklaştıkça hepimizi bir kaygı sarıyor. Çünkü ülkedeki 1,2 milyon genç işsizin 958 bini üniversite mezunu. Yani onca zahmete katlanıp üniversite bitirsek de işsiz kalma ihtimalimiz çok yüksek.

Emperyalizm ve savaşlar canımıza kast ediyor

Geleceğimizi yalnızca işsizlik açlık karartmıyor. Erdoğan'ın Ortadoğu'da girdiği savaş maceralarında cepheye sürülen, bedelliye parası yetmediği için 20'sinde askere gidip bazen geri dönemeyen de biziz. Türkiye'nin Suriyeleştirilmesi sonucunda, sokak ortasında, eylemlerde, mitinglerde bombalı saldırılarla katledilen, Ankara'da, Suruç'ta arkadaşlarını kaybeden biziz! Erdoğan'ın ikbali uğruna Kürt illerinde savaşta katledilen, yaralanan, evleri yok edilen yüzlerce genç de biziz. Referandum sonucunda “Evet” çıkmazsa Erdoğan destekçilerinin ülkeyi içine sürüklemekle tehdit ettikleri iç savaşta, kardeş kavgasında hayatları yitip gidecek olan yine biziz! Hayatı karartılan geleceği çalınan biziz! Memleketi emperyalizmle ve patronlarla kol kola girip felaketin eşiğine, ekonomik krize sürükleyen ise iktidarın ta kendisi!

Üniversiteye özgürlük istiyoruz

AKP OHAL'in ilanından bu yana KHK'lar aracılığıyla binlerce eğitim emekçisini ihraç etti. İşlerine geri dönmek için mücadele eden hocalarımız defalarca polis ve Özel Güvelik Birimlerinin (ÖGB) saldırısıyla karşılaştı. Adım adım üniversitelerde iş güvencesini yok ettiler. AKP ve Erdoğan, polis, ÖGB ve istibdadın sopasıyla, faşist çeteler aracılığıyla üniversitede mücadele eden öğrencileri, işçileri ve akademisyenleri susturmak istiyor! Anayasa değişikliği ile kalıcı OHAL koşullarının yaşanacağı bir istibdad rejimi kurmak istiyorlar!

Sokaktaki gence siyaset hakkı istiyoruz

Milletvekili seçilme yaşını 18'e indirerek, siyasette gençliğin önünü açmaktan bahsediyorlar. Öte yandan üniversitelerde HAYIR çalışması yapan öğrencileri engellemek için yasaklar çıkartıyor, siyaset yapan gençliği polis saldırılarıyla, gözaltılarla, tutuklamalarla yıldırmaya çalışıyorlar! Bakan Ahmet Aslan çıkıyor, “Sokaktaki genci getirip vekil yapacak halimiz yok!” diyor. Demek ki siyasette gençliğin önünü açmak derken, patron çocuklarına, bakan çocuklarına meclis yolunu açmaktan bahsediyor! Rahatı, keyfi yerinde patron çocukları bizleri mecliste temsil edemez!

Kahrolsun istibdad! Yaşasın hürriyet!

Çağrımız işsizlikle boğuşan, paralı eğitim yüzünden geleceğinden olan, savaşlarda cepheye sürülen, bombalarla katledilen gençleredir! Gelin, geleceğimizi, hayatlarımızı karartanlara 16 Nisan'da HAYIR diyelim! Bununla da yetinmeyelim, istibdad rejimine karşı işçi sınıfının saflarında örgütlenelim ve bu gidişata dur diyelim! Hep birlikte istibdada HAYIR diyerek hürriyetin sesini yükseltelim!