Baldur işçisi: Haklarımızı kimsenin vicdanına bırakmayalım, birlik olarak hakkımızı arayalım!

Haklarımızı kimsenin vicdanına bırakmayalım, birlik olarak hakkımızı arayalım!

Merhaba, Baldur Süspansiyon isimli firmada çalışıyorum. Başka bir fabrikada sendikalı olduğum için işten atıldığım bir dönemde tanışmıştım Gerçek gazetesi ile. Şimdi ise Baldur grevinden sesleniyorum size. Mücadele o gün de sertti, bugün de sert bir şekilde devam ediyor. Patron işyerine sarı sendika sokmak için, grev kırıcı ve kendi istediği sendikanın üyelerini yüksek maaşla işe alıyor. Halbuki 5 yıldan fazla süredir çalışıp asgari ücret alıp hakkı olan prim ve mesai ücretleri ödenmeyen arkadaşlarımız var. Firmanın çalışma şartları facia. Çalıştığımız yerde duman ve toz kurum havada haddinden çok fazla var. Yerlerde yangına neden olabilecek yağ var, lavabolar berbat durumda. Fabrikaya dışarıdan göz gezdirdiğinizde yöneticilerin binaya temizlik konusunda hiç yatırım yapmadığını görebilirsiniz. Burada çalışan fazla yaşamaz ölür. Bunları düzelttirebiliriz düzelttirmeliyiz.

Yıllar önce kazanılmış sendikalaşma hakkımıza patron itiraz etti diye bu hakkımız elimizden alındı. 4 yıl sonra geçtiğimiz günlerde davalar sonuçlandı, grev kararı aldık, her şey yasal ve haklı olduğumuz halde grev çadırımız kaldırıldı. Yağmurda da çamurda da grev nöbeti tutarız ama bu hareketler bizim hukuka yasalara karşı olan güvenimizi yerle bir ediyor. İlla işgal mi edelim fabrikayı? Bizim işçi sınıfı olarak anlamamız gereken şeylerden biri de kesinlikle haklarımızı birilerinin vicdanına, inisiyatifine bırakmayıp birlik olarak hakkımızı aramamız gerektiğidir. Bizle bir olmayan patron yalakalarına, casuslarına göz yuman haddini bildirmeyen işçiler maalesef zor şartlarda çalışmak zorunda bırakılıyor. (Film tavsiyesi: işçi sınıfı cennete gider).

Çayırova Baldur Süspansiyondan bir işçi

 

Bu yazı Gerçek gazetesinin Ocak 2021 tarihli 136. sayısında yayınlanmıştır.