DİP, EEK ve PO’dan açıklama: devrimci mücadelemizde bir adım ileri

DİP, EEK ve PO, 4 Aralık’ta, İstanbul’da yapılan uluslararası konferanstan istifade ederek partileri arasında önceden planladıkları bir toplantıyı gerçekleştirdi.

Yüzüncü yıl konferansı

3 Aralık’ta, Ekim Devrimi’nin 100. yılı için, Redmed internet ağı ve Kristiyan Rakovski Balkan Sosyalist Merkezi’nin çağrısıyla, insanlığın bu en ileri düzeydeki atılımını eylem kılavuzu olarak görenler İstanbul’da bir araya geldi. Gün boyu, saat 11:00’dan, 20:00’a kadar süren ve 400’e yakın coşkuyla dolu insanın katıldığı konferansa, Yunanistan’dan EEK’in katkılarıyla DİP ev sahipliği yaptı ve konferans Ekim Devrimi’nin 100. yılına layık bir etkinlik olarak hayata geçirildi.

Konferans, bu uluslararası tarihsel olayın özü olan iktidarı alarak kapitalist sömürüye son verme yönündeki bu şanlı girişimi selamladı. Anma, Çarlık Rusya’da iktidarı alarak ve Avrupa’da, özellikle Almanya ve Macaristan’da devrimler başlatarak emperyalist Birinci Dünya Savaşını işçi sınıfının sona erdirdiğini ve İkinci Dünya Savaşını da, Ekim Devrimi’nin ürünü olan Sovyet devleti ve uluslararası proletaryanın devrimci kabarışları sonucunda faşizmi ve Nazizm’i ezerek yine işçi sınıfının bitirdiğini vurguladı. Bu, dünya yeni bir Büyük Depresyonun avcunda kıvranırken ve emperyalizmin müdahaleleriyle savaşın yeniden yayılması tehdidinin eşiğindeyken, bugün için çıkartılacak büyük bir ders.

Yalnızca bir Rus Devrimi olarak görülemeyecek Ekim Devrimi, ancak bir enternasyonalizm şöleni ile kutlanabilirdi. Müslüman halkları da içinde barındıran, Çarlığın içindeki çok sayıdaki ulustan işçilerin devrimi olarak ve önce yıkıcı dalgaları Avrupa’nın derinlerine işleyen, sonra etkisini Asya’ya ve daha sonraki aşamalarda Afrika ve Amerika’ya genişleten bir devrim olarak, Büyük Ekim Devrimi, proleter devrimler çağının başlangıcı olarak ele alınmalıdır ve konferans da öyle yapmıştır.

Konferansa zengin bir uluslararası delegasyon katıldı. Enternasyonalizm ruhu yalnızca katılımcılar tarafından yapılan ve eşzamanlı olarak Türkçeye ve diğer dillere çevrilen konuşmalarda yer almıyordu. Aynı zamanda, geride kalan dört Avrupa-Akdeniz konferansında olduğu gibi, parçalanmakta olan emperyalist kapitalizme karşı mücadele eden güçlerin yakınlaşacakları bir ortam yaratma ve böylece onları tartışma ve ortak iş yapma aracılığıyla sonunda bir devrimci enternasyonalde bir araya getirme stratejik fikrinde de enternasyonalizm ruhu vardı.

EEK ve PO’yu temsil eden Savas-Mihail Matsas ve Jorge Altamira’nın dışında, Rusya Komünistleri Partisi’nden (RPK) Yosif Abramson yoldaş, Azerbaycan’dan Sosialist Elm (Sosyalist Bilim) delegesi Çingiz Topçiyev, Bulgaristan’da Dokumentalni internet sitesini yürüten Marksist iktisatçı Daniela Penkova, Kıbrıs’tan günlük gazete Afrika’nın yazarlarından Aziz Şah konferansın katılımcıları arasındaydı. Macaristan’dan Marksist dergi Eszmelet’ten Tamás Krausz, Finlandiya Marksist İşçi Birliği’nden (MTL) Dimitris Mizaras, Makedonya’dan Sosyal Adalet Hareketi Lenka’dan Haktan Recep İsmail ve Ukrayna’dan Akıntıya Karşı örgütünden Yuri Şahin video mesaj yollayarak katkılarını sundular. DIP’in birçok önderi ve Devrimci Marksizm dergisi (aynı zamanda yılda bir Revolutionary Marxism adlı İngilizce sayısı da çıkan, DIP’in teorik yayını) çevresinden Marksist aydınlar çok geniş bir konu yelpazesinde önemli katkılarda bulundular.  

