Başyazı: Rant kavgasına oy yok! Düzen siyasetinde oyalanmak yok! Sermayenin saldırısına karşı örgütlenme ve mücadele seferberliği var!

Başyazı

31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlere giderken burjuva partilerinin rant paylaşım kavgası sürece damgasını vuruyor. İşçi sınıfına ve emekçi halka bu kavgadan bir fayda yok. Ama bunu söyleyip duramayız. Bu kavganın arkasındaki sistemi görmeli ve taraflarını tanımalıyız. Devlet sistemi özünde yerel ve merkezî diye ikiye ayrılmıyor. Yereldeki belediyeler ve merkezdeki siyasi iktidar aynı devlet yapısının parçası, sadece yetki alanları farklı. Bu devlet yapısına hâkim olan sınıf da patronlar sınıfı, yani burjuvazi.

Türkiye’de yolsuzluklar merkezî ve yerel yönetimlerin tam bir iş birliği ve koordinasyonu içinde gerçekleşiyor. İmar planları ve her türlü ruhsatlandırma işlemi belediyelerle valiliklerin ortak denetimindedir. Belediyelerdeki imar izinlerinden, ruhsatlardan her türlü ihaleye kadar en tepede beşli çete diye bilinen oligarklardan başlayıp yerel müteahhitlere uzanan bir rant paylaşım sistemi kurulmuş durumda. Bu sistemin işlemesi için yerel yönetimle merkezî yönetimin tam bir koordinasyon içinde çalışması gerekiyor. Ama bu da yetmiyor, yasaların engel olduğu yerde kişiye özel yasa çıkarılması için meclisin de bu sisteme dahil edilmesi lazım. 22 yıllık iktidarında AKP’nin 8 defa imar affı çıkarmasının, ihale kanununu 198 defa değiştirmesinin arkasında işte yerelle merkezin bu iş birliği var. Yolsuzluk ve hırsızlığın hesabını tutan bir Sayıştay var, ama hesabını sorabilen bir yargı yok! Çünkü yargı da tümüyle istibdad rejimi tarafından zapturapt altına alınmış durumda. Milletin sırtından geçinen bu parazitler avantasını almadan ne metro için bir metre kazılıyor ne de sokağa bir kaldırım taşı konuyor. Erdoğan’ın Hatay’da yaptığı mitingde söylediği “merkezî yönetimle yerel yönetim dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez” sözleri işte bu rant paylaşım sistemini anlatıyor.

Düzen muhalefeti belediye kazandığı zaman bu sistemle kavga etmiyor tam tersine bu sisteme dahil olmaya çalışıyor. Kavga AKP ile MHP zorluk çıkardığında CHP’li belediyeyi rant kavgasında dışladığında çıkıyor. Yani belediyeyi almak için girilen kavga da belediyeyi aldıktan sonra merkezi iktidarla girilen kavga da rant kavgası… Bu kavgadan işçi sınıfına ve emekçi halka nasıl bir fayda çıkabilir? Belki de çıkabilecek tek fayda, kavga eden tarafların seçim vesilesiyle birbirlerinin yolsuzluklarını, hırsızlıklarını ifşa etmesi… Bu sayede sadece istibdad cephesinin yolsuzluklarını değil Amerikan muhalefetinin yönetimi aldığı yerlerde nasıl belediye şirketlerini arpalık olarak kullandıklarını, adrese teslim ihalelerle yandaşlarını zengin ettiklerini de öğreniyoruz. Tarafların kendi iç çatışmaları da zaman zaman bereketli sonuçlar veriyor. Epeydir iktidarla ters düşen mafya şeflerinin ifşaatıyla büyük yolsuzlukları ve suçları öğreniyor, yargıda ters düşenlerin birbirilerinin rüşvet dosyalarını ortaya saçışını görüyoruz. Muhalefette de İyi Parti, dümeni AKP’ye doğru kırdıkça bir dönem toz kondurmadığı İmamoğlu ve Yavaş’ın başarısızlıklarını anlatmaya başlıyor. CHP’nin iç kavgasından CHP’li belediye başkanlarının beşli çeteye peşkeş çektiği ihaleleri öğreniyoruz.

Ancak görmek yetmiyor. Burjuvazinin kayıkçı kavgasının, yani rant paylaşım kavgasının karşısına gerçek ve doğru kavgayı, sınıf kavgasını çıkarmak gerekiyor. Bu kavganın bir işçi sınıfı iktidarını hedefleyen sınıf siyasetini yükseltmeye hizmet etmesi gerekiyor. Yerel yönetimlerde CHP gibi patron partilerini desteklemek demek; istibdada karşı muhalefeti savunmak değil, yerelde rant paylaşımının musluklarını tutanlara, on binlerce belediye işçisinin patronuna, en önemlisi de perde önünde ne derse desinler perde gerisinde istibdadın yerel ortakları olanlara destek olmak demektir. Belediyeleri merkezî iktidardan kopartıp adil düzen adacıkları yaratma düşüncesi ise gerici bir ütopyadan ibarettir. Belediyelerin üretim araçlarını kamulaştırma yetkisi yok, bütçeleri kısıtlı ve arttırmanın yolu ya borçlanma ya da belediye şirketleriyle kapitalist sömürüyü arttırmak. Sosyalist/Komünist/Halkçı vb. belediyecilik vaatleri ile bu gerçekleri saklayarak yapılan siyaset düzen siyasetinin bir rengi olmadan öteye gidemez. Sınıf siyaseti gerçekleri gören ve gösteren siyasettir.

Önümüzdeki en önemli gerçek 31 Mart seçimlerinin hemen ardından, rant kavgasının ilk sonuçları açıklanır açıklanmaz Türkiye işçi sınıfına hızla ve artan bir ivmeyle dayatılacak olan kemer sıkma programıdır. Bu program Mayıs 2023 seçimlerinin ardından Mehmet Şimşek’in ekonominin başına getirilmesiyle hazırlanmış, Orta Vadeli Program adıyla duyurulmuştur. Sosyal güvenlik sisteminin tasfiyesinden kıdem tazminatının gaspına kadar tüm saldırı paketi takvime bile bağlanmış durumdadır. En önemlisi de rant kavgasının muhalif kanadı bu saldırı programını rasyonel politikalara dönüş söylemiyle desteklemiştir ve destekleyecektir. Amerikan muhalefetini destekleyen TÜSİAD’ı da istibdad cephesinin arkasında duran MÜSİAD’ı da el birliği ile bu saldırıya hazırlanmaktadır. Emperyalist para babaları dolarları hazırlamış, istibdadın işçinin emekçinin ümüğünü sıkarak yaratacağı kaynağı kasasına indirmek için ülkeye girmeyi beklemektedir.

Devrimci İşçi Partisi’nin örgütlenme ve mücadele seferberliği çağrısı yerel seçimlere giderken de sürmektedir. Bizim seçim bürolarımız işçi direnişleridir, grevlerdir, fabrikalardaki, emekçi mahallelerindeki örgütlenme mücadeleleridir. Sermayenin saldırısına karşı direneceğimiz mevziler belediyeler değil sendikalardır, her türlü işçi ve emekçi halk örgütlenmesidir. Yöntemimiz işgal, grev, direniş ve nihayet genel grev olacaktır! O halde yerel seçimler büyük saldırıya karşı safları sıklaştırmanın vesilesi olmalıdır. Rant kavgasına oy yok! Düzen partilerine destek yok! Düzen siyasetinin çeperlerinde boş hayallerle oyalanmak yok! Rant kavgasına karşı sınıf kavgasını ve sınıf siyasetini yükseltmek üzere el birliği yapıp, safları sıklaştıralım!

 

Bu yazı Gerçek gazetesinin Mart 2024 tarihli 174. sayısında yayınlanmıştır. Bu yazıyı Gerçek'in podcast hesaplarından sesli olarak dinlemek için aşağıdaki resmin üzerine tıklayın. 

başyazı mart 2024 podcast site