Antalya'da emek forumu
Halk İsyanını işçi sınıfıyla, emekle büyütelim şiarıyla faaliyetler yürüten Biz yüzde 99’uz platformu, Antalya’da Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nde bir panel-forum düzenledi. Etkinliğe, Geri Dönüşüm İşçileri Derneği, Ulaşım İşçileri ve Bank-Sen İstanbul Şube Sekreteri yoldaşımız konuşmacı olarak katıldılar.
Panel’de ilk sözü bir ulaşım emekçisi aldı. 12 Eylül Darbesi’nden bugüne emek hareketinin izlediği gelişimini istatistikler üzerinden değerlendiren konuşmacı, darbe ile büyük yara alan sınıf mücadelesinin 80’li yılların sonunda yeniden canlandığını, günümüzde ise halk isyanı ile beraber kıpırdamaya başladığını, Gerif İşçilerinin işgal eylemiyle ise yeni bir mücadele dalgasının harekete geçtiğini belirtti.
İkinci sözü Geri Dönüşüm İşçileri Derneği adına alan bir işçi, konuşmasına geri dönüşüm faaliyetinin kısa tarihçesiyle başladı. Daha sonra Antalya’da geri dönüşüm işçilerinin yaşadığı sıkıntılara değinen konuşmacı, büyük sermaye gruplarının her sektörde olduğu gibi geri dönüşümde de işçileri ezdiğini, belediyelerin ve bu alanda önce kurulan derneklerin de rant elde etmek adına, kağıt toplayıcılarının emeğini hiçe saydıklarını söyledi. Son olarak geri dönüşüm sektöründe örgütlü mücadelenin diğer birçok sektöre göre fazlasıyla meşakkatli ilerlediğine değinen konuşmacı, dernekleştikten sonra güçlendiklerini ve daha da güçlenerek mücadeleye devam edeceklerini belirtti.
Panel kısmında son sözü yoldaşımız aldı. “Devletin Krizi ve Türkiye’nin Geleceği” başlıklı bir sunum yapan yoldaşımız, Gezi direnişiyle başlayan halk isyanının, kısa zamanda ülkenin tamamına yayıldığını, isyanın hükümetin dengelerini sarstığını ve devlet krizinin ilk tohumlarını attığını belirterek konuşmasına başladı. Son günlerde birbiri ardına ortaya çıkan kasetlerin, isyanın hükümet ve devlet kanadında nasıl bir sarsıntıya sebep olduğunu kanıtladığını söyleyerek devam etti; 17 Aralık’ta başlayan yolsuzluk ve rüşvet operasyonları dalgasıyla devletin içine düştüğü krizin ayyuka çıktığını belirtti. Merkez Bankasının dolara yaptığı müdahale ve politika faizi hamlesiyle, yaklaşan ekonomik krizin, yaşanan siyasi krize eklenerek hükümeti daha da sarstığını söyledi. AKP’nin içine düştüğü krizde iyice köşeye sıkıştığını, Twitter’ı kapatarak ne kadar korktuğunu açık bir kez daha gösterdiğini belirtti. AKP’nin, diğer düzen partilerinin ve cemaatin, krizden çıkış yolu olarak seçimleri işaret ettiğine değinen yoldaşımız, halk isyanının bitmediğini, Berkin Elvan’ın ölümüyle başlayan eylemlere ülkenin dört bir yanında yaklaşık iki milyon insanın katılmasının, her an yeni bir isyan dalgası başlatabileceğini kanıtladığını vurguladı. Dolayısıyla çözümün sandıkta değil, sokakta olduğunu söyleyerek, Zentiva’da başarıya ulaşan, Luna Sayaç’ta ve Greif Hadımköy Fabrikası’nda devam eden direniş ve işgallerin, isyan güçlerinin işçi sınıfıyla buluşmasının yakın olduğunu müjdeleyecek gelişmeler olarak değerlendirdi. Türkiye’nin geleceğinin sınıf mücadelesinde olduğunu vurgulayan yoldaşımız, siyasi ve ekonomik krizin faturasını ödememek için halk isyanının güçlerini işçi sınıfıyla birleştirip, sokaklarda, alanlarda ve fabrikalarda mücadeleyi büyütmek gerektiğini belirterek konuşmasını bitirdi.
Sunumlardan sonra ara verildi. Daha sonra forum kısmına geçildi. Forum kısmı, geri dönüşüm işçileri ve ulaşım işçilerinin deneyim paylaşımları ile başladı. Platform katılımcılarının önerisiyle periyodik olarak emek forumları düzenlenmesine karar verildi. Bir katılımcının sorusu üzerine Biz Yüzde 99’uz Platformu temsilcisi, Akdeniz Üniversitesi’nde şimdiye kadar yapılan platform faaliyetlerinden ve gelecekte yapılması planlanan çalışmalardan bahsetti. Çeşitli katılımcıların isyanı emekle büyütmek ve emekçilerin krizden çıkış yolları üzerine fikirlerini paylaşmasıyla devam eden forum, oturum başkanının Greif işçileriyle dayanışma eylemine çağrısıyla sona erdi.