Devrimci İşçi Partisi Girişimi’nin yerel seçim programı (DİP Girişimi - 12-03-2009)
Düzen yanlısı bütün partiler yolsuzluk batağına batmış durumda. İstanbul Silivri'de ya da Akfırat beldesinde, Ankara büyükşehirde, Gaziantep'te ve başka yerlerde AKP'lilerin büyük yolsuzluklara karıştığı ortaya çıktı. Peki kendine "sosyal demokrat" diyen düzen savunucuları farklı durumda mı? Parti Genel Sekreter Yardımcısı ve milletvekili Mehmet Sevigen'in İstanbul'da bir arazi üzerinden nüfuz ticareti yaptığı yeni ortaya çıktı. Ya Aydın Doğan'ın Emekli Sandığı'ndan satın aldığı Hilton Oteli arazisinin değerlenmesi için imar durumunu değiştirmek amacıyla İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Topbaş'ı ziyaretinde Mustafa Sarıgül'ün de yanında bulunmasına ve aracılık etmesine ne demeli?
Belediyeler kent toprağının değeri üzerinde oynayarak ve yandaş müteahhitlere ihale vererek kapitalistlere para kazandırmanın ve bunun karşılığında nüfuz ticareti yoluyla rüşvet almanın bataklığı haline gelmiştir! Bütün partiler muhalefetteyken yolsuzlukla mücadele sözü veriyor, iktidara gelince yolsuzluğa bulaşıyor. Bunun kaynağını kesmeliyiz! Kent arazisinin değer artışı işçinin, emekçinin, halkın olmalı, halkın ihtiyaçları için kullanılmalı. Kent toprakları kamulaştırılsın! Kentsel arazinin değer artışından kaynaklanan gelir halka! Yolsuzluk yapanlar hesap versin!
Devrimci İşçi Partisi Girişimi, yaklaşan yerel seçimleri aynı zamanda işçinin ve emekçinin kapitalizmin ekonomik krizinden mağdur olmasına karşı bir fırsat olarak kullanmayı öneriyor. Belediyeleri işsizliğe karşı mücadelenin ilk mevzisi yapalım.
Belediyede iş haftasını kısaltarak ek istihdam! Belediye sosyal konutları yapımı ve bayındırlık harcamaları yoluyla ek istihdam! İşsiz gençlere belediye kurslarıyla vasıf kazandırma!
Büyük şehirlerde yaşayan işçilerin, emekçilerin, yoksulların en büyük sorunlarından biri trafik çilesidir. Emekçiler işe gider gelirken saatler harcıyor. Fazla mesai yapmayanlar bile günde sekiz değil on-on iki saati dışarıda harcamak zorunda. Trafik çilesini herkes başka türlü yaşıyor: Zenginler klimalı özel otolarına kurulmuş trafiği altüst ederken, işçi emekçi sınıflar kadınıyla, genç kızıyla, yaşlısıyla balık istifi doldurulmuş otobüs ve minibüslerde perişan. Ulaşımda adalet! Otobüste, minibüste itilme kakılmaya son! Toplu taşımacılığa öncelik! Kentte dolaşmak kentli için bir haktır. Ulaşımı bir toplumsal hak olarak sağlamak belediyelerin görevi olmalıdır. Sadece parası olan değil, işçi, emekçi, emekli ve yoksul da kent içinde dolaşabilmelidir. Sadece dini bayramlarda değil, her gün parasız ulaşım! Parasız ulaşıma giden yolda bir ilk aşamada maliyetine taşımacılık!
Belediyelerin emekçi halkın çıkarına yapacağı her türlü harcama zenginlerden alınacak vergilerle karşılanmalı. Emlâk vergisi göstermelik miktarlarda alınıyor. Emlâk vergisi matrahları her yıl yeniden ve yapıların gerçek değerleri üzerinden saptanmalıdır. Milyon dolarlık konutların vergisi alınacak, halkın çıkarına harcanacak!
Özelleştirme yerel yönetimlerde her alana girmiştir. Büyük belediyeler bütün hizmetleri ya taşerona veriyor ya da kurdurduğu özel şirketler vasıtasıyla yapıyor. Kılıçdaroğlu İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin şirketlerinin borçlu olmasına itiraz ediyor. Biz belediyenin şirketlerinin varlığına itiraz ediyoruz. AKP, CHP ve öteki düzen partileri özelleştirmede anlaşıyorlar. Biz bütün belediye şirketlerinin kamulaştırılmasını istiyoruz. Belediye şirketleri kamulaştırılsın, hizmetler kamu hizmeti olarak verilsin! Halka hizmeti taşerona kâr kapısı yapmaya son! Taşeron işçilerine kadrolu belediye işçileriyle eşit hak, örgütlenme özgürlüğü!
Kriz içinde yoksullaşan emekçinin ve çocuklarının gıda ihtiyacını karşılamak için belediyeler aktif bir rol üstlenmelidir. Her mahalleye belediye tanzim satış mağazası! Halk ekmek fabrikalarının kapasitesi bütün emekçi halkın ihtiyacını karşılayana kadar arttırılsın! Halk ekmekte kuyruğa son!
Belediyeler, işçinin, emekçinin, yoksulun, garibanın konut sorununu çözmek için kolları sıvamalıdır. Herkese akar suyu, merkezi ısınması, tuvaleti olan konut! Ev kirası gelirin % 20'si!
Konut sorununun en acil yanı halkın depreme karşı dayanıklı konutlarda yaşamasının sağlanmasıdır. Başta okullar ve hastaneler olmak üzere kamu binaları da güçlendirilmelidir. Dikey mezarlıklarda yaşamaya son! 8'le yıkılmayacak kentler!
Hükümetin ticari mal haline getirdiği sağlık hizmetlerini belediyeler kamu hizmeti haline getirmelidir. Her mahalleye belediye sağlık ocakları! Her mahalleye sağlıklı kanalizasyon! Atık su bedeli kaldırılsın!
Belediyeler destek olmak bir yana, halkın sağlığıyla oynuyorlar. Ankara'da Melih Gökçek, İzmir'de CHP'li belediye halka göz göre göre zehir içirdiler. Şimdi düzen partilerinin yönetimindeki belediyeler 16-22 Mart 2009'da büyük uluslararası su şirketlerinin öncülüğünde İstanbul'da toplanacak Dünya Su Forumu sonrasında şebeke suyunu adım adım özelleştirecekler. Tayyip Erdoğan nehirleri, ırmakları bile özelleştireceğini açıkladı. Yoksul ve gariban içecek su bile bulamayacak! Su yetişkin çocuk her insanın vazgeçilmez ihtiyacıdır. Bulutları özelleştirmeyin! Halka temiz içme ve kullanma suyu! Çıkar şebekelerini de temizleyin, su şebekelerini de!
Yerel yönetim hizmetleri en fazla kadınları ilgilendirir. Belediyeler kadınların ihtiyaçlarını karşılayabilmek için özel kaynak ayırmalı, özel servisler kurmalı, yörenin kadın örgütlerine söz hakkı tanımalıdır. Belediye tarafından finanse edilen, kadınlar tarafından yönetilen kadın sığınma evleri! İşçi ve emekçi ailelerinin geliri çocuklarını özel kreşlere göndermeye yeterli değildir. Hem belediye çalışanları hem emekçi aileler için belediye kreşleri! Sokakları aydınlatmak kadınlara tacize, tecavüze, gaspa karşı güvencedir. Holding binalarının elektriğini söndürün, sokakları aydınlatın!
Yerel yönetimler kendi yörelerinde yaşayan nüfusun kültürel birikimine sahip çıkmalı, ihtiyaçlarına cevap vermeli, şovenist propagandaya karşı halkların kardeşliği için mücadele etmelidir. Kültürel zenginliğimizi ortak mirasımız yapalım! Değişik anadillerde eğitim ve yayın için belediyeler harekete geçsin!
Nüfusun % 12'sini oluşturan engelliler şehirlerde insanca yaşamanın olanaklarına kavuşturulmalıdır. Kentte dolaşmak onların da hakkıdır. Engelliler için özel mekanizması olan otobüsler! Kaldırımlar engelliler için yeniden düzenlensin!
Oylarımızı solun ortak adaylarına verelim!
İstanbul Büyükşehir: Akın Birdal
Ankara Büyükşehir: Kâmile Öncel
İzmir Büyükşehir: Ali Arif Cıngı
Adana Büyükşehir: Şiar Rişvanoğlu (Devrimci İşçi Partisi Girişimi üyesi)
Antalya Büyükşehir: Şemsettin Kalay