12 Şubat 2014, Çarşamba
Greif kıvılcım olmalı, işgal yayılmalı
Greif çuval (Sünjüt) işgalinin 2.gününde mücadele ve direnişle geçti. Fabrikayı işgal eden işçiler, mücadelelerinin ancak taşeronun kaldırılması ve diğer taleplerinin kabul edilmesiyle sona ereceğini söylüyorlar. İşgal, komiteler aracılığıyla yönetiliyor. Direniş komitesinin yanı sıra güvenlik ve yemek gibi komiteler mevcut.
Güne sloganlar ve toplantılarla başlayan işgalci işçiler, işgalin birinci gününde DİSK/Tekstil sendikasının yaptığı açıklamanın kaldırılmasını istediler. Sabah saatlerinde fabrikaya gelen, DİSK/Tekstil İstanbul Şube başkanı Kazım Doğan, açıklamanın kaldırılacağını söyledi. Bu durumun kendisini de aştığını söyleyen Doğan, işçilerin sendikanın neden işgali desteklemediği sorularına cevap vermekten kaçındı.
İşçilerin kararlılığı sonucu kaldırılan DİSK/Tekstil'in işgalle ilgili yazısında, sendika bürokrasinin işçi sınıfının önünde nasıl bir fren rolü oynadığını gözler önüne seriliyor. Açıklamada, işgalci işçiler, toplu iş sözleşmesi sürecini baltalamakla suçlanırken, fabrika işgali sahiplenmek bir yana mahkum edilmeye çalışılıyor.
İşçiler Şirinevler'deki sendika bürosuna doğru yürüyor.
Montlarındaki Greif, Grev olarak değiştirilmiş.
İşçiler Rıdvan Budak'ın peşinde
Saat 15.00'de fabrikanın önünde basın açıklaması yapılacağı duyurulmuştu. Sendikanın 15.00'e kadar açıklamayı kaldırmaması üzerine basın açıklaması yerine DİSK/Tekstil sendikasına gidilmesine karar verildi. İşgalci işçileri temsilen 40 kişilik bir heyet, Şirinevler'deki DİSK/Tekstil sendikasına hareket ettiler. İşçilerin geleceği bilinmesine rağmen sendika yöneticileri çoktan sendika bürosunu boşaltmışlardı. Bunun üzerine açık olduğu bilinen Şişli'deki DİSK genel merkezi önüne gidildi. Yolda ufak bir trafik yaşandı.
Arzu Çerkezoğlu'yla görüşme
DİSK genel merkezinde kısa süreli bir bekleyişten sonra DİSK Genel sekreteri Arzu Çerkezoğlu'yla bir toplantı yapıldı. İşçiler, Çerkezoğlu'na süreç ve işgal hakkında bilgilendirme yaptılar. DİSK/Tekstil bürokratlarının tutumu ve yaptıkları açıklamanın sendikanın sitesinden kaldırılmasını, DİSK'in işgale destek vermesini istediler. Bu yönde Çerkezoğlu'na sorular yönelttiler. Çerkezoğlu, DİSK'in mücadeleci tarihini anlattıktan sonra DİSK'in üye sendikalarının iç işleyişine karışamayacağını, DİSK/Tekstil yöneticileriyle görüşmeleri gerektiğini söyledi. DİSK'in sadece bir çatı olduğunu, bir sorumluluğunun olmadığını söyledi. Bunun üzerine işçiler, yazı kaldırılıncaya dek DİSK binasında kalacaklarını söylediler.
İşgalci işler, DİSK genel merkezinde Arzu Çerkezoğlu ile görüşüyor.
Arzu Çerkezoğlu'nun fabrika işgalini desteklediğini söylemeyişi ve sürekli olarak DİSK'in bu konuda bir sorumluluğunun olmadığını tekrarlaması dikkat çekti. Halbuki DİSK, ortaya koyduğu iddialar bağlamında sürece ve işgale sahip çıkmalıdır. Greif işgali 44 tane taşeronun çalıştığı bir fabrikada gerçekleşmiştir. Taşerona karşı mücadeleyi ön plana çıkaran DİSK, vakit geçmeden Greif işçilerinin mücadelesini sahiplenmelidir.
İşgalci Greif işçileri, sendikadan açıklama ve DİSK'ten destek istiyorlar.
DİSK genel merkez önü.
İşçilerin kararlılığı geri adım attırdı
İşçilerin DİSK binasındaki bekleyişi sonuç verdi. İşgali mahkum eden yazı siteden kaldırıldı ve yenisi kondu. Bunun üzerine işçiler, Çerkezoğlu'na kendilerini dinledikleri için teşekkür ettiler ve DİSK binasından ayrıldılar. DİSK binasından, Kazova mağazasına doğru bir yürüyüş yapıldı. İşçiler sık sık "direne direne kazanacağız", "işgal, grev, direniş,", "bu daha başlangıç, mücadeleye devam" sloganlarını attılar. Kazova mağazasında yemek yendi, çay içildi. Günün kısa bir değerlendirilmesi yapıldı. Kazova işçileri de Kazova'nın mücadelesini işçilere aktardılar.
İşgali sahiplenmek, büyütmek gerek
Gün boyu, fabrikada ve işçilerle birlikte olan DİP'liler, işgali sahipleneceklerini, bu mücadelenin taşerona karşı önemli bir mevzi olduğunu söylediler. Greif işgali, ekonomik kriz arifesinde ileri bir mücadele yöntemi olarak "fabrika işgali"nin değerini gözler önüne sermekte. Başta DİSK olmak üzere sendikal hareket ve işçi örgütleri, fabrika işgallerinin, özellikle kitlesel işten çıkartmalara yaşandığında işçilerin başvuracağı yegane yöntem olduğunu kavramalıdırlar.
Bunun yanında Greif işgalinde düzey çoktan sendikal talepleri aşmalıdır. Taşeronu mezara gömmek için işgallerin yaygınlaştırılması için çaba sarfedilmelidir..