Güneş panellerden değil, grev çadırından yansıyor
22 Ekim’de Gebze’de güneş paneli üreten Smart Solar fabrikasının kapısına “Bu işyerinde grev var” pankartı asıldığında hikâye sıfırdan başlamadı. 2022’de bir Haziran gününde sendikalaşma mücadelesine öncülük eden bir işçi kadının işten atılması üzerine, 3-11 vardiyası, 11-7 vardiyası ile buluşurken iki vardiya birlikte ellerini şaltere uzattı, o gece fabrikayı terk etmedi. Sabah 7-3 vardiyasının da onlara katılması ile birlikte direniş bütün işçilerin tek bir fire vermeden katıldığı işgale dönüştü ve 23 saatte patron geri adım attı. Sadece işten atılan işçiyi geri almakla kalmadı, sendikal baskılara da devam etmeyeceği taahhüdünü vermek zorunda kaldı. O zaman bir öncü işçinin işten atılması fabrika işgalini başlatmıştı, bugün ise patronun yüzde 6 zam dayatması bardağı taşıran damla oldu. O geceki fabrika işgalinden bugün sürmekte olan greve Smart Solar işçileri hep işgal, grev, direniş yolundan yürüyerek kazandı. Bugün de aynı yoldan yürüyor ve dün olduğu gibi bugün de kazanacak!
O fabrika işgalinde Smart işçisi fabrikanın içindeydi, ara ara o kepenk gibi inip kalkan kapıyı kaldırıp sloganlarıyla dışarıya sesleniyor, dışarıda onlarla dayanışma için gelenlere adeta onlar güç veriyordu. Onlar içeride biz dışarıda karşılıklı sloganlarla iş, aş, hürriyetin sesini yükseltiyorduk. O gün tek vücut olup o kapının dışına çıkmayanlar, yine tek vücut olarak bugün o kapıdan talepleri karşılanana kadar girmemek üzere çıktılar. O gün nasıl patronu dize getirdiyse Smart Solar işçisi bugün de hakkı olanı alacak.
Fabrika işgalinde o gece yarısı geri alınan yalnızca bir öncü işçi değildi. Smart işçisi onurunu, sendikalı çalışma hakkını, hürriyetini de geri aldı. O zaman kapıya yığılan polis de anayasa tanımaz patron avukatlarının “hukuki” tehditleri de Smart işçisini yolundan döndürememiş ve Smart Solar işçisi kazanmıştı. Bugün de patronun, işçilerin talepleri karşısında “zordayız” ağlamaları, sızlamaları, “o şartlarda fabrikayı kapatmak zorunda kalırız” tehditleri sökmüyor. “Ölümü gösterip sıtmaya razı etmesine izin vermeyeceğiz, gemileri yaktık geri dönüş yok!” diyor Smart Solar işçisi.
Ve bugün de mücadelenin önünde yine emekçi kadınlar yürüyor. Grevin dördüncü günüydü, öncü işçi kadınlardan birisi ile çadırda çayımızı içerken patronun 3.000 liraya denk gelen yüzde 6’lık zam teklifi için “çok dokundu” diye başladı söze. Çünkü bu teklif patronun kendisini rekor kârlara koşturan işçiye nasıl bir hayatı reva gördüğünü başka hiçbir söze gerek kalmayacak şekilde gösteriyordu. O yüzden bu saatten sonra bu grev bizim onurumuz için yaptığımız bir grev, nereye kadar gitmek gerekiyorsa oraya kadar gideceğiz dedi. Biz de “emekçi kadınlar en öne” şiarının bayrağını bugün en önde taşıyan Smart Solar kardeşlerimize diyoruz ki: “Asla yalnız yürümeyeceksiniz!”
Smart Solar işçilerinin grevi; işimiz, aşımız, hürriyetimiz için, haysiyetimiz için savunmamız gereken bir grev. Bu grev hepimizin grevi. 2022’deki fabrika işgalinden beri adım adım taşlarını döşedikleri işgal, grev, direniş yolu hepimizin tutması gereken yol. Grevin en önünde yürüyen emekçi kadınlar hepimize yol gösteriyor.
Güneş panelleri güneş enerjisini toplayıp elektrik enerjisine dönüştürür. Smart Solar işçisi, hakkını alana kadar güneş panellerinin üretimine ara verdi. Şimdilik grev çadırında, grev ateşiyle kimyasal enerjiyi ısı enerjisine dönüştürüyor. Smart Solar grev çadırına gidin, o enerji grev çayıyla birlikte içinizi ısıtsın. Gemileri yakıp “iş, aş, hürriyet” sloganları ile o kapıdan başı dik çıkan işçilerin kararlılığı size umut aşılasın. Smart Solar grevi büyüsün, dayanışma ile güçlensin. Smart işçisi kazansın ki, gerçek güneşli günler, gündüzlerinde sömürülmeyen, gecelerinde aç yatılmayan ekmek, gül ve hürriyet günleri biraz daha yaklaşsın.
Bu yazı Gerçek gazetesinin Kasım 2025 tarihli 194. sayısında yayınlanmıştır.






