ESHOT emekçileri dayatmalara karşı eylem yaptı
İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı ESHOT Genel Müdürlüğü’nde çalışan kamu emekçileri üst yönetimin keyfi ve çalışanları bezdirici, her türlü tasarrufunu emekçiler aleyhine kullanan tutumlarına karşı bir araya geldi. ESHOT Genel Müdürlüğü’nde son olarak birkaç hafta önce otobüs son duraklarında, atölyelerde ve Genel Müdürlük binasında yıllardır şoförlere, memurlara kantin hizmeti veren kooperatif kapatılmış, yerine çayı 1 liradan veren otomatlar koyulmuştu. Kooperatifin kapatılmasıyla 80 işçi işsiz kalırken, kooperatifin hizmet vermediği yerlerdeki, çalışanların giderlerini ortaklaşa karşıladıkları çay ocaklarının da idarenin tek bir sözüyle hiçbir neden olmaksızın kapısına kilit vuruldu. Emekçiler maktu mesailerinin ödenmemesine, işçilerin atılması ve yerlerine otomat konmasına, yıllık izin kullanımının ipotek altına alınmasına, yönetimin çalışanları yok sayan adaletsiz uygulamalarına karşı “ESHOT karar alıyor. Faturayı emekçiler ödüyor” pankartı arkasında Gediz Ağır Bakım Atölyesi girişinde 9 Kasım saat 12:45’te bir basın açıklaması gerçekleştirdiler.
KESK’e bağlı Tüm Bel-Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Tüm Yerel-Sen ve Memur-Sen’e bağlı Bem Bir-Sen’in birlikte örgütlediği eylemde “Yıllık izinde eşitlik istiyoruz”, “Maktu mesaimi istiyorum”, “Ne kadar çay o kadar iş” dövizleri yer aldı. Sendikalar adına açıklamayı Ayhan Bahçeci okudu. Bahçeci açıklamada “ESHOT idaresinin aldığı kararların faturasını emekçilerin ödemesine itirazımız var. Kendilerine reva gördükleri çay ocağını personelinden sakınan idare yönetiminden rahatsızlık duyuyoruz. Çalışanların hiçbir noktada fikrinin alınmadığı ve sürekli tabi kılındığı, bizleri çalıştığımız işyerlerinde basit bir nesne konumuna indirgeyen idarecilik ve yerel yönetim anlayışını istemiyoruz” dedi. Bahçeci, artık açıkça dar gelirli durumuna gelen, ücretleri günbegün eriyen kamu emekçilerinin çay gibi basit bir kalemde dahi ihtiyacını çözemeyen, 4-5 katı maliyetle karşı karşıya bırakan bu sorunlu uygulamanın geri çekilmesi, çalışanları doğrudan ilgilendiren bu ve benzeri konularda çalışanların yok sayılmasından vazgeçilmesi yönünde yönetime çağrıda bulundu. Bahçeci “Çünkü yok değiliz, varız ve bundan sonra ses çıkaracağız!” sözleriyle konuşmasını bitirdi.
Eylem boyunca sürekli ıslıklarla, alkışlarla yönetim protesto edilirken, “İşyerinde mobbing istemiyoruz”, “Çayımıza dokunma, sabrımızı taşırma”, “Baskılar bizi yıldıramaz” sloganları atıldı.
Eylemi 3 sendika birlikte yaparken kantinlerin, ocakların kapatılması meselesinden en fazla olumsuz etkilenenlerden olan şoförlerin, atölye ve büro personeli işçilerin örgütlü olduğu, DİSK Genel-İş 1 No’lu şube destek vermedi.