8 Mart Bildirisi: Kadınların isyanı sandığınızdan büyük!
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü her yıl olduğu gibi bu yıl de kutlayacağız! Fabrikalarımızdan,evlerimizden, okullarımızdan, mahallelerimizden çıkıp taleplerimizi dile getirmek, mücadeleyi bir adım daha ileri taşımak için meydanları dolduracağız.
Ama bu yıl diğerlerinden farklı olacak! Bu yıl Gezi Parkı ile başlayan halk isyanında barikatlarda direnmiş, zaptedilen meydanlarda kurulan kolektif yaşamı örgütlemiş, forumları kurmuş, kadın olarak maruz kaldığı her türlü baskıya rağmen mücadeleyi bırakmamış, en azından mahallesinde mutfaktaki tencere tavasıyla isyana katılmış kadınlar olarak gideceğiz 8 Mart’a!
Halk isyanında biz kadınlar da isyanın bir parçasıydık!
Çünkü emek gücümüz para etmiyor, daha çok çalışıp daha az kazanıyoruz.
Çünkü hem evde hem işte çalışıyoruz.
Çünkü en güvencesiz, en esnek işlere mahkum ediliyoruz.
Çünkü işsizliğin artışı bile kadınların iş aramasına bağlanıyor, hükümet tarafından kadınlar hedef gösteriliyor.
Çünkü bedenimiz tahakküm altında.
Çünkü evde, işte, sokakta tacize, tecavüze uğruyoruz.
Çünkü kaç çocuk doğuracağımız, doğurup doğurmayacağımız, hangi yöntemle doğuracağımız sadece bizi ilgilendirdiği halde, devlet söz söylüyor.
Çünkü kadın cinayetleri can almaya devam ediyor.
Baskılarla yaşamnları cehenneme dönen biz kadınların öfkesi, sokaklara taştı, isyanın saflarını doldurdu. Ama o daha başlangıçtı, mücadeleye devam! Bugün daha fazla kadının, en çok da emekçi kadınların sesini duyurması gerekiyor. Çünkü dünyanın geri kalanı gibi bu topraklar da derin bir krizle sarsılmaya devam ediyor. Siyaset, yargı, hatta devlet krizde. Ekonomi de adım adım krize sürükleniyor, uçurumun kenarında yürüyor. Bu krizin başrol oyuncularından AKP’sinden cemaatine, Batıcı-Laik makyajlı CHP’sinden düzenin diğer güçlerine, hiçbirisi kadınlara gerçek bir çözüm sunmadı, sunmuyor, sunmayacak! Çünkü hepsi erkek egemenliğinin de kapitalizmin de kardeşi! Onların hepsine karşı ve onlardan tümüyle bağımsız bir politika ve mücadeleden başka bir çıkış yolumuz yok!
Bu mücadelede elbette biz emekçi kadınlar en önde olmalıyız. Çünkü biz bu düzende iki kat eziliyoruz. Çünkü bizlerin bırakın desteyle parayı, o paraları dolduracak ayakkabı kutumuz dahi yok! Çünkü biz olmayan villalarımızı nasıl döşeyeceğimizi değil, ay sonunu nasıl getireceğimizi dert ediyoruz. Hırsızlardan, vurgunculardan, cebimizdeki kuruşa, soframızdaki aşa göz koyup doymayanlardan hesap sormamız gerek! 8 Mart’ta işte bu mücadeleyi yükseltelim!
Kadınları eve hapsetmek isteyenlerin hepsi gitsin! demek için,
Her kadına iş sağlamayanların hepsi gitsin! demek için,
Kadınları esnek, sigortasız, sendikasız çalıştıranların hepsi gitsin! demek için,
Hamile kadınları sokakta görmek istemeyenlerin hepsi gitsin! demek için,
Kadın bedenini seyirlik edenlerin, mal haline getirenlerin hepsi gitsin! demek için,
Tacizcileri ve tecavüzcüleri koruyanların hepsi gitsin! demek için,
Kürtajı yasaklamak isteyenlerin hepsi gitsin! demek için,
Kadın cinayetlerinde katilleri koruyanların hepsi gitsin! demek için,
Kadınların isyanının sandıklarından büyük olduğunu göstermek için,
8 Mart’ta meydanlara!
Bildirimizi pdf olarak indirmek için tıklayın.