Gökhan ve Barış geleceğin sesi, siz geçip giden dünyanın!
Korkunun ecele faydası yok! Kürt halkı haklarını alana kadar isyanını sürdürecek! Ekonomik krizin basıncı altında mücadeleye sürüklenecek olan işçi sınıfı sokaklara çıkacak, grev yapacak, fabrikaları işgal edecek! Gökhan ve Barış o milyonlarca işçi ve Kürt için kulak verilecek aydınlar olmaya devam edecek, başka yoldaşlarıyla birlikte. Ve siz tarihin tekmesini yiyerek kendi zavallı gerici, şovenist, sermaye uşağı fikirlerinizle baş başa kalacaksınız!
Yeni Akit denen gazete parçası ve Haber Vaktim adını taşıyan site, Türkiye’nin yeni kuşak sol aydınları arasında onurlu yerleri olan, Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyesi Gökhan Atılgan arkadaşımıza ve Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyesi Barış Ünlü’ye yönelik ağır bir saldırı başlattı. Bu iki öğretim üyesinin söz konusu yayınların gözünde suçu, sol eğilimli öğrenciler ile yurtsever Kürt öğrencilerin fakültelerinde faaliyet yapmalarını olanaklı kılmaları olarak özetlenebilir.
Bu taarruzun hangi stratejinin parçası olduğu sır değil. ODTÜ isyanı, AKP iktidarını ve onun saldırgan destekçisi Yeni Akit çevresini çok rahatsız etti. Tayyip Erdoğan bir yandan “ne yapayım ben öyle öğretim üyesini” derken, bir yandan da sol gençliği İslamcı gençlikle tehdit etti. AKP’nin öğrenci hareketinde bir yükselişten haklı olarak korkuya kapıldığı ortada. Çeşitli üniversitelerin rektör ya da senatoları bu yüzden harekete geçirildi. Amaç, öğrencilerin yanında duran, onların demokratik haklarını savunan üniversite öğretim ve araştırma kadrolarını geriletmek, korkutmak, sindirmek. Böylece, öğrenci hareketinin etrafı boşaltılacak ve öğrenciler toplumdan yalıtılarak zayıf bırakılacak. Sonra da öğrenci hareketi saldırı altına alınıp zayıflatılacak, dağıtılacak.
Gökhan Atılgan ile Barış Ünlü işte bu stratejinin ilk taktik hedefleri haline getirildi. Gökhan Atılgan’ın yazdığı kitaplar aleyhine delil gibi gösteriliyor. Behice Boran üzerine ve Yön ve Devrim hareketleri üzerine iki ayrı kitap yazmış. Ne ayıp! Kendine açıkça Marksist diyor, facebook sayfasına bile yazıyormuş. Ne korkunç! “Bu nasıl hoca?” imiş? Gökhan Atılgan, insan düşüncesinin en ileri platformu olan Marksizmi erkenden benimseyerek onun temelinde bilimsel çalışma yapan son derecede değerli bir akademisyen ve araştırmacıdır. Marksisttir, var mı bir diyeceğiniz! Hocaların Marksist olamayacağı bir dünyayı özlüyorsunuz anlaşılan. Çünkü korkuyorsunuz! Öğrenciler radikalleşecek, isyan edecek, işçi ve emekçilerin yanında yer alacaklar, Türkiye yeniden 1960’lı ve 70’li yıllarda olduğu gibi büyük toplumsal mücadelelere sahne olacak, yaslandığınız ve uşaklığını yaptığınız sermaye düzeni sarsılacak, Taksim Tahrir olacak, sizin örümcek ağı tutmuş düşünceleriniz de süpürülüp gidecek diye korkuyorsunuz!
Barış Ünlü Kürt sorununu vurgulayan bir öğretim üyesiymiş. Sizin onu kovmak istediğiniz üniversiteden, tam da o fakülteden alınıp yaka paça hapse atılan İsmail Beşikçi’ye armağan olarak bir kitap derledi Barış Ünlü. Şimdi siz de onu hocası Beşikçi gibi üniversiteden attırmak istiyorsunuz, değil mi? Çünkü Kürt düşmanısınız, çünkü Kürt halkından korkuyorsunuz! Yüz binleriyle, milyonlarıyla sokaklara çıkan, hakları için boyun eğmeden mücadele eden o ezilmiş halkın öğrencilerinin de üniversitelerde bu mücadeleyi vermesi, sizin İslamcı kisvesi altındaki çirkin Türk şovenisti maskenizi indirmenize, ümmet kardeşliğinden söz ederken birdenbire aynen faşistler gibi Kürt halkına sahip çıkan aydına saldırmanıza yol açıyor.
Korkunun ecele faydası yok! Kürt halkı haklarını alana kadar isyanını sürdürecek! Ekonomik krizin basıncı altında mücadeleye sürüklenecek olan işçi sınıfı sokaklara çıkacak, grev yapacak, fabrikaları işgal edecek! Gökhan ve Barış o milyonlarca işçi ve Kürt için kulak verilecek aydınlar olmaya devam edecek, başka yoldaşlarıyla birlikte. Ve siz tarihin tekmesini yiyerek kendi zavallı gerici, şovenist, sermaye uşağı fikirlerinizle baş başa kalacaksınız!
Bugün henüz oraya ulaşmış değiliz elbette. Ama oraya gideceğimizin belirtileri ortaya çıktı. Korkuyorsunuz! Korkun!