İzmir’de kadına yönelik şiddet ve Marksizm konulu söyleşi
Devrimci İşçi Partisi İzmir il örgütü tarafından Dünya Emekçi Kadınlar Günü sebebiyle 10 Mart Pazar günü bir söyleşi düzenlendi. Bir kadın yoldaşın sunumuyla başlayan etkinliğin konusu “Kadına Yönelik Şiddet ve Marksizm”di.
Yoldaşın sunumu; şiddetin tanımı, kadına yönelik şiddetin tarihçesi, türleri, şiddete maruz kalan kadınların gruplandırılması, şiddete uğranılan durumlar, TCK'da kadını korumaya yönelik yasalar ve emsal davalar, çeşitli istatistikler ve konuya ilişkin Devrimci Marksist tavır ve mücadele yöntemlerini kapsıyordu. Şiddetin sadece fiziksel boyutuyla anlaşılmaması gerektiğinin vurgulandığı sunumda, erkek egemenliğinin kadın cinselliğini denetlemesi, işyerinde ve evde duygusal taciz, aşağılanma, kadının kararlarına müdahale etme, zorla evlendirilme gibi zorbalıkların da şiddet kapsamında değerlendirilmesi gerektiği belirtildi.
Kadına yönelik şiddeti erkek egemen kapitalist toplumun beslediği, düzenin erkek ve kadın cinsi arasındaki eşitsizliği pekiştirerek kendisini yeniden ürettiği fikri sunumun odak noktasıydı. Karl Marks’ın “1844 El Yazmaları” eserinden yapılan bir alıntıyla derinleşen konu, erkek ve kadının birbirleriyle kurduğu ilişkinin niteliği itibarıyla insanın yabancılaşmasının en önemli göstergelerinden biri olduğu tespitini de hatırlatmış oldu.
Sunumun ardından militanların ve dostların katkılarıyla zenginleşen etkinlikte, kadın mücadelesinde bir yanda sınıf indirgemeci yaklaşımlar diğer yanda burjuva feminizmiyle arasına kalın bir çizgi çeken DİP’in program ve tüzüğüne değinildi. Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün ne anlam ifade ettiği, “Emekçi Kadınlar En Öne” şiarının önemi, kadının görünmeyen emeği ve kapitalizmin emeğin yeniden üretimi noktasında bu ezme-ezilme ilişkisinden nasıl faydalandığı da tartışıldı.
Kadın ve erkek yoldaşların konuya dair ortak tutum ve bakışta kenetlenmesi, kadın mücadelesi yolunda DİP’in attığı adımların daha da sağlamlaşacağının işaretiydi.