Çapa’da emekçinin mücadelesi de skandallar da bitmiyor, sorular cevap bekliyor!
(28.09.12016) İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi’ndeki zehirli yemek skandalı sonrası sorumlu taşeron şirket ve fakülte yöneticileri hakkında hiçbir işlem yapılmazken, skandalı gündeme getirdiği için işten atılan iş güvenliği temsilcisi işçi Cemal Bilgin’in işe iadesi için emekçiler bir kez daha fakülte hastanesini önünde buluştu. Yapılan eylemde Cemal Bilgin’in yanı sıra yine üniversitede santral operatörü olarak çalışırken yaşadığı işitme kaybı dolayısıyla meslek hastalığı raporu aldığı için işten atılan Ali Doğan’ın da işe iadesi talep edildi. Ali Doğan’a önce raporunu iptal ettirmesi için baskı yapılmış ardından da işten çıkartılmıştı. Eylemde yine sendikal mücadelesi ve görüşleri dolayısıyla hakkında soruşturma açılıp, Çapa Tıp Fakültesi’nden sürgün edilen Taşişder (Taşeron İşçileri Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği) kurucu başkanı Güneş Cengiz de yer aldı.
Eylemde ilk konuşmayı yapan Cemal Bilgin bir kez daha resmi iş güvenliği temsilcisi olduğunu hatırlatarak çalışanların ve hastaların sağlığını korumak için üzerine düşen sorumluluğu yaptığını söyledi ve çalışanların bağırsaklarında tifo hastalığına yol açan Salmonella bakterisinin bulunduğuna dair resmi raporları gösterdi. Darbe gecesi kendisinin ve diğer çalışan arkadaşlarının tüm gün hastanede bulunduğunu ve görev yaptığını saflarını belirleyememiş yöneticilerin ise tüm gece ortalıkta görünmediğini hatırlatan Cemal Bilgin, düzen kimden yanaysa ona göre yöneticilik yapan insanların OHAL’i bahane ederek çalışanların haklarını gasp etmesinin hiçbir haklı yanı olmadığını vurguladı. Cemal Bilgin hakkında mahkeme kararı olduğunu iddia eden güvenliklerin yalan söylediğini ve böyle bir kararı gösteremediklerini de ekleyerek keyfi şekilde üniversiteye sokulmadığını mücadelesini Çapa Tıp Fakültesi önünde direnerek sürdüreceğini belirtti.
Cemal Bilgin’e destek için çok sayıda sendika temsilcisinin, tıp fakültesi öğretim üyesi ve öğrencilerinin yanı sıra Devrimci İşçi Partisi de Çapa Tıp Fakültesi önündeydi. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Başkanı Aydın Erol bir konuşma yaparak Cemal Bilgin ve Ali Doğan’ın derhal işe iadesini istedi. Aydın Erol, Ali Doğan’ın işitme kaybı ile ilgili aldığı meslek hastalığı raporunu iptal ettirmesi için baskıya uğradığını, işten atılmakla tehdit edildiğini, baskılara rağmen hakkını arayan Ali Doğan’ın işten çıkartılmasına sebep olanların hesap vermesi gerektiğini vurguladı.
Güneş Cengiz ise yaptığı konuşmada İstanbul Üniversitesi’nde yaşananlarla ilgili cevap bekleyen şu soruları gündeme taşıdı: Üniversite zararda diye bizim yol ücretlerimizi kesip, maaşlarımızın yüzdelik dilimlerini düşürdünüz mü? Şimdi bu haklarımızı mahkeme yoluyla aldığımız için sendika temsilcisini Avcılar medikoya sürdünüz mü? Hastaneye 1000 TL’ye alınması gereken malzemeyi 7000 TL’ye aldınız mı? Kalp krizi geçirip felci kalan arkadaşımıza Recep hocamız biz haklarınızı veremeyiz mahkemede ara hakkını dedi mi? Zafer’i lağım çukuruna sokup hasta olup ölmesine neden oldunuz mu? Ali’yi işitme kaybı yaşayıp meslek hastalığı raporu aldığı için işten attınız mı? Taşeron firmalarda bazı işçilere çalışmadan maaş ödediniz mi? Temizlik malzemeleri uygun özellikler taşımadığı halde kabul ettiniz mi? Yemek firması hastanenin etini çaldı, 180 bin TL cezasını hala neden kesmediniz? Çalışanlara ve hastalara mikroplu yemek yedirdiniz mi? İşçi sağlığı ve iş güvenliği temsilcisi Cemal Bilgin’i taşeron işçi mücadelesi verdiği ve tüm bunları araştırıyor diye işten attırdınız mı?
Bu soruların hepsi yanıtlarını bekliyor ama İstanbul Üniversitesi ve Çapa Tıp Fakültesi yönetimi sorunların üstünü kapatmanın telaşıyla hareket etmeyi, sendikalara ve sendika temsilcilerine baskı yapıp taşeron şirketleri korumaya devam ediyor.
