Aynı gemideyiz mi dediniz? İşçi açlık sınırının altına indi! İhracatçı patronlar ucuz emek sömürüsüyle kâr rekoru kırdı!

aynı gemi

Türk-İş Ekim ayı itibarıyla açlık sınırının 3.093 lira olduğunu yoksulluk sınırının ise 10 bin lirayı geçtiğini açıkladı. Yıl sonuna kadar ivmelenen hayat pahalılığı ile birlikte açlık sınırının 3.200 liraya yoksulluk sınırının 10.500 liraya yaklaşması kesin gözüküyor. Bunun anlamı nüfusun ezici çoğunluğunun yoksulluk sınırının altında olduğu, asgari ücret ve civarında ücretle çalışan 10 milyon insanın da aileleriyle birlikte açlık sınırının altına düştüğüdür.

İktidar ve sermaye bu durumu sanki doğal bir felaketmiş gibi anlatarak “aynı gemideyiz edebiyatı” yapıyor, fedakârlık istiyor. Ama geçtiğimiz süreçte milyonlarca insan yoksullaşıp açlık sınırına itilirken, “aynı gemideyiz” diyen patronlar bakın ne duruma geldi! Otomotiv sektöründe faaliyet gösteren şirketlerin toplam net kârı neredeyse iki katına çıkmış, 5 milyar seviyesinden 10 milyar liraya ulaşmış. Koç Holding’in Ford Otosan, Tofaş, Türk Traktör başı çekiyor, yine Doğuş Otomotiv, Karsan da kârlarını katlayanlar arasında.

İşçiye Türk lirasıyla ödeme yapıp dövizle ihracat yapan şirketler de yine bu dönemde kârına kâr kattı. Koç’a peşkeş çekilen Tüpraş ve Azerbaycanlı oligarkların SOCAR’ına peşkeş çekilen Petkim, Sabancı’nın SASA Polyester’i ve Çimsa’sı, Kazancı’nın Aksa’sı, Zorlu’nun Vestel’i, Coca-Cola, Sarkuysan, Mavi Giyim de emekçi halkın gemisi batarken kârlarına uçurtma takanlardan.

Şimdi bu şirketlerin pek çoğu toplu sözleşmelerde işçinin karşısına çıkacak. Ekonomi kötü diye ağlayacaklar. Vestel gibileri ise fabrikalarındaki sendikalaşmayı kırmak için yaptığı baskılara aynı bahaneleri ekleyecek. Ama artık işçi sınıfı uyanıyor. Artık aynı gemideyiz yalanlarına karnımız tok. Hak verilmez alınır diyerek patronlardan hakkımızı söke söke almak zorundayız.       

 

Bu yazı Gerçek gazetesinin  Aralık 2021 tarihli 147. sayısında yayınlanmıştır.