İhanetin hesabı verilsin! (DİP Girişimi - 26-05-2010)
Hem de hükümetin işçi hareketine karşı korkunç tavrına rağmen böyle davranıyorsunuz. Dün başka yerlerde, bugün Zonguldak'ta maden işçileri iş cinayetine kurban gidiyor. Başbakan "kader" diyor, sonra da "sen kadere inanmıyorsan bana gelme, Diyanet'e git" diyor. Maden göçüğüyle ilgilenecek devlet kurumu Diyanet İşleri Başkanlığı! Bu ciddiyetsizlik karşısında Türk-İş yönetiminden çıt yok!
Mustafa Kumlu ve saz arkadaşlarının bu davranışları işçi sınıfına ihanettir. Mustafa Kumlu ihaneti bir yaşam tarzı haline getirmiştir. Önce 14 Mart 2008'de bütün işçi hareketi sağlık ve sosyal güvenlik hakkı için hep birlikte mücadeleye çıkmışken, hiçbir talep yerine getirilmeden mücadeleyi satmıştı. Sonra aynı yıl 1 Mayıs Taksim mücadelesine destek vermişken, 30 Nisan'da gemisini terk eden kaptan gibi kaçtı gitti. Tekel eylemi boyunca işçilerin yorulmasını, mücadelenin tavsamasını beklerken hareketi oyaladı, durdu. 1 Nisan'da polis Türk-İş'e gitmek isteyen işçiyi engellerken ortada görünmedi. Şimdi de genel grevi son dakikada yüz üstü bıraktı, işçiye ihanet etti!
Hainlerden hesap sorulmalıdır. AKP hükümetinin ajanının Türk-İş'in başında oturmasına artık izin verilemez! Türk-İş Olağanüstü Genel Kurulu toplanmalıdır. Kumlu Türk-İş'ten def edilmelidir!
Ama biri gitsin, bir başkası gelsin diye değil. Türk-İş mücadele eden işçilerin iradesini ifade eden bir yapılanmaya kavuşsun diye. Tekel işçilerinin, arkadaşlarının ölümü dolayısıyla iş bırakmaya giden maden işçilerinin, İstanbul Belediyesi'ne karşı mücadele eden itfaiye ve İSKİ işçisinin ve onlarla birlikte canlanan, hakları için mücadele etmeye hazırlanan yüz binlerce işçinin iradesini hakim kılmak üzere bir Olağanüstü Genel Kurul.
Mustafa Kumlu AKP'nin işçi bürosu Hak-İş'e!
Türk-İş işçinin örgütüdür, onu işçi yönetmelidir!
Olağanüstü Genel Kurul için mücadeleye!
Tekel işçisi kazanacak!
Kahrolsun sendika ağaları, yaşasın Türk-İş!
Devrimci İşçi Partisi Girişimi