Etkinliğin bütünü, zamanında yaşanmış güzel bir anın nostaljisiyle düzenlenmedi. Etkinlik, gelecek devrimler için bir program ortaya koymaya ve önümüzdeki devrimleri ve mücadeleleri muzaffer kılmak için öncü partilerin inşasının gerekliliğini sergilemeye adanmıştı! Bunun bir sonucu olarak, konferansın dikkat çektiği en önemli yerlerden biri, işçi sınıfının devrimci partisinin dünya çapında inşası oldu.

Partilerin yaptığı toplantının kararları

Konferansı müteakiben, 4 Aralık’ta, DİP, EEK ve PO delegeleri, partilerimizin ortak faaliyetinin mevcut durumunu tartışmak ve buradan sonra atılacak adımları kararlaştırmak üzere buluştu. Bu amaçla uyum içerisinde, toplantı bir eylem planına ilişkin bir dizi önemli karar aldı.  

Bu kararlar arasında okuyucuyu ilgilendirebilecek olanlar şunlar:

Birincisi,bir yıldan biraz fazla bir zaman dilimi içinde birbirini takip eden üç toplantı gerçekleştirilecektir. Bunların ilki, uluslararası bir konferans olarak, Mart ayının sonu, Nisan ayının başında 2018’de Arjantin’de gerçekleştirilecek ve ardından konferansa katılanlarla geniş bir açık toplantı yapılacak. Konferans, Eylül’de 4. Enternasyonal’in kuruluşunun 80. Yıldönümünde yapılacak bir enternasyonal kongre veya konferans hazırlayacak. Sonuncu toplantı 2019’un Ocak ayında Komintern’in kuruluşunun yüzüncü yılında, İstanbul’da gerçekleştirilecek. Bu toplantının özel bir oturumu, Rosa Luxemburg, Karl Liebknecht ve Leo Jogisches’e, uluslararası proletaryanın katledilen üç önderine adanacak.  

İkincisi, ideolojik zeminde görüşlerimizi yaymak için İngilizce ve İspanyolca olarak iki dilde yayınlanacak bir teorik dergi çıkartılacaktır. Bu yayın, hizipler arası kavgaların yapılacağı bir platform olmayacak, dünya devriminin gerçek sorunlarına eğilecek.  

Üçüncüsü, partilerin politik meseleleri birlikte tahlil ettiği ve bunlara müdahale ettiği bir internet sitesi açılacaktır. Bu şekilde, Avrupa, Ortadoğu, Latin Amerika ve tüm dünyada sınıf mücadelelerine partilerimiz müdahil olacak ve buna uygun bir yayın faaliyetini sürdürecek.

DİP’in liderliğinde metal işçilerinin fabrika işgali

Toplantı yapılırken, İstanbul’da DİP’in aylardır örgütsel çalışma yürüttüğü bir metal fabrikasından haber geldi. DİP’in öncülüğündeki fabrika komitesinin sendikalaşma faaliyetine, patronların işten atmalarla saldırarak cevap vermesine karşı, 600 kararlı işçi önce greve çıktı, sonra bu grev hızla fabrika işgaline dönüştü. Talepleri, atılan işçilerin işe iadesi ve sendikanın tanınmasıydı.  

Bir gün önce, konferans devam ederken, fabrikadan işçiler fabrika komitesinin yazdığı bir mesajla selamlarını iletmiş, fabrikadaki gergin durum dolayısıyla çok istedikleri halde konferansa katılamadıkları için özür dilemişlerdi.

Burada üç sembolik olayın art arda gelmesi söz konusudur; ilk olarak gerçekleştirilen konferans, ikincisi partilerimiz arasındaki son derece önemli toplantı ve bir kısmı burada da ifade edilen kararların alınmış olması ve üçüncüsü, bu iki faaliyetin, düzenlendikleri şehrin sınırları içinde DİP’in liderliğindeki bir fabrika işgali ile taçlanması. Bütün bunlar Enternasyonal’i kurmak ve işçi sınıfı kitlelerine devrimin tüm dünya üzerinde zaferinde öncülük etmek için verdiğimiz mücadelenin yeni ve çok daha olgun bir döneminin işaretini vermektedir.

 

DIP (Devrimci İşçi Partisi)

EEK (Ergatiko Epanastatiko Komma – İşçilerin Devrimci Partisi Yunanistan)

PO (Partido Obrero – İşçi Partisi Arjantin)