Eti Gıda işçisi sorularının cevabını aldı: Patron arkamızda diyerek başkanlığa aday oldular! İşçi çıkartmada patronla işbirliğini itiraf ettiler!

Eti Gıda işçisi sorularının cevabını aldı: Patron arkamızda diyerek başkanlığa aday oldular! İşçi çıkartmada patronla işbirliğini itiraf ettiler!

Eti Gıda’da yaşanan işçi kıyımının ardından işçilerin patronla işbirliği yapan sendikacılara yönelik sorularını gazetemize taşımıştık. Eti Gıda işçileri Tekgıda-İş Genel Sekreteri İbrahim Ören’in patronla işbirliği içinde olmasını sorguluyordu. İşçiler şunları sormuşlardı: “Patronla görüşmeye neden yalnız gittiniz?”, “Bu görüşmede ne konuştunuz?”, “Bu görüşmenin ardından işten çıkartılan işçilerin kötü sözleşmeye tepki gösterenler olması tesadüf mü?” Tabii ki bu sorulara yanıt alamadık. Ancak geçen zaman zarfında Tekgıda-İş Sendikası Olağanüstü Kongre kararı aldı ve İbrahim Ören de genel başkanlığa aday olduğunu açıkladı. Tabii ki işçiler de patronla işbirliği yaparak işçileri ekmeğinden edenlerin hangi yüzle sendikanın yönetimine aday olduğunu sorgulamaktadır. İbrahim Ören ise tüm bu sorgulamalara dair herhangi bir açıklama yapmayıp iftira ve karalama diyerek kendini aklamaya çalışmaktadır.

Gerçeklerin er ya da geç açığa çıkmak gibi bir huyu vardır

Fakat gerçeklerin er ya da geç açığa çıkmak gibi bir huyu vardır. İbrahim Ören, Eti Gıda delegelerine attığı mesajlarda hırsına yenik düşerek tüm gerçeği ağzından kaçırmış adeta bir itirafnameye imza atmıştır. Delegeleri etkilemek için Eti şirketler grubunun sonuna kadar kendilerinin arkasında olduğunu söyleyerek, patronla yakınlığını bir seçim kozu olarak öne sürmüştür. Yine sendika içinde kendini savunmaya çalışırken her işçinin duyduğunda hemen ayırt edeceği patron ağzıyla, Eti Gıda’da atılan işçilerin diğer işçiler köpek gibi çalışırken sürekli istirahat alan, sorun çıkaran, disiplinsiz, ekip çalışmasına yatkın olmayan işçiler olduğunu söylemiştir. Kendilerine iftira atıldığını ve karalama yapıldığını söyleyen birinin işçilere yönelik bu şekilde iftira ve karalamalarda bulunması manidardır. Ek olarak DİSK Gıda-İş’le bağlantılı, sendikayı ve şirketi kötüleyen kişiler olduğundan bahsederek de muhaliflerin temizlendiğini itiraf etmiştir. Tüm bu sözler işten atılanların patronla birlikte belirlendiğinin de itirafıdır. Özrü ise kabahatinden büyüktür. Bir tek Eti’de işçi atılmadığından, patronla tek görüşenin kendisi olmadığından dem vurarak kendini savunmaya çalışmak bir işçi örgütünde liderlik iddiasında bulunan biri için trajiktir. Takdir tabii ki işçilerin olacaktır.

Gıda işçisi patronların arkasında durduğu sendikacıları istemiyor! İşçinin arkasında duran Tekgıda’yı istiyor!

Eti Gıda işçileri zaten sordukları sorunun cevabını biliyordu. Ancak bu soruların vesilesi ile aldığımız itiraflarla tüm gıda işçileri de Tekgıda-İş’in mücadeleci geleneğini yok ederek, sınıf işbirlikçi bir sarı sendikaya dönüştürmeye çalışan anlayışı da görmektedir. Tekgıda-İş’i var eden Tekel’den Polonez’e direniş geleneği ve işçi mücadelesidir. Tekgıda-İş’in geleceği de patronların otellerinde yapılan, işçileri ekmeğinden eden gizli görüşmelerde değil fabrikaların önünde hakların söke söke alındığı, iş-aş-hürriyet kavgasının yükseldiği direniş çadırlarında belirlenecektir.