İngiliz Mehmet’in son palavrası: “Vergide adaleti sağlıyoruz!” Rakamlar tam tersini söylüyor! Vergi dilimine giren işçiler açlık sınırının altına düşüyor! Emekçi halk vergi zulmüne karşı feryat ediyor!

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek namıdiğer İngiliz Mehmet (resmen İngiliz vatandaşı olduğu için ve politikalarında işçi düşmanı İngiliz liberalizmini takip ettiği için böyle diyoruz) iktidarın gayriresmî yayın organlarından Kanal 7’ye verdiği röportajda milyonlarca işçi ve emekçinin gözüne baka baka Türkiye’de vergi adaletsizliğinin olmadığını söyledi. 

İngiliz Mehmet yandaş gazetecilerin karşısında rahat koltuğunda palavra sıkarken, onun sözlerini dinleyen 27 bin lira net ücret alan bir işçinin ücreti üst vergi dilimine girdiği için 25 bin liraya yani 26 bin 400 lira olan açlık sınırının altına düşüyor, yoksulluk sınırı seviyesi olan 80 bin lira civarında ücret alan bir çalışan ise Mayıs ayından itibaren yüzde 35’lik en üstten ikinci vergi dilimine giriyor. Yoksulluk sınırında ücret alan bir işçinin yıl sonunda ödediği gelir vergisi aylık 30 bin liraya kadar çıkıyor. 

İşçi emekçi ne yaşadığını biliyor ve anlatılan bu hikâyelere inanmıyor. Ancak İngiliz Mehmet rakamları eğip bükerek kafaları karıştırmaya çalışıyor. Güya Türkiye’yi başka ülkelerle karşılaştırarak vergide durumun söylenen kadar kötü olmadığını iddia ediyor. Rakamları çarpıtırken sürekli vergilerin milli gelire oranlarından bahsediyor. Örneğin diyor ki: “Türkiye'de gelir vergisinin milli gelire oranı yüzde 2,6; AB'de yüzde 9,3; OECD'de 8,2. 'Mehmet Şimşek bütün yükü ücretlilere yükledi, şirketlerden vergi almıyor' diyorlar. Kurumlar vergisinin millî gelire oranı Türkiye'de yüzde 3, AB'de yüzde 3,2. Yani çok yakınız.”

Tabii ki İngiliz Mehmet işine gelmediği için Türkiye’de ücretlerin millî gelire oranından bahsetmiyor. Biz bahsedelim. Türkiye ücretlerin ve emeğe yönelik transferlerin millî gelirden aldığı pay açısından yüzde 35 ile OECD ülkeleri içinde en alt sırada bulunuyor. Bu oran İngiltere, Almanya, Fransa gibi daha zengin olan ve sendikalaşmanın fazla olduğu Avrupa ülkelerinde yüzde 60’ın üzerinde. Ama Türkiye, Romanya (yüzde 47), Macaristan (yüzde 48), Arnavutluk (yüzde 49), Bulgaristan (yüzde 53) gibi ülkelerin de yanına dahi yaklaşamıyor. İşçi ve emekçi millî gelirden en düşük payı aldığı için ödediği verginin oranı da daha az gözüküyor. Aynı şey şirketler için geçerli. Türkiye’de şirketlerin kâr olarak millî gelirden aldıkları pay diğer ülkelerin çok üzerinde olmasına rağmen hepsinden daha az vergi ödüyor. İngiliz Mehmet de bunu bize, “yakınız” diye yutturmaya çalışıyor.

Peki gerçeği hangi rakamlara bakarak görebiliriz? Vergi adaletsizliğini görmek için işçi ve emekçilerin vergi yükünü en çok üstlendiği kaynaktan kesilen vergilerin ve tüketim vergilerinin (hiç geliri olmayan ile milyarder para babasının da aynı oranda ödediği tüketim vergileri ne kadar ağırlıklı ise vergi adaletsizliği o kadar fazladır) toplam vergileri içindeki payına bakmak gerekir. Buraya baktığımızda kaynaktan kesilen vergilerin toplam vergilerin toplam gelir vergisi içindeki payının yüzde 93 olduğunu, tüketimden alınan dolaylı vergilerin de toplam vergi gelirleri içindeki ağırlığının yüzde 66 olduğunu görüyoruz. Ayrıca OECD’nin raporlarına göre 2024 yılı için ücretler içindeki vergi ve sosyal sigorta primlerinin ağırlığını gösteren vergi takozu açısından da OECD ortalaması yüzde 34,9’dur ve Türkiye yüzde 39 ile OECD ortalamasının 4,1 puan üstündedir.

İşte işçi ve emekçinin omzunda hissettiği devasa vergi yükünü yansıtan gerçek rakamlar bunlardır. Sermaye iktidarının bu adaletsizliği çözmesi mümkün değildir. Tam tersine AKP iktidarı işçi düşmanı Orta Vadeli Program ile emekçi halktan daha fazla vergi alıp, kamu kaynaklarını vergi indirimleri, vergi afları ve teşviklerle sermayeye aktarmaya devam etmektedir. Vergide adalet bir sınıf mücadelesi konusudur! 

Vergide adalet için işçinin çözümü:

  • Yoksulluk sınırının altındaki ücretler gelir vergisinden muaf tutulsun!
  • Temel ihtiyaçlardan KDV ve benzeri tüketim vergileri alınmasına son!
  • Kurumlar vergisi arttırılsın!
  • Para babalarına servet vergisi!

Bu yazı Gerçek gazetesinin Ağustos 2025 tarihli 191. sayısında yayınlanmıştır.