İzocam işçileri haklarını grevle kazandı
Kocaeli Dilovası ve Mersin Tarsus’ta bulunan İzocam fabrikalarında Kristal-İş sendikasına bağlı işçiler 18 Ocak Cuma günü greve başladılar ve 12 gün süren grevleri kazanımla sonuçlandı. İşçiler 29 Ocak Perşembe günü Toplu İş Sözleşmesi (TİS) imzaladılar. Böylelikle İzocam işçileri TİS haklarını grev yaparak söke söke kazanmış oldu.
İki yıllık olan sözleşme ile işçiler 2019 yılında ücretlere ilk 6 aylık dönem için 200 lira, ikinci altı aylık dönem için 150 lira seyyanen zam alacak. İkramiye uygulamasının bulunmadığı İzocam’da 2018 yılı için iki, 2019 yılı için dört ikramiye alacaklar. Vardiya ve gece zamları 2019 yılında yüzde 20,3 oranında artacak ve sosyal haklarda ortalama yüzde 60 artış olacak.
Grevin öncesinde yaşananlar
İzocam Tic. ve San. A.Ş.’ye ait Kocaeli Dilovası ve Mersin Tarsus fabrikalarında işçiler 2014 yılında Kristal-İş sendikasına üye olarak çoğunluğu elde etmişlerdi. Buna rağmen patron, sendikanın yetkisine itiraz etmiş ve bu haksız itirazını mahkemeye taşıyarak Kristal-İş sendikasının yetki sürecini 4 yılı aşkın bir süre geciktirmiştir. İzocam patronu sadece itiraz ile yetinmemiş bu süre zarfında Tarsus fabrikasında üç, Dilovası fabrikasında ise bir olmak üzere toplamda dört öncü işçiyi işten atmıştır. Daha fazla baskıya, hak gasplarına, uzun ve ağır çalışma koşullarına, patronun psikolojik baskılarına rağmen hiçbir emekçi sendikadan istifa etmemiştir. Bu süreçte, ağır çalışma koşulları altında Tarsus İzocam'da iş cinayeti de yaşanmış, bir işçi hayatını kaybetmiştir.
19 Temmuz 2018’de Kristal-İş sendikasının İzocam fabrikalarında yetki belgesini almasıyla başlatılan TİS görüşmelerinde işçiler öncelikli olarak uğradıkları hak kayıplarını ve atılan arkadaşlarının işe iadelerini talep etmiştir. Görüşmelerde ücret ve atılan işçilerin geri alınması konusunda anlaşmaya varılamamıştır. İzocam işçileri TÜİK’in açıkladığı enflasyon farkını isterken, İzocam yönetimi krizi bahane ederek işçilerin sosyal bir hakkı olan ikramiyelerini süsleyip yeniden önermiş, işten atılan işçilerin ise “şirketin imajını zedeler” diyerek işe alınmayacaklarını belirtmiştir. İzocam işçileri bu tavra karşılık, Tarsus fabrikasında işlenen iş cinayetini ve sendikal hak gasplarını örnek gösterip, “Bunlar şirketin imajını zedelemezken, anayasal hakları olan sendikal örgütlenme hakkını kullandığı için haksız yere işten atılan işçilerin geri alınması mı imajı zedeler?” diyerek tepki göstermişlerdir.
İzocam emekçilerinin verdiği mücadele sendikal örgütlenme haklarını gasp edenlere, hukuksuz bir şekilde işten atmalara, iş cinayetlerine, grev yasaklarına karşı sınıf mücadelesinin ve sınıf dayanışmasının örneğidir. İzocam patronunun imajı iş cinayeti, işten atma, hak tanımamadır, emekçisinin imajı ise verdiği mücadeledir. İzocam işçileri bir araya gelip mücadele eden işçilerin kazanacağını göstermiştir.
30 Ocak 2019
Bu yazı Gerçek gazetesinin Şubat 2019 tarihli 113. sayısında yayınlanmıştır.