Greif işçileri işgalinde 8.gün: DİSK işçilere sahip çıkmalıdır

Greif işçilerinin işgali 8.gününde. Bugün (17 Şubat) Greif işçilerinin mücadelesinde bir dizi eylem ve etkinlikler gerçekleşti. İşgal fabrikasına ziyaretlerin de yapıldığı 8.günde işçilerin dilinde "bu daha başlangıç mücadeleye devam" sloganları eksik olmadı.

Greif Hadımköy fabrikasından bir grup işçi bugün Dudullu ve Samandıra'daki Greif  ve Ünsa çuval fabrikalarına gitti. Dudullu ve Samandıra'da işgal ve direnişin sloganlarını haykıran işçiler, saat 20.30'da Şişli Cami önünde toplandılar. Şişli Cami önünde DİSK genel merkezi önüne kadar bir yürüyüş gerçekleşti. Halaskargazi Caddesi'nde yolun bir şeridini kapatan işçiler, "işgal-grev-direniş, yaşasın onurlu mücadelemiz, kahrolsun sendika ağaları, sendika işçine sahip çık, direne direne kazanacağız" sloganlarını attılar.

DİSK önüne gelen Greif işçileri bir basın açıklaması yaptılar. DİSK Greif'taki işçi iradesine sahip çıkmalıdır diye başlayan açıklamayı DİSK Tekstil Esenyurt Bölge Temsilcisi Engin Yıngın okudu. Açıklamada, işgal sürecinde DİSK Tekstil ve DİSK'le görüşmeler detaylı anlatıldı. Yıngın şöyle devam etti: Sendikamızın Şirinevler'deki binasına, işgalimizin 2. günü neden gelmediklerini sormak ve direniş alanına davet etmek için aramızdan seçtiğimiz bir heyet gönderdik. Geleceğimiz saati öncesinden, sendikamızın Genel Başkanı Rıdvan Budak'a telefonla haber vermiş olmamıza rağmen, sendikamızı tabelası sökülmüş halde bulduk ve bizi kilitli bir demir kapı karşıladı. Bunun üzerine yaşanan durumu aktarmak ve desteğe gelinmesini istemek için DİSK'in Şişli'deki Genel Merkezi'ne gittik. Burada görüşme yaptığımız DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, mücadelemizi tüm açıklığı ile ifade etmemize rağmen, durumdan haberleri olmadığını, zaten meselenin kendilerini ilgilendirmediğini, sendika ile aramızda halletmemiz gerektiğini bize söyledi. Yeri geldi mi mangalda kül bırakmayan, sağda solda "DİSK’in varlığını işverenler değil, işçilerin iradesi sağlar!", "DİSK yetkiyi işçiden alır!" diyen DİSK yöneticileri sağolsunlar bize, yaptığımızın kanunlara aykırı olduğunu, yasal toplu sözleşme prosedürünü işletmemiz gerektiğini de "hatırlatmaktan" geri durmadı.

Açıklamada, DİSK'in Şişli Kent Kültür Merkezi'ndek Mustafa Sarıgül'ün de konuk olduğu 47.yıl kutlamasında, Korkut Boratav'a vermek istenen ödüle değinildi. Greif işçileri Boratav'a çağrı yaparak esas ödülün, sınıf mücadelesinde grev ve işgallerle verildiği vurgulandı. Açıklama şöyle devam etti:

Değerli bilim emekçisi Prof. Dr. Korkut Boratav,

Bizler kapitalist sömürü "dünyasında anarşistçe rekabet altında ayrı düşmüş, sürekli olarak yoksulluğun, köleliğin ve dejenerasyonun 'derin çukurlarına', gerilere itilmiş olan" işçileriz. Kurtuluşumuzun kendi ellerimizde olduğunun farkına vararak "krize karşı sınıf savaşı" vermek yolunu seçtik. Sizin ihtisas alanınızda yaptığınız tüm değerli çalışmalarınız ve verdiğiniz eserlerin işçi sınıfımızın kurtuluşu davasının başarısı uğrunda verilen emekler olduğunun farkındayız.Şişli'de katıldığımız 47. yıl gecesinde biz işçilerin özverili eylemini 4 gün boyunca görmezden gelen aynı yöneticilerin biz işçilere konuşma yaptırmaktansa tertip edilen etkinliği sonlandırdıklarını ve meramımızı, haklı davamızı anlatmaya bile fırsat vermeden sahne ışıklarını üzerimize kapattıklarına hep beraber şahit olduk.

Biz Greif Fabrikalarındaki 1500 işçi, DİSK'i yaratan mücadele ruhunu ve değerlerini benimseyerek yola çıktık. Cumartesi günü "KAVEL'den GREIF'e İŞGAL, GREV, DİRENİŞ!" şiarıyla DİSK'in 47. kuruluş yıldönümünü mücadele geleneğine ve ruhuna uygun biçimde, Hadımköy'deki işgal fabrikamızda düzenlediğimiz etkinliğimizle kutladık. Sizin gibi değerli bir bilim insanının direnen işçilere sırt çeviren sendika bürokratlarınca verilecek “Emek ve Onur Ödülü”ne ihtiyacınız yok. Siz ve sizin gibi işçi sınıfı davasının samimiyetle yanında duran dostlarımıza en büyük ödülü biz işçiler, emeğimiz ve onurumuz için gerçekleştirdiğimiz işgallerle, grev ve direnişlerle vermekteyiz. Haklı mücadelemiz tüm işçi sınıfına ve sınıf dostlarımıza armağan olsun!

Açıklama, slogan ve alkışlarla sona erdi. İşçiler, yanlarında getirdikleri pankartı DİSK genel merkezi kapısına astılar.Ardından Greif işçileri otobüslere binerek Hadımköy'deki fabrikaya doğru uğurlandılar.