Yunanistan’da işçi sınıfı hayatı durdurdu
14 Aralık’ta Yunanistan’da işçiler, hükümetin kapitalist krizin bütün yükünü emekçi halkın omuzlarına yükleyen kemer sıkma politikalarını protesto etmek için genel greve çıktı. Parlamentoda yeni yılın bütçe görüşmeleri yapılırken, Avrupa Birliği, Avrupa Merkez Bankası ve İMF (Uluslararası Para Fonu) ile varılan mutabakat sonucunda, hükümet yeni bir paket ile işçi sınıfının kazanılmış haklarına ve yaşam koşullarına yine saldırma cüretinde bulundu. Bütçe görüşmeleriyle aynı anda grev hakkını kısıtlayacak bir yasa da gündeme geldi.
Sözde “sol” hükümet Syriza’nın bu işçi düşmanı adımlarına karşı kamu emekçilerinin konfederasyonu ADEDY ve Genel İşçi Sendikaları Konfederasyonu GSEE’nin ilan ettiği greve on binlerce işçi katıldı. Grev süresince ülkede hava ve deniz ulaşımı durdu, diğer toplu taşıma araçları çalışmadı. Mahkemelerde duruşmalar iptal edildi, hastanelerin yalnızca acil servisleri çalıştı, ilk ve ortaokullar grev boyunca açılmadı. Basın emekçilerinin de greve katılması sonucunda haber kanalları yayınlarını ertelerken, ertesi günün gazeteleri de basılmadı. Devlet kuruluşlarının büyük bölümü ve bankalar hizmet vermedi. Atina başta olmak üzere, ülkenin pek çok kentinde işçi sınıfı bir araya geldi. Parlamento önünde kitlesel bir eylem gerçekleştirdiler.
Yunanistan işçi sınıfı, patronların borçlarının kendi omuzlarına yüklenmesine izin vermeyeceklerini, bir kez daha ülkede hayatı durdurarak göstermiş oldu. Devrimci İşçi Partisi’nin kardeş partisi EEK (İşçilerin Devrimci Partisi) genel greve destek verirken aynı zamanda sendika bürokrasisinin taleplerinin sınırları olduğunu da işçi sınıfına anlatarak, bir günlük genel grevin daha uzun ve politik bir mücadeleye atılmak için bir sıçrama tahtası olması gerektiğini savundu.
Bu yazı Gerçek gazetesinin Ocak 2018 tarihli 100. sayısında yayınlanmıştır.