İTÜ’de mücadele büyüyor

Gezi Parkı’nın talanına karşı başlayan ve ardından tüm yurda yayılan halk isyanının ilk ayağı olan İstanbul’da, Taksime yakınlığı dolayısıyla İstanbul Teknik Üniversitesi ayrı bir öneme sahipti. İTÜ’lü öğrenciler isyana aktif olarak katılmış, okullarını revire çevirerek isyana büyük katkılar yapmışlardı.

İsyanın üniversitesi olan İTÜ’de Devrimci İşçi Partili öğrenciler tarafından hazırlık öğrencilerinin okuduğu Maçka kampüsünde ilk günden beri masa açma faaliyeti yapılıyor. Üniversiteye yeni gelen öğrencilerin, sömürünün son bulduğu bir dünyada eşitçe ve kardeşçe yaşamak için mücadeleye katılmaları gerektiği fikri sürekli bir biçimde DİP’li öğrenciler tarafından anlatılıyor. Herkese parlak bir geleceğin vaat ettiğini, hocaların öğrencilere yönetici olmanın güzelliklerini anlattığı bir üniversite olan İTÜ’de bu yalanların gerçek yüzlerini öğrencilerle tartışan DİP’li öğrenciler giderek artan bir destekle karşılaşmakta. İsyan ertesinde üniversiteyi kazanan öğrenciler, isyan şimdilik duraksamış olsa da mücadeleye devam etmeye hevesli olduklarını her gün kanıtlıyorlar.

İTÜ’de yapılan tek faaliyet masa açmak değil. Kantin fiyatlarının pahalılığına karşı DİP’li öğrenciler Maçka kampüsünde hareketin öncüsü olmuş durumdalar. Parti masasında hem DİP’li öğrenciler hem de fiyatların pahalılığına karşı dayanışarak mücadele etmek isteyen öğrenciler beraberce çay demliyorlar ve ücretsiz bir şekilde çay dağıtımı yapıyorlar. Kantinde çay alma sırasında bekleyen öğrencilere ve sınıflara girilerek oradaki öğrencilere bu kampanya ile ilgili ajitasyon yapılıyor. Ayrıca bu faaliyetin amacının ne olduğu ile ilgili Çay Postası adında bir broşür çıkartılıp dağıtımı yapılıyor.

Çay postasını okumak için tıklayınız.

İTÜ, isyan zamanı görevini layıkıyla yapan bir üniversiteydi. İsyan şu an duraksamış olabilir. Ama İTÜ ve Devrimci İşçi Partisi duraksamıyor. Bugün isyanı büyütmek için çabalayan DİP’li öğrenciler, yarın isyan tekrar büyüdüğünde her zaman olduğu gibi gene en ön saflarda mücadeleye devam edecekler.