İsrail İşbirliği Teşkilatı ikiyüzlülüğe devam ediyor

Adı İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) olan uluslararası örgüt İsrail’le her türlü kirli iş birliği içinde olan Suudi Arabistan’ın ev sahipliğinde toplandı. ABD’nin koordinasyonu altında İran’a karşı İsrail’le şer ekseni oluşturan, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır’ın yanı sıra İsrail ile sözde gerilim yaşayan özde ticaret rekorları kıran Türkiye’nin başını çektiği teşkilat, Filistin’e destek kararları alarak günah çıkarttı. 

Teşkilat “1967 sınırlarını esas alan, başkenti Kudüs olan, bağımsız ve egemen bir Filistin devletinin kurulmasını sağlamayan herhangi bir barış anlaşmasını reddetme” kararı aldı. ABD’nin Kudüs’ün başkent ilan edilmesine ve Golan’ın ilhakına tam destek vermesine, Gazze’nin bombalanmasına, Siyonist yerleşimlerdeki katliamlara somut bir karşılık vermeyi reddeden İİT, bu kararla özünde Siyonist İsrail’in meşruiyetini bir kez daha teyit ediyor. Çünkü 1967 sınırları demek Siyonizmin sürdüğü Filistinlilerin geri dönüş hakkından vazgeçmek demektir. Irkçı ve dinci İsrail devleti var oldukça Filistin sorununun çözülemeyeceği gerçeğini gizlemek demektir. 

Filistin halkını katleden bombalara lafla, Kudüs’ü ve Golan’ı zapt eden Siyonist orduya basın açıklamasıyla karşılık veren bu teşkilat üyeleri İran’a karşı ise lafla değil Amerikan silahlarıyla hazırlık yapıyor. İİT, her gün Suud’un Amerikan malı bombalarıyla katledilen Yemen halkını görmezden geliyor, Suud ve BAE’nin isteğiyle İran’ı hedef gösteriyor. Özetle İİT, lafta ne derse desin İsrail İşbirliği Teşkilatı olarak çalışmaya devam ediyor. 

Mevlüt Çavuşoğlu zirvede “eğer Allah esirgesin, tarihi sorumluluğumuzu yerine getiremezsek Ümmet ve Allah önünde hesap veririz” demiş. Hesabınız kabarık! Ve siz bu sözleri söylerken vereceğiniz hesaba, siz oradayken Amerikan bombalarıyla katledilen ve sizin susarak onay verdiğiniz 27 Yemenli çocuğun canı daha eklendi.

Bu yazı Gerçek gazetesinin Haziran 2019 tarihli 117. sayısında yayınlanmıştır.