MKB Rondo işçisi grevde: Patron "orman kanunu" sürsün istiyor! İşçiler "o devir geçti artık sendikalıyız" diyor!
İstanbul Tuzla Aydınlı OSB’de bulunan ve oluklu mukavva üreten MKB Rondo işçileri Selüloz-İş sendikası öncülüğünde greve çıktı! 28 Ağustos günü başlayan grev toplu iş sözleşmesi sürecinde patron tarafı sendikanın zam talebini yüzde 80’e kadar çekmesine rağmen yüzde 45’ten yukarı çıkmadı. Ortalama ücretleri asgari ücret civarında olduğu MKB’de bu, sefalet dayatması demek. Ancak patronun dayatması sadece ücretlerle sınırlı değil. Patronun sendika temsilcilerinin yer alacağı bir disiplin kurulu oluşturulması, fabrika içinde bir sendika odası tahsis edilmesi gibi maddelerdeki uzlaşmaz tutumu, işçilerin sendikalı olma tercihini içine sindiremediğini gösteriyor. Yani uzlaşmazlık esas olarak ücretlerde değil. Patron işçilerin sendikalı olmasıyla daha önce fabrika içinde kurduğu hükümranlığın biteceğini görüyor ve esas direnci bu noktada gösteriyor.
Sendika gelecek hükümranlık bitecek!
Pek çok sendikasız fabrikada olduğu gibi MKB’de de sermayenin orman kanunları hüküm sürüyordu. İşçiler hayat pahalılığının zirvede olduğu 2023 yılı başında bu duruma ve düşük ücretlere karşı Selüloz-İş saflarında örgütlenme çalışmalarına başladı. Kısa sürede çoğunluğu elde etmelerine rağmen sendikal yetkinin kesinleşmesi, yetki itirazları ve mahkeme süreçleri sonucunda 2024’te gerçekleşti. MKB patronu baskılar ve mahkemeler önüne geçemediği sendikalaşma sürecini şimdi toplu sözleşmeyi çıkmaza sokarak engellemek istiyor. Ancak MKB’de sendika üyesi işçiler tam katılımla greve çıkmış durumda. Fabrika önünde kurulan grev çadırında coşku ve kararlılık hâkim.
Fabrika önünde sadece grev çadırı değil grev okulu da kuruldu
MKB işçisi fabrika önünde sadece bir grev çadırı değil bir grev okulu da kurdu. İşçilerin birçoğu ilk defa bir sendikalaşma deneyimi yaşıyor. Ancak grev okulunun ilk dersinden tüm işçiler başarıyla geçtiler ve hep bir ağızdan “hak verilmez alınır” diye haykırıyorlar. İşçiler birlik ve örgütlülüğün sermayeye karşı tek güvenceleri olduğunu biliyorlar. Nihayet sadece tek bir patronla değil bir sınıf olarak sermaye ile karşı karşıya olduklarını görüyorlar. Bu mücadelede sadece MKB işçileri olarak değil büyük işçi sınıfının bir parçası olarak var olduklarının da bilincine varıyorlar. Bu bilinci Polonez ve Perfetti gibi sürmekte olan direnişlere desteklerini belirterek ve sınıf dayanışmasını yükselterek gösteriyorlar. Aynı şekilde MKB grevini duyan Polonez ve Perfetti işçileri de mücadelenin büyümesinden duydukları coşkuyla onlara karşılık veriyor.
Grevin zaferi ve Birleşik İşçi Cephesi’nin inşası için ileri!
Devrimci İşçi Partisi ve Gerçek Gazetesi olarak grev pankartının asıldığı ilk andan itibaren Selüloz-İş sendikasının ve MKB Rondo işçilerinin yanındayız. Bu grevin zaferi için de elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Ekmek için başlayan bu grevi işçi sınıfının hürriyet mücadelesinin önemli bir mevzisi olduğunu düşünüyoruz. Tuzla-Gebze bölgesinde DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş’in Mersen grevi bir başka direniş mevzisi. Bu grevlerin dayanışmasını yükseltmeliyiz. Bu dayanışma, Türkiye çapında Türk-İş, DİSK ve diğer konfederasyonların ayrı gayrı demeden bir araya gelmesi ve bir Birleşik İşçi Cephesi kurulması için bir çağrı olacaktır. İş ve aş direnişleri birleşmeli, hürriyet mücadelesi büyümeli!