Mariano Ferreyra'nın kanı yerde kalmayacak!
Mariano'nun bir eylem alanında gözlerini yumarken usulca yere bıraktığı bayrağı yerden kaldırıp eline almaya hevesli yüzlerce, binlerce genç var. İşçi sınıfının mücadelesinde verdiği sayısız şehidin arasına adını yazdıran Mariano Ferreyra'nın kanı yerde kalmayacak, hesabı sorulacak. Hasta la victoria siempre, Compañero Mariano! Zafere kadar, durmaksızın yorulmaksızın Mariano yoldaş!
Bundan bir sene önce, 20 Ekim gününde, uluslararası örgütümüzün Arjantin'deki seksiyonu Partido Obrero (PO-İşçi Partisi) militanı iki yoldaşımız Mariano Ferreyra ve Elsa Rodriguez silahlı bir saldırıya uğradılar. Saldırının ardından hayatını kaybeden Mariano Ferreyra, partiye 2001 krizinin devrimci günlerinin ardından katılmış, yirmi üç yaşında, devrimci, genç bir işçiydi. Başından yaralanan ama mucizevi bir şekilde kurtulan Elsa Rodriguez ise elli altı yaşında, yedi çocuk annesi, PO üyesi, sınıf bilinçli bir işçiydi. Aynı saldırıda başkaları da yaralandı ancak diğerlerinin durumu iki yoldaşımız kadar ağır değildi.
Saldırı demiryolu işçilerinin özelleştirme, taşeronlaştırma ve işten çıkarmalara karşı tren raylarını bloke ettikleri bir eylem sırasında meydana geldi. Üstelik yoldaşlarımızı yaralayan silahları ateşleyen, özelleştirmeden nasiplenen şirketle ilişkileri açığa çıkan sendika bürokratlarının adamlarıydı.
Arjantin'de hükümetin yaptığı özelleştirmeler şirketleri zengin ediyor, şirketler sendika bürokratlarını satın alıyor ve bürokratlar da sendikaları hükümetin koltuk değnekleri haline getirmeye çalışıyorlar. Tüm bu döngüden zarar görenlerse elbette işçiler. PO ve bazı diğer devrimci örgütler ve öncü işçiler de bu döngünün kırılması için mücadele ediyorlardı. Sendika bürokratlarına, hükümete ve özelleştirmelerle demiryollarının üstüne oturan şirketlere geçit vermemek için rayları kesmek istemişlerdi.
Mariano'nun ölümünün ardından iki büyük kampanya başladı. İlki, hükümet, sendika bürokratları ve medya tarafından PO'yu kaos yaratmayı amaçlayan bir örgüt olarak gösterme kampanyasıydı. İkincisi ise sosyalistlerin ve sendikaların Mariano'nun katillerinden hesap sorulması için başlattığı kampanyaydı. İlki tamamen boşa düşerken ikincisi ise yavaş yavaş sonuç almaya başlıyor. Aylarca süren yürüyüşler, mitingler, grev ve festivallerin ardından nihayet olayda gözaltına alınan iki PO üyesi serbest bırakıldı.
Arjantin’de 2011 neredeyse bütün yıl boyunca bir seçim yılı olacak. Parlamento, başkanlık, eyalet seçimleri ve yerel seçimler ardı ardına yapılıyor. PO'nun başka iki Trotskist grupla oluşturduğu seçim ittifakı FİT, devlet başkanlığı için yapılan önseçimlerde ülke çapında yüzde iki buçuğa denk gelen beş yüz binin üzerinde oy aldı. Kimileri işçi olan devrimci militanlar meclislere seçildi. Bu başarıda yeni geçirilen birtakım anti-demokratik seçim yasalarına tepki kadar, geçmişte devletin sınıf mücadelesine atılan gençleri ve işçileri katletmesinden çok çekmiş halkın Mariano Ferreyra'nın katillerinden hesap sorulmasını istemesi de etkili oldu.
Ve nihayet, işçi sınıfına karşı işlenen suçun üzerinden bir sene geçmişken, Mariano'nun katledilmesi olayını soruşturan mahkeme, davanın başlamasını lütfetmiş. Davanın başlaması bu saldırının arka planında yer alan hükümet, sendika bürokrasisi ve kapitalist şirketler arasındaki ilişkilerin teşhiri için önemli. Ancak Mariano'nun öldürülmesinin hesabını Arjantinli emekçiler sırtlarındaki kamburu atarak sendika bürokrasisinin kökünü mücadeleleriyle kazıdıkça soracaklar.
Mariano'nun bir eylem alanında gözlerini yumarken usulca yere bıraktığı bayrağı yerden kaldırıp eline almaya hevesli yüzlerce, binlerce hevesli genç var. İşçi sınıfının mücadelesinde verdiği sayısız şehidin arasına adını yazdıran Mariano Ferreyra'nın kanı yerde kalmayacak, hesabı sorulacak. Hasta la victoria siempre, Compañero Mariano! Zafere kadar, durmaksızın yorulmaksızın Mariano yoldaş!
* Bu yazı Gerçek Gazetesi'nin Ekim 2011 tarihli 24. sayısında yayınlanmıştır.