Başyazı: Bir ayağı çukurda şerif!
“Beğen beğenme, küresel polis o!” Emperyalist dünyanın İngiltere’de yayınlanan bir yayın organı, Suriye’ye savaş açılmasını savunurken, ABD için bu başlığı atmış. “Küresel polis”in ya da Amerikan kültüründen alışık olduğumuz kavramla “şerif”in, her yerinin yara bere içinde olduğunu, bir ayağının çukurda olduğunu unutmuş.
Her kim Obama’nın bugüne kadar Suriye’de savaşa girmekte gönülsüz davranmasının nedenini hazretin Nobel Barış Ödülü sahibi olmasına bağlıyorsa, politikadan hiçbir şey anlamıyor demektir. 11 Eylül’de Bush’un İslam dünyasına doğru başlattığı haçlı seferi bataklıkta çırpındığı için Obama yoğurdu üfleyerek yiyor! Irak’ta epeyce dayak yedi ABD, Afganistan’da yenilginin eşiğinde! İsrail ise 2006’da Lübnan’da Hizbullah’tan ağır bir tokat yedi. Bunlar yetmezmiş gibi, emperyalizm-Siyonizm kampı Mısır’da ve Tunus’ta mutemet adamlarını devrime kurban verdi. Kısacası serseme döndü.
Şimdi de İngiltere kendi 1 Mart’ını yaşadı. Obama sarsıldı, yine yalpalamaya başladı. Krizin ilk günlerinde, savaşın “29 Ağustos Perşembe gününden önce başlamayacağı” söyleniyordu. Sonra Obama topu yaz tatilindeki ABD Kongresi’ne fırlattığı için dünya nefesini tuttu, bekliyor! Belli ki savaş elleri yakıyor.
Şimdi anlaşılıyor mu neden Libya’da Sarkozy Obama’dan daha çabuk davrandı silahına? Çünkü Fransa Irak travmasını yaşamadı. Aynı ülkenin sosyal kapitalist hükümeti eski sömürgesine saldırmak için önce atak yaptı. Ama şimdi kendi halkının savaşın karşısında olduğunu görünce Birleşmiş Milletler kararı demeye başladı!
Emperyalizmin liderleri ABD ve İngiltere’nin eli ayağı tutmuyorsa ihtiyarlıktandır! Kapitalizm 2008’den beri süregiden krizinde tarihi olarak gerileme dönemine girdiğini bir kez daha kanıtlamıştır. Elbette bu ihtiyarların elinde en modern silah teknolojileri olduğu ve gözlerini hâlâ hırs bürüdüğü için kapitalizm yeryüzünden silinene kadar tehlike oluşturuyorlar. Onun için rehavete kapılmamak gerekiyor!
Ama tam da aynı nedenle bölge devletlerine de daha çok dikkat etmek gerekiyor. Obama’yı arkasından en çok iten, Suudi Arabistan ve Türkiye’dir. Mısır olaylarında biri Sisi’yi desteklerken öteki Mursi’yi korumuştu. Ama iş mezhep savaşı olunca birlikte kana doymuyorlar. Önce Suriye’nin Alevilerini, sonra da İran’ın Şiilerini tepelemek için sabırsızlanıyorlar. Ortadoğu’nun tamamını bir mezbahaya çevirmeden rahat uyku uyuyamayacaklar.
Ortadoğu’nun halklarının düşman olduğu Amerika! Suriye’nin eski sömürgeci gücü Fransa! Arap dünyasının içine sokulmuş Truva atı Siyonist İsrail! Örümcekli Suudi Krallığı! Ve bütün bölgenin yüzlerce yıllık sömürgeci gücü Osmanlı’nın mirasına sahip çıkan Erdoğan hükümeti yönetimindeki Türkiye! Onların Ortadoğu’nun tamamını yangın yerine çevirmesine izin vermeyelim. Suriye’ye sefer olmasın, olursa zafer olmasın!
Bu yazı Gerçek Gazetesi'nin Eylül 2013 tarihli 47. sayısında yayınlanmıştır.