6-7 Şubat 1968: Zonguldak maden işçileri TİS masasını grevle kuruyor!

60’lı yıllardan günümüze dek Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde muazzam bir yer tutan Zonguldak maden işçileri bundan tam 50 yıl önce, 6-7 Şubat günlerinde adını bir kez daha bu tarihe yazdırdı. Kozlu ve Üzülmez bölgelerinden yaklaşık 25 bin işçi Toplu İş Sözleşmesi(TİS) görüşmelerinin uzaması üzerine greve çıktı, kent merkezine yürüyüşe geçerek TİS sürecine bizzat el koydu.

1960-80 yılları arasında Türkiye’de işçi sınıfı grev hakkından başlayarak, DİSK’in kuruluşuna ve ona sahip çıkmaya kadar birçok başlıkta militan mücadeleler verdi. Sendikal haklardan ücret artışına, kıdem tazminatından iş güvenliğine kadar pek çok kazanım elde etti. Zonguldak maden işçileri ise bu mücadelenin en önemli ve öncü bölüklerinden oldu. Maden işçilerinin bu dönemdeki mücadelesi esas olarak 1965’teki büyük grevle başladı. Liyakat zamlarının adaletsiz dağıtımına karşı Zonguldak havzasında birçok madende binlerce işçi ocağa inmeyi reddetti ve maden giriş çıkışlarını barikatlarla kapattı. İki işçinin ölümüne yol açan, asker ve polisin Kozlu’daki sert saldırıları da sonuç vermedi. Olağanüstü hâl ilanı ve devlet yetkililerinin işçilerle görüşmesi sonucu kısmi kazanımlar elde edilmesiyle eylem sona erdi.

İşverene ve sendika bürokrasisine karşı

65’teki eylemler hâlâ akıllardayken, 1968 yılında TİS sürecinde maden işçisi bir kez daha mücadele sahnesine çıktı. Ereğli Kömür İşletmeleri (EKİ) ile Zonguldak Maden İşçileri Sendikası (ZMİS) arasında yapılan toplu sözleşme görüşmeleri uzadıkça uzamıştı. İşçiler çavuşların baskısına maruz kalıyor, işten atılıyordu. Hayat pahalılığı karşısında maden işçisinin ücretleri iyice eridiği için bu sözleşmeden beklenti yüksekti ama bir türlü bağlanamıyordu. Bunlara bir de ZMİS yöneticilerinin bu süreci uzatmak için patronlardan para aldığı, Ankara'nın lüks otellerinde ağırlandığı söylentisi eklenince, maden işçileri sözleşme masasına yumruğunu vurdu; sendika merkezini işgal etti. Şehrin yollarını kapattı. Polisin saldırıları da işçileri durdurmaya yetmeyince, İçişleri Bakanı ve Çalışma Bakanı Zonguldak’a gelerek işçilerle görüşmek zorunda kaldı. Sorunlarının çözüleceği sözünü alan işçiler, eyleme son vererek madenlere döndüler.

Hem işverene hem de sendika bürokrasisine karşı mücadele veren işçiler böylece TİS sürecine el koydu. Nihayet 21 Şubat’ta EKİ ile ZMİS arasında imzalanan toplu sözleşmeyle işçiler, ücretlerine %33,3 oranında zam aldılar. 65 yılındakine benzer bir eylemin tekrarlanmasından duyulan korku ve işçilerin kararlılığı tıpkı bugün metal işçilerinin MESS ile yaptığı sözleşmedeki gibi hem hükümete, hem işverene, hem de sarı sendikaya geri adım attırdı. Maden işçileri o tarihten sonra da, 91’deki büyük madenci yürüyüşüyle zirveye çıkacak pek çok eylem gerçekleştirdi, Türkiye işçi sınıfına onlarca deneyim kazandırdı. İş cinayetlerine karşı yaşamlarına sahip çıktı.

Madencilerin mücadelesi özelleştirmeye karşı sürüyor!

Maden işçileri bugün de özelleştirmeye, taşerona ve rödovans sistemine karşı mücadele veriyor. İşçiler, torba yasada yer alacak olan TTK’nın özelleştirilmesine dair maddeyi geçtiğimiz Kasım ayında 21 saatlik ocaktan çıkmama eylemiyle geri çektirdi. Ancak özelleştirme saldırıları devam edecektir. İşçi sınıfının tamamının üzerine çöken özelleştirme ve taşeron belasına karşı mücadelede, maden işçileri bir kez daha öncü konumunu almalıdır.

Bu yazı Gerçek gazetesinin Şubat 2018 tarihli 101. sayısında yayınlanmıştır.