Meclis ışıklar açıkken de uyuyor… Bize zincirsiz Kurucu Meclis gerek!
Erdoğan, TBMM’nin yeni yasama dönemi açılışında “meclisin ışıkları yanıyorsa bu ülkenin sırtı yere gelmez” dedi. Duyan da meclisin yetkilerini alıp, genel kurulu ellerin kaldırılıp indirildiği bir tiyatro, milletvekillerini de figüran haline getiren kendisi değil zanneder. Meclis zincire vurulmuş olduktan sonra ışıkları sabahlara kadar yanmış ne fark eder. Zaten gece yarılarına kadar uzayan toplantılarda milletvekillerinin horul horul uyuyan hallerini görmesek kırk yılda bir iş yaptıklarını düşüneceğiz ama o da yok!
Ama meclisin bu hale getirilmesinde düzen muhalefetinin de günahı büyük. Şimdilerde meclisin güçlendirilmesinde anlaştıklarını açıklayan CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, Gelecek Partisi ve DEVA Partisi meclis zincire vurulurken boş konuşmak dışında kılını kıpırdatmadı. Bir tek Kılıçdaroğlu, CHP milletvekili Enis Berberoğlu 25 yıl ceza alıp tutuklanınca yürüyüş yaptı. Ama onu da yürüyen merdivene ters bindiği gibi Ankara’ya doğru yapacağı yerde tersine Ankara’dan İstanbul’a doğru yaptı. Düdüklü tencerenin düdüğü gibi halkın öfkesinin buharını kaçırdı. Mühürsüz referandumlarda, sopalı seçimlerde istibdadın noteri oldu.
Ancak artık emekçi halk zincirli meclisten giderek umudunu kesiyor. Bir barajsız, yasaksız, yasal ya da parasal engellemeler olmadan yapılacak seçimlerle oluşturulacak tam egemen ve zincirsiz bir Kurucu Meclis bir gereklilik olarak kendini ortaya koyuyor. Çünkü çürümüş düzen dikiş tutmuyor. Ekmek ve hürriyet için devrim gerekiyor. Bu yüzden bir devrimle kurulan bu ülkenin Birinci Meclisi önümüzdeki örnek duruyor. Milli Mücadele döneminde bu meclis işgale karşı silahlı mücadeleyle kuruldu. Bugün güç üretendedir. Zincirsiz Kurucu Meclis sermayeye, emperyalizme ve istibdada karşı işgallerle, grevlerle, direnişlerle yükselecek olan sınıf mücadelesiyle kurulacaktır.