Gebze’de Gerçek gazetesi kahvaltılı okur toplantısı: İşçiler siyaset masasına yumruğunu vurmalı!

Gerçek gazetesinin Gebze Şişecam Sosyal Tesisleri’nde düzenlediği kahvaltılı okur toplantısı çeşitli sektörlerden mücadele eden işçiler ve işçi temsilcilerini biraraya getirdi. Toplantı, içinde Sarkuysan, Renault, Grid Solutions, Smart Solar, Chen Solar, HT Solar fabrikaları ve Sedef Tersanesinin de olduğu 40’a yakın farklı fabrika, tersane ile işyerinden ve otomotiv, metal, gıda, belediye, gemi yapımı, tekstil, kimya, sağlık, hizmet, depo gibi farklı iş kollarında çalışan işçilerden yoğun ilgi gördü. Birleşik Metal-İş, Tek-Gıda-İş, Limter-İş sendikalarından temsilciler ile İstanbul Tabip Odası Genel Sekreterinin de aralarında olduğu kalabalık bir katılımla gerçekleştirildi. Coşkulu geçen toplantıda “Sefalet koşulları dayatan düzen siyasetinin masasına işçi sınıfının yumruğunu vurma” çağrısı öne çıktı.

Toplantının ana gündemi emekçilerin ortak sorunları olan hayat pahalılığına, işsizliğe, ekmeğimize ve hürriyetimize göz diken sermaye istibdadına karşı işçilerin kendi siyaseti ve kendi mücadele yöntemleriydi. Yasa tanımayan patrona karşı tek bir arkadaşlarını dahi bırakmayacaklarını işgal iradeleriyle güçlü biçimde ortaya koyan Smart Solar işçileri, toplu sözleşme düzenine geçtikleri iki yıl boyunca patrona boyun eğmeyen ve örnek bir toplu sözleşme imzalayan Chen Solar işçileri, Türkiye’nin en çok kâr eden fabrikalarında dahi açlık ücreti dayatmalarına karşı ellerini şaltere uzatan MESS fabrikalarından işçi temsilcileri mücadele deneyimlerini aktarırken hem yaklaşan mücadelelere ışık tuttular hem de yol gösterdiler. “İşgal,grev direniş” diyen konuşmacıları her defasında salonu aynı sloganla çınlatan katılımcılar da kararlılıkla onayladı.

Bekaert işçisi yalnız değildir!

Toplantı, emperyalist sermayeyi “milli güvenliği” gibi koruyan istibdadın yasadışı grev yasağını tanımayan, Kavel gibi grev hakkına grev yaparak sahip çıkan Bekaert işçilerinin selamlanması ile açıldı. Sadece kendilerinin değil tüm işçi sınıfının grev hakkına sahip çıkan Bekaert işçilerinin iradesine tüm salon uzun süren alkış ve destek sloganlarıyla selam durdu. Farklı bölgelerden ve birçok farklı iş kolundan mücadele eden, ne verecekler diye beklemeyen, kaderini eline alan, örgütlenen, ekmekleri için mücadele eden katılımcı işçilerin takdimiyle devam edildi.

Ekmek ve hürriyet işçi sınıfı siyasetiyle gelecek: “Kahrolsun İstibdad, Kahrolsun Emperyalizm! Yaşasın Hürriyet!”

İlk sözü alan Devrimci İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Levent Dölek, istibdadın yalanlarına, yasaklarına, kardeş kavgası kışkırtmasına karşı memlekete hürriyeti, eşitliği, barışı getirecek olanın, sözde hürriyet sevdalısı sermaye muhalefeti değil işçi sınıfının kendi siyaseti olacağını anlattı. Emperyalist çıkarlar için kardeş kavgasını körükleyen, emekçileri her defasında bölen, kendi siyasi bekası için emekçilerin alın terini çarçur eden iktidarıyla muhalefetiyle düzen siyasetine karşı ülkenin bağımsızlığını da halkların kardeşliğini de kazanacak olanın “Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği” diyen işçi sınıfının siyaseti olacağını söyledi. İşçi sınıfının gücünün bir oy pusulasından çok daha fazla olduğunu, işçilerin birleştikleri zaman istedikleri her şeyi alabileceklerini, bunun da ancak düzenin kuralları belirlediği seçimle sınırlı kalarak değil, işçi sınıfının kendi mücadele yöntemleriyle olabileceğini anlattı.

İşçi sınıfının siyaseti işçi sınıfının yöntemleriyle yapılır: “İşgal Grev Direniş!”

Ardından sendikal örgütlenmeyi kırmak için işten atma saldırısına kalkışan patrona karşı direnişleriyle zafer kazanan bir metal işçisi söz aldı. Asgari ücret tiyatrosunda ne verecekler diye beklemeyip örgütlendiklerini, işten atılma tehdidi pahasına arkadaşlarına sahip çıktıklarını söyledi. Zaferi kararlı duruşları ve üretimden gelen güçleriyle kazandıklarını aktaran işçi, “Bizim gücümüz birliğimizden gelir. Yöntemimiz işgal,grev, direniştir” dedi. Devamında kürsüye çıkan Smart Solar fabrikasından bir işçi “Asla sendika giremez, işçiler ayrı gayrı” denen bir yerde tüm işçilerin birleşerek hem arkadaşlarına hem de sendikalarına sahip çıktıklarını gururla aktardı. Bunun yolunun da üretimden gelen güçleri olduğunu, işçi sınıfının tarih yazarken bunu hep kendi yöntemleriyle başardığını belirtti. Daha fazla Smart Solar daha fazla hürriyet için aynı yola işaret ederek konuşmasını sonlandırdı.

Bu düzen böyle gitmez: “Şalter inecek elimizde, MESS diz çökecek önümüzde!”

“Smart işçisi yalnız değildir” sloganlarından sonra sözün sahibi Chen Solar işyeri baştemsilcisi oldu. Fabrikalarında öncü işçilerin atılmasına karşı sendikayı üretim durdurarak sokan Chen Solar’da iki yılda toplu sözleşmedeki kazanımları dahil kazandıkları her şeyi iradeleriyle, eylemleriyle fabrikayı inleterek aldıklarını belirtti. Mücadeleyi bırakmayacaklarını ancak işçi sınıfının grev yasaklarını da aşması gerektiğini ifade etti. Bunun kıvılcımını yakan Bekaert işçilerini selamlarken esas kavganın MESS’e karşı olacağının, grev yasaklı MESS düzenini ezmenin gerekliliğinin, bugün talep ek zam olsa da ekmeği de hürriyeti de büyütmenin yolunun MESS’e karşı verilecek mücadeleden geçtiğinin altını çizdi.

Alkışların ardından sahneye gelen Grid Solutions işyeri baştemsilcisi, MESS’e karşı hazırlandıkları grevin önemini vurgulayıp, eylemleriyle fabrikalarını çınlattıkları süreci aktardı, MESS’in sefalet dayatmasına karşı herkesi bu grevi sahiplenmeye çağırdı. Devamında sözü alan Birleşik Metal İş 1 No’lu Şube Başkanı Selçuk Çifci de siyasetin işçiler için ekmek gibi su gibi vazgeçilmez olduğunu, işçi sınıfının kendi siyasetini yapmaktan başka yolu olmadığını vurguladı. Son sözü alan Tek Gıda İş Örgütlenme Uzmanı Yunus Durdu da her sendikanın örgütlenen, mücadele eden işçilere sahip çıkması gerektiğini, grev fonlarının grevlere ve mücadelelere harcanması gerektiğini belirtti. Toplantı tazelenen mücadele azmi ve sloganlarla sona erdi.