Tacizi örtbas etmeye çalışanlar da tacizcidir!
Olcay, 14 yaşında bir kız çocuğu. Muğla’nın Milas ilçesinde bulunan Dr. Mete Ersoy Ortaokulu’nda 8. sınıf öğrencisi. 19 Nisan’da okulunda bir erkek öğrencinin tacizine uğradı. Tacizden kurtulabilmek, kendini koruyabilmek için tacizcinin kollarına tırnaklarını geçirdi.
Duyarlı(!) okul yönetimi hemen harekete geçti. Olcay’ın arkadaşlarının söylediklerine göre, okul yönetimi annesini çağırmadan önce 40 dakika boyunca Olcay ile konuşmuş. Elbette kapalı kapılar ardında yapılan bu görüşme Olcay’a uygulanan baskının kanıtıdır. Ardından da Olcay’ı disiplin kuruluna sevk edeceklerini söylemek için Olcay’ın annesini okula çağırdılar. Evet, yanlış okumuyorsunuz, soruşturulacak olan tacizci değil, Olcay! Okul müdürü, annesine Olcay’ın disiplin kuruluna gideceğini söylerken orada bulunan Olcay, uğradığı haksızlığa dayanamayıp kendini müdürün odasının camından attı. Ağır şekilde yaralandı, vücudunun çeşitli yerlerinde kırıklar oluştu. Geçirdiği ameliyatların ardından yoğun bakıma alındı.
Şubat ayında Kayseri’de 17 yaşındaki Cansel, öğretmenin tecavüzüne uğramış ve dayanamayıp intihar etmişti. Cansel’in ölümüne neden olan tecavüzcü öğretmen ne kadar suçluysa bugün Olcay’ın yaşam savaşı vermesine neden olan tacizci ve olayı örtbas ettiği yetmez gibi Olcay’ı soruşturmaya kalkan okul yönetimi de o kadar suçlu! En büyük suçluysa kadınları değersiz varlıklar olarak gören, tacizciyi daha okul sıralarından korumaya başlayan bu burjuva devlet! Kendisini fuhuşa zorlayan eşini öldürdüğü için Çilem Doğan’ı yargılayan, tecavüz yuvası Ensar Vakfı’nı korumak için kendisine bir kurban seçip onu cezalandıran erkek egemen kapitalist sistem!
Olcay daha bir çocuk. Bir yandan gelecek kaygısıyla sistemin önüne serdiği sınavlara yarış atı misali hazırlanırken öte yandan taciz, tecavüz düzeninin pislikleriyle savaşıyor. Bu sistemde yaşamaya mecbur tüm kadınlar gibi o da savaşıyor, pes etmiş değil henüz. Sadece bir an için küçük omuzları,uğradığı haksızlığın ağırlığını taşıyamadı. Dileriz ki ölüme karşı verdiği mücadeleyi kazansın.
Biliyoruz ki bu son olmayacak. Her gün her yerde düzenin pislikleriyle mücadele eden biz kadınlar bu düzeni tacizcilerin, tecavüzcülerin başına yıkacağız. Kız kardeşlerimizin uğradığı istismarı örtbas edenleri teşhir edeceğiz. Kendini koruyan kadınları yargılayan burjuva hukukun karşısına “özsavunma haktır” diye dikileceğiz. Mücadelemizi omuz omuza yükselteceğiz!