İşçiler ve memurlar sizden de, yalanlarınızdan da, baskı ve zulmünüzden de memnun değil!
İstibdad rejiminin Cumhurpatronu Recep Tayyip Erdoğan dün yine kameraların karşısına çıktı. Son günlerde alışkanlık haline getirdiği üzere memlekette ne kadar sorun varsa, yok dedi, ne kadar dert varsa görmezden geldi. Bu defa bunlarla da yetinmeyip işçinin, memurun adına konuşup “Hamdolsun, Memurumuz da işçimiz de bu toplu sözleşmelerden sonra halden memnun” dedi. Gerçeklerden kopuk bu hayal dünyasında memur ve işçiler toplu sözleşmeden memnun, maaşlardaki artışlardan memnun, enflasyon yüzde 20’nin altında, ortalama ücret artışı yüzde 30’lar civarında, öğrencinin barınma, vatandaşın kira diye bir sıkıntısı yok. Sürekli büyüyen, zenginleşen bir memleket var.
Milletin karnı ete, peynire değil ama bu palavralara tok!
Ülkede asgari ücret genel ücrete dönmüş, çalışanların yarısından fazlası açlık sınırının altında veya civarında maaş alıyor. Bir yanda kimsenin inanmadığı TÜİK enflasyonu, bir yanda çarşı pazarda milletin gırtlağını sıkan gerçek enflasyon var. Üstelik her yıl memur zamları resmi enflasyonun bile altında kalıyor. Bütün sene boyunca resmi enflasyona bile ezilen memurlar ve işçiler 6 ayda bir enflasyon farkı alabilmek için TÜİK’in açıklayacağı rakamı bekliyor. İşçi ve memur emekli olmaya niyetleniyor, emekli olunca eline geçecek parayla bırakın geçinmeyi karnını doyuracak maaşı alabilen yok. Çalışacak hali kalmayan buna rağmen emekli olmak istiyor ama EYT engeline takılıyor. Üniversiteyi kazanan çocuğunu şehir dışında bir okula gönderemiyor, okula yolladığını devlet yurduna yerleştiremiyor. İtiraz etse, eylem yapsa terörist ilan ediliyor, baskıya maruz kalıyor, işsizlikle tehdit ediliyor.
İşçi ve memur insanca yaşayacak ücret almak istiyor, onları sefalet ücretlerine mahkûm eden, enflasyona ezdirenler hayal dünyasında yaşıyor.
OHAL’i grevleri engellemek için ilan ettik diyenler, saraylarda, köşklerde yaşayanlar, bir değil iki değil 3-5 maaşla bile yetinmeyenler, bu millete küfürler edip ihaleleri götürenler elbette halinden memnun. Onların siyasi temsilciliğini yapan istibdad rejimi ve sözcüleriyse ülkenin gerçeklerinden kopuk bir şekilde içinde yaşadıkları hayal dünyasını satmanın peşinde. Ülkenin işçisi de, memuru da, esnafı da, çiftçisi de her şeyin farkında, istibdadın korkusu da, telaşı da, hezeyanları da bundan.
İktidar ve yandaşları merak etmeyin, bu hayaller dünyası çok uzun sürmeyecek. Bugün aptal yerine koyduğunuz, yok saydığınız, sefalete mahkûm ettiğiniz, düpedüz dalga geçtiğiniz işçi sınıfı, çocuklarına onurlu bir gelecek bırakmak, siz ve sizin gibilerin önünde el pençe divan durmadan hakkını almak için birleşerek, örgütlenerek hepinizi gerçek hayatla tanıştıracak.