Üniversitelerdeki sorunlar mücadele ile çözülür

Dokuz Eylül Üniversitesi’nden bir öğrenciyim. Türkiye’nin diğer üniversitelerinde olduğu gibi Dokuz Eylül Üniversitesi’nde de bilimsel bir eğitim yok. Eğitimin bilimsel olmamasının yanında aynı zamanda piyasacılık almış başını gitmiş durumda. Geçtiğimiz senelerde kaldırılan bütünleme sınavlarının yerine getirilen yaz okulu üniversite tarafından bir para kazanma kapısı olarak görülüyor.  Her sene yaklaşık 7 bin öğrenci yaz okulunda kaldıkları dersleri vermek için uğraşıyor. Tabii bu 7 bin kişi her sene aldıkları ders kadar kredi ücretini vererek yaz okuluna katılabiliyor.

Öğrencilerin yemek yiyebilecekleri bütün işletmeler özelleştirilmiş durumda. Bu işletmeler bizim gibi emekçi ailelerden gelen öğrenciler için çok pahalı yerler. Dokuz Eylül Üniversitesi ayrıca polisler ve faşistler tarafından ablukaya alınmış durumda. Her eylem, protesto baskı ile karşılık buluyor.

Ancak yine de mücadele etmek mümkün ve gerekli koşullar da var. Dokuz Eylül öğrencileri olarak bütün sorunlardan kurtulmak için mücadele etmeliyiz. Biliyoruz bu yıllar üniversiteler için baskı yılları. Ancak bu tür baskı dönemleri ilk defa yaşanmıyor. Biliyoruz ki baskı zamanları ancak mücadele ve örgütlenme ile son bulabilir!

Dokuz Eylül Üniversitesi’nden bir öğrenci

Bu yazı Gerçek Gazetesi'nin Eylül 2017 tarihli 96. sayısında yayınlanmıştır.