Sendikal bilinçten sınıf bilincine

Marksizm yani bilimsel sosyalizm, toplumu anlamanın ve onu değiştirmek için yapılan bilinçli devrimci eylemin bilimsel teorisidir. Bu bilimsel teorinin en önemli özelliği pratiğin sınamasından geçerek doğruluğunun kanıtlaması ve yine bu sınanma sürecinde kendini geliştirmesidir.

Metal sektöründe ve bu sektörün kalbi olan Bursa'da başlayarak Kocaeli, İstanbul, Eskişehir, Ankara, İzmir ve Manisa'ya sıçrayan grevler ve işçi eylemleri, sınıf mücadelesini tarihin motor gücü olarak gören Marksizm açısından da bir sınav alanı oldu.

Marksizm ne diyordu? Toplum sınıflara ayrılmıştır. İşçi sınıfının mücadele potansiyeli ve gücü, üretim sürecindeki konumundan, kapitalist toplumda değerin emek tarafından üretilmesinden gelmektedir.

Metalde ne oldu? Büyük çoğunluğu sağ partilere oy veren, öncesinde sola ve sosyalizme herhangi bir sempati duymayan binlerce işçi bir araya gelmiş, temsilcilerini seçmiş, eylemler yapmış ve nihayet bu eylemleri onlarca güne yayılan grevlere kadar taşımıştır. Üretimden gelen güçleriyle Türkiye'nin dev sermaye kuruluşlarını kendi öz güçleriyle anlaşma masasına getirmiş ve kazanımlar elde etmiştir. Hangi partiye oy verirse versin, kendini nasıl görürse görsün on binlerce metal işçisi apaçık bir sınıf eylemliliği göstermiştir.

Marksizm ne diyordu? İşçi sınıfı ve kapitalistler arasında uzlaşmaz bir çıkar çatışması vardır.

Metalde ne oldu? İşçiler önce "bizim yönetimle, şirketlerle sorunumuz yok, derdimiz Türk Metal" ile dediler. "Sendika istifa", "Türk Metal istifa" sloganları attılar. Şirket yöneticilerinden, İK görevlilerinden kendilerine müttefik arayanlar çok oldu. Ancak metal işçisi sarı sendika Türk Metal'i siler silmez karşısında patronları ve patronların örgütü MESS'i buldu.

Marksizm ne diyordu? Devlet hakim sınıfın baskı aygıtıdır. Kapitalizmde devlet, sermaye devletidir.

Metalde ne oldu? İşçiler önce valinin, kaymakamın arabuluculuk yapmasından medet umdular. Ancak kısa sürede valiler ve kaymakamlar, polislerini adeta direnişi kuşatmak için fabrikalara gönderdi. Patronlar, grevci işçileri polis saldırısıyla tehdit etti. Savcılar, öncü işçileri adliyeye ifade vermeye çağırdı. Metal grevinde, sürecin başından beri emek veren insanlar provokatör ve terörist iftiraları ile gözaltına alındı. Devlet, valisiyle kaymakamıyla, polisi ve adliyesiyle hakem değil, hakim sınıf olan kapitalistlerin baskı aygıtı olduğunu gösterdi.

Marksizm ne diyordu? Tarihin motor gücü sınıf mücadelesidir. Yasalar ve toplumsal kurumlar sınıf mücadelesinin güç dengeleri tarafından oluşturulur ve şekillenir.

Metalde ne oldu? İşçiler yasal süreçleri takip etmeksizin direnişlerini greve dönüştürdüler. Yasalara göre değil sınıf çıkarlarına göre hareket ettiler. Patronlar yıllarca aynısını yapıyorlardı. Sarı sendikayla birlikte fabrikalarda kurdukları baskı rejimi sayesinde işçilerin yasalarla güvence altına alınmış tüm sendikal özgürlüklerini askıya almışlardı. İşçiler direnişlerinin ve grevlerinin arkasında kitlesel olarak durdukları ölçüde patronlara geri adım attırmayı başardılar. Kâğıt üstündeki özgürlükleri gerçek özgürlükler haline getirdiler.

Marksizm ne diyor? İşçiler mücadele içinde sınıf bilincine ulaşabilir. Çalışma saatleri, ücretler, sendikal özgürlükler için verilen mücadele sendikal bir bilinç düzeyine işaret ederken tüm bir siyasal ve toplumsal düzenin uzlaşmaz sınıf çelişkilerinin üzerinde yükseldiğinin farkına vararak bir bütün olarak kapitalist sınıfın karşısına işçi sınıfı olarak çıkmak sınıf bilincine işaret eder. Sınıf bilinçli işçi, kapitalist sınıfın hakimiyetine son vererek bir işçi emekçi iktidarı kurmak için siyasal mücadele verir.

Metalde ne olmalı? Metal işçileri, bugüne kadar verdikleri mücadeleyi teker teker Renault'ya, Koç'a, Coşkunöz'e, Bosch'a ve diğerlerine karşı değil bir bütün olarak patronların bir sınıf örgütü MESS'e karşı vermiştir. Patronlar tam bir sınıf bilinciyle ve sınıf örgütlülüğüyle işçinin karşısına çıkmış, gerektiğinde devlet gücünü de devreye sokarak siyasi mücadele yöntemleri de kullanmıştır. Metal işçisi MESS'in karşısında kendi sendikasında, bugün için Birleşik Metal'le çıkmalıdır. Metal sektöründe grev ateşini ilk yakan on binlerce işçiyle gücünü birleştirmelidir. Metal işçisi, ekonomik ve sendikal taleplerle başlattığı mücadeleyi önce tüm metal sektöründen, daha sonra tüm sektörlerden, daha sonra tüm ulus ve dillerden işçilerin birliğini sağlama perspektifiyle büyütmelidir. MESS'in karşısına çıkacağı sendikasını denetlemeli, bürokrasinin elinden kurtararak bir sınıf sendikasına dönüştürmelidir. Nihayet siyaset masasına işçi sınıfının yumruğunu vurmaya hazırlanmalıdır. Bu mücadelede işçinin kılavuzu AKP'lerin, CHP'lerin, MHP'lerin temsil ettiği burjuva siyasetleri değil mücadelenin ve gerçeklerin sınavından geçen Marksizm yani bilimsel sosyalizm olacaktır. Öncü işçiler mutlaka kendilerini sendikal bilgilerin yanında bilimsel sosyalizm teorisini öğrenerek donatmalıdır